Gazeteci Bahadır Özgür, organize suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı’ ya "kaftan giydirilirken" çekilen fotoğrafın arka planındaki siyaset-mafya-iş adamı üçgeni irdelediği yazısında, Kazakistanlı Arman Dikiy’in o kaftanı iki yıl önce suç örgütü lideri olmaktan hüküm giyen Sedat Peker’e hediye ettiğini yazdı. Dikiy’in uluslararası kara para soruşturmalarında isminin geçtiğini ve Kazakistan ile Özbekistan basınında “yükselen mafya lideri” diye tanımladığını belirten Özgür, yazısında Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Dikiy’in fotoğrafına yer verdi. Dikiy’in Çavuşoğlu ile bu fotoğrafı 2019 yılında sosyal medyasında paylaştığı ortaya çıktı.
Uzun süredir sessizliğe bürünmüş organize suç örgütü lideri Çakıcı’ya geçen mart ayında, dikkat çekici birilerinin ziyaret ettiğini yazan GazeteduvuR yazarı Özgür, “II. Abdülhamit ve Atatürk’ün yan yana asılı portrelerinin önünde, ona çeşitli hediyeler sundular; bir kaftan giydirdiler; fotoğraf çektirip sosyal medyadan yayınladılar. Biri Azerbaycanlı, diğeri Kazakistanlı bu kişiler kimdi? Özel jetle gelip Çakıcı’nın huzuruna niye çıkmışlardı?” diye sordu.
Çakıcı’nın kaftanlı fotoğrafının hikâyede önemli bir detayı temsil ettiğini yazan Özgür, Yalıkavak Marina’da çekilen Mehmet Ağar, Korkut Eken, Alaattin Çakıcı ve Engin Alan’ın yer aldığı fotoğrafla ilişkili bir detayı... Gelin kaftanın izini sürelim biraz. Bakın Neo-Osmanlıcılıkla simbiyoza girmiş bir ‘Avrasya suç ağı’nın Türkiye ayağında nasıl değişim yaşanmış” diye yazdı.
Çakıcı’nın solundaki kişinin 19 Ağustos 2020’de, Antalya’da kaldığı otelde koruması tarafından öldürülen, sayısız cinayetin zanlısı “Lotu Guli” lakaplı Azerbaycanlı mafya lideri Nadir Salifov’un kardeşi Namık Salifov olduğunu yazan Özgür, “Tacın” artık onun başında olduğu söyleniyor" ifadesini kullandı. Peker'in Guli hakkında ürpertici bilgiler verdiğini yazan Özgür, organize suç örgütü liderinin "Edirne’deki bir çatışmada polisin öldürülmesinden sorumlu tutulduğu için Türkiye’ye girişinin yasaklandığını anlatmıştı” dedi.
Peker’in “Bu adamın deportunu kaldırıp Türkiye'ye getirdi derin devletimizin başı. Niçin biliyor musunuz, Mansimov'u öldürmesi için. Aradı, ben dedi, Türkiye'ye gidiyorum. Gitme dedim, orada yokum, sıkıntı yaşayabilirsin. Dedi, ben güçlüyüm, Mehmet abiyle aram çok iyi” sözlerine yer veren Özgür, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Peker’in bu açıklamasından birkaç hafta sonra katıldığı programda Guli’nin azılı suçlu olduğunu, 2018’de yakaladıklarını, ancak birilerinin bıraktırdığını ima ettiğini ifade etti.
Guli’nin 2014 yılında Edirne’deki eski İstanbul Caddesi’nde bir çatışmaya karıştığını ve bu olayda tesadüfen orada olduğu açıklanan Edirne Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi’nde görevli bir polis hayatını kaybettiğini aktaran Özgür, çatışmanın basına “Gürcü-Rus mafyası çatışması” olarak yansıdığını ifade etti.
Çakıcı’nın sağında oturan kişinin Arman Dikiy olduğunu ve o kaftanı iki yıl önce de Peker’e hediye ettiğini yazan Özgür, şöyle devam etti:
"İşin doğrusu ‘Dikiy-vahşi’ lakabını almış Arman, ne gençlik lideriydi ne de ziyaret kültürel bir diyalogdu. Guli’nin yanından hiç ayırmadığı yoldaşıydı. Yabancı basında çıkan pek çok suç haberinde, uluslararası kara para soruşturmalarında beraber anılıyorlardı.
Kazakistan ve Özbekistan basınının ‘yükselen mafya lideri’ diye tanımladığı Dikiy’nin son bir fotoğrafına daha yer verelim. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile ne zaman ve niçin çekildiğini bilemediğimiz fotoğraf, Dikiy’in hayranlarınca (veya adamları) açılan sosyal medya hesaplarında dolanıyor.
Peker, Çakıcı ve niceleri daima suç dünyasıyla beraber anılmalarına rağmen nasıl ki siyasilerle rahatlıkla yan yana gelebiliyorsa, Boğaz’da kurşun ata ata yaptığı yat gezisinin görüntülerini çekinmeden yayınlayan Dikiy gibiler de ülkelerinde aynı 'saygın' muameleyi görüyorlar. Çok kişiyle fotoğrafı var yani.
Sorun da bu değil mi zaten?"
Yazının tamamını okumak için tıklayın