Berlin saldırısının faili Anis Amri’nin daha önce işlediği çeşitli suçlarının bilinmesine rağmen Alman güvenlik birimleri tarafından sınırdışı edilememiş olması Almanya’da tartışılmaya devam ediyor. Kuzey Ren Westfalya Eyaleti İçişleri Bakanı Ralf Jäger ise hukuk devletinin sınırlarını olduğuna işaret ederek "Failin yakalanmasına dayanak oluşturacak delil bulunamadı" açıklamasını yaptı. Frankfurter Allgemeine Zeitung İçişleri Bakanı'nın sözünü şöyle değerlendiriyor:
"Sınırların kötü bir şey olduğu ve Almanya'nın kapılarının herkese açık olması gereken bir dönemde ‘hukuk devletinin sınırlarını‘ duymak iyi bir şey. Ancak tüm olan bitenden sonra insan şunu soruyor: Bu hukuk devleti sınırlarını kendi mi belirliyor? Hiç olmazsa bir insan hangi ülkeden geldiğini söylemeyi reddediyorsa sınırlar en azından orada başlamaz mı? Ya da sosyal haklarda yolsuzluk ve sığınmacı haklarında istismar günlük yaşamın bir parçası olmuşken? Eğer Alman hukuk devleti 2015 ve 2016'da olduğu gibi tepesine çıkılmasına izin verirse, haksızlığın başladığı yerde sınırlar da başlamaz mı?"
Passauer Neue Presse adlı gazete Alman makamlarının bu konuda başarısız kalmasını yorum sütunlarına taşımış:
"Kuzey Ren Vestfalya İçişleri Bakanı Ralf Jäger’in çok önceden ifşa edilmiş olan ve Almanya’da ikametgah imkanı bulunmayan terör şüphelilerinin bundan böyle nasıl daha kolay hapise atılabileceği yönünde kafa yorması güzel ama bu düşünceler Noel panayırında ölenleri geri getirmiyor. Buna rağmen elden kaçmış fırsatlardan ders çıkartmak önemli. Radikal İslamcılar olsun ya da olmasın, hukuk devletimizin düşmanları, yaptıklarına ‘sıfır hoşgörü’ gösterileceğini ve bunun safsata olmadığını hissetmeleri gerekmektedir. Aksi takdirde hukuk devleti Andersen’in ‘Kral’ın Yeni Elbisesi’ masalında olduğu gibi bir gün çırılçıplak olduğunu görecektir.”
Handelsblatt gazetesi ise aynı konuyu Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti'nin sosyal demokrat İçişleri Bakanı'nın açıklamasını şöyle değerlendiriyor:
"Sosyal demokrat politikacı kendini skandaldan ustalıkla kurtarıyor ve bu konuda yetkili eyaletin Berlin olduğunu iddia ediyor. Bu yıl ikinci kez böyle bir terör olayı yaşanmış olmasına rağmen sorumluluğu üstlenmeye yanaşmıyor, istifa taleplerine de aldırış etmiyor. Köln’de geçen yılbaşı akşamı meydana gelen olaylar ile ilgili olarak da ‘Benim değil, başkalarının suçu’ deyip geçmişti. Jäger bulunduğu makamın koltuğuna yapışmış durumda ve her türlü skandal ona teğet geçiyor. Ama eğer kendisi çaresini bulmazsa, o koltuk altından kayıp gidebilir. Zira Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde mayıs ayında seçimler var.”
Allgemeine Zeitung Mainz gazetesi de terör şüphelilerine karşı nasıl tavır alınması gerektiğini yorumunda irdeliyor:
"Kimse sadece tahminlere dayanarak ya da şüpheli bir kişinin farklı düşünceleri nedeniyle bu kişinin sınırdışı edilmek üzere hücreye atılmasını talep etmez ve bunun sorumluluğunu üstlenmek istemez. Ama Amri olayında olduğu gibi, eğer birtakım gerçekler aylarca su yüzüne çıkmış ve güvenlik birimleri hukukî bir zemin olmadığı gerekçesiyle buna rağmen müdahele etme cesareti bulamamışsa, burada büyük bir sorun var demektir. Bu durumda bozukluk ya hukuk sistemindedir ya da yetkili makamlarda.”
© Deutsche Welle Türkçe
Derleyen: Çelik Akpınar
