Özel Doğu Akdeniz Hastanesi’nde teknik sistemlerin devreye girmediğini ve yoğun bakımdakiler olmak üzere bazı hastaların ölüme terk edildiğini belirten Hatay Barosu, ihmâli olan yetkililerin tutuklanması için savcılığa ihbarda bulundu. Baronun verdiği dilekçede, hastanede tedavi gören beş bebeğin de öldüğü iddia edildi. T24’ün konuştuğu avukatlar ise bir odada battaniyeye sarılı haldeki bebekleri AFAD’ın bulduğunu söyledi.
Hatay Barosu, 6 Şubat’taki depremde hafif hasar alarak yıkılmayan ve hakkında soruşturma yürütülen Özel Doğu Akdeniz Hastanesi’ndeki ölümlerle ilgili harekete geçti.
Antakya’daki Özel Doğu Akdeniz Hastanesi’nde tedavi gören hastaların ölüme terk edilmesine dair iddiaların araştırılmasını isteyen Hatay Barosu, sorumluluğu olan hastane yetkililerinin tutuklanmasını ve Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere denetimden sorumlu yetkililer hakkında soruşturma başlatılmasını talep etti.
"Yetkili kimse yoktu, sadece temizlik görevlisi vardı, beş bebek öldü"
Savcılığa ihbarda bulunan Hatay Barosu, hastanedeki teknik sistemlerin devreye girmediği, yoğun bakımda tedavi gören hastaların kısa sürede; sağlık durumu ağır olan servisteki hastaların ise yardıma gelen kimse olmadığı için günler içinde hayatını kaybettiğine dair iddialardan bahsetti.
Baro, başka bir iddiayı daha gündeme taşıyarak, hastanede beş bebeğin de aynı sebeplerle hayatını kaybettiğini öne sürdü. Hastane yetkili ve çalışanlarının depremin üzerinden günler geçmesine rağmen sorumlu oldukları hastaların durumuyla ilgilenmediğini de ifade eden Baro, hastanede sadece bir temizlik görevlisinin yardım için bulunduğunu kaydetti.
"Tahayyül etmesi bile korkunç acı, kan dondurucu felaket ve işkence"
Baronun Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı'na sunduğu 11 Mart tarihli ihbar dilekçesinde ise şu ifadelere yer verildi:
“Harici olarak edindiğimiz bilgilere göre, hastanede 5 bebeğin de bu nedenlerle hayatını kaybettiği bilgisine ulaşılmıştır. Bu dehşet verici, tahayyül etmesi bile insana korkunç acılar veren çaresizlik ve yalnızlığa çok sayıda hastanın maruz kalması, bu kan dondurucu felakete ihmâl suretiyle sebebiyet verenlerin hasta insanların son nefeslerinde tarifi imkansız, kelimelerin anlamsız kaldığı biçimde işkence ettiğini göstermektedir.”
Avukatlar: Bebekler battaniyeye sarılı bulunmuş, savcıya haber verilmiş
T24’e konuşan Hatay Barosu İnsan Hakları Merkezi'nden avukatlar, ihbarda adı geçen beş bebeğin ölümüne dair iddiaya ilişkin şu bilgileri verdi:
“Bunlar depremden değil, ihmâlden kaynaklı ölümler. Edindiğimiz bilgiye göre, depremden üç gün sonra AFAD, sahra hastanesi için yatak almaya Özel Doğu Akdeniz Hastanesi'nde gittiğinde, bir odada bebeklerin battaniyeye sarılmış cenazesini görüyor. O sırada çevrede delil tespiti yapan savcıya haber veriliyor, polis gelip hastaneden bebekleri alıyor. İddia bu şekilde. Bebeklerin depremden değil, ihmalden öldüğü soruşturuluyor. Neticede ilk gün de ölse ihmâl, üç gün sonra da.”
Gönüllü sağlıkçının ifadesi delil olarak sunuldu
Hatay Barosu’nun savcılığa sunduğu dilekçede ise Uşak'tan gönüllü yardım için Hatay'a gelen sağlık çalışanı Mahmut Karadağ’ın ifadeleri ihbara delil olarak sunuldu. Depremin üçüncü günü, gönüllü sağlıkçılarla elektrikleri kesik olan hastaneye girdiğini ve ikinci kattaki yoğun bakımda biri kadın beş hastanın hayatını kaybettiğini anlatan Karadağ, yoğun bakımdan iki saniyelik video çekmişti.
Depremin yedinci gününde dahi yoğun bakımında cenazeler olduğu ifade edilen dilekçede ise, “Bu durum hastanede çalışanların ve yöneticilerinin hastanenin hastalarını ölüme terk ettiğini göstermektedir” denilerek, gönüllü sağlıkçıların, temizlik görevlisinin ve haberi yapan gazeteci Timur Soykan’ın tanık olarak ifadelerinin alınması istendi.
Başhekim ve yönetim, “olası kastla ihmalden öldürme, işkence ve terk”ten suçlandı
İnsanlık onurunun hiçe sayıldığı söylenen Hatay Barosu’nun ihbar dilekçesinde, Özel Doğu Akdeniz Hastanesi’nin sekiz yönetim kurulu üyesi ile Başhekim Abdulkadir Akgöl ve hastane çalışanları hakkında, “Olası kastla öldürmenin ihmal suretiyle işlenmesi”, “Olası kastla yaralamanın ihmal suretiyle işlenmesi”, “İşkence suçu”, “Terk suçu”, “Yardım etmeme ve bildirmeme suçu” ile “Görevin ihmal suretiyle kötüye kullanılması ve kamu görevinin terki” suçlarından gözaltına alınarak tutuklanmaları talep edildi.
Ayrıca, söz konusu olayda kaç hastanın hayatı kaybettiği ile suç tarihinde kimlerin çalıştığının tespit edilmesi ve hastanede arama yapılarak kayıtlara derhal el konulması da istendi.
Bakan Koca, Teftiş Kurulu ve İl Sağlık Müdürü için soruşturma istendi
Özel hastanenin denetlenmesinin de ihmâl edildiği belirtilen dilekçede, Sağlık Bakanlığı ve İl Sağlık Müdürlüğü’nün hastane hakkındaki denetim raporlarının da savcılık tarafından araştırılmasını ve dosyaya eklenmesini talep edildi.
Ayrıca, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı Davut Eker, Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Ahmet Tekin, önceki gün milletvekilliği aday adaylığı için istifa ettiği öne sürülen Hatay İl Sağlık Müdürü Mustafa Hambolat ve denetime yetkili diğer personeller ile cenazelerle ilgilenmediği öne sürülen polisler hakkında da TCK’nın 257. maddesi uyarınca, “Kamu görevinin ihmal suretiyle kötüye kullanılması” suçundan soruşturma izni alınması istendi.
Hatay Barosu, tüm şüpheliler hakkında ilgili suçlardan kamu davası açılarak cezalandırılmalarını talep etti.
