Salebin ham maddesi ve birçok hastalığa şifa olması nedeniyle bilinçsizce toplanan orkidelerin nesli tehdit altında.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Fen Bilimleri Enstitüsü Biyoloji Bölümü Yüksek Lisans Öğrencisi Kaan Hürkan, tez çalışması kapsamında yaptığı literatür taramaları ve arazi çalışmalarında, Kazdağı bölgesinde 38 orkide türünün bulunduğunu belirledi. Hürkan, salebin ham maddesi ve birçok hastalığa şifa olması nedeniyle bilinçsizce toplanan orkidelerin neslinin tehdit altında olduğunu savundu.
`Orkide türlerinin evrimsel ilişkileri' konusunda yüksek lisans tezi hazırlayan ÇOMÜ Fen Bilimleri Enstitüsü Biyoloji Bölümü Öğrencisi Kaan Hürkan, ilginç bulgular ortaya çıkardı. Dünyada en çok tür içeren familyalardan olan Orchidaceae'nin (orkide) Troya bölgesinde geniş bir yayılım gösterdiğini aktaran Hürkan, yaptıkları araştırmalar sonunda Çanakkale'nin Çan İlçesi sınırlarında kalan bölgede 17 orkide türünün varlığını ortaya çıkardıklarını ifade etti. Hürkan, Gelibolu Yarımadası Milli Parkı'ndaki arazi çalışmalarında ise Neotinea maculata türünün yöre için yeni kayıt olduğunu saptadıklarını vurguladı. Hürkan, Kazdağı'nda ise tam 38 orkide türünün yer aldığını, bunların bölgenin güzelliğine ve ekonomik potansiyeline ayrı bir değer kattığını belirtti, ``Orkide bitkileri, estetik güzelliklerinin yanı sıra salep eldesinde de kullanılmalarından dolayı ayrı bir öneme sahipler. Orkidelerin yumruları geleneksel Türk içeceği olan salebin eldesinde kullanılmaktadır. Bu yumrularda yüzde 11- 44 glikomannan, yüzde 8-19 nişasta, yüzde 1-4 şekerler, yüzde 0.5-1.5 azotlu maddeler, yüzde 2-10 kül ve yüzde 8-12 su bulunur. Kullanım özelliği başlıca içerdiği glikomannan maddesinden kaynaklanır. Glikomannan ve nişasta su tutma özelliğine sahip olduğundan Maraş dondurmasında kıvam arttırıcı olarak kullanılır. Ayrıca vücudu sıcak tutma, soğuk algınlığı ve öksürüğe karşı etkileri halk arasında çok eski dönemlerden beri bilinmektedir'' dedi.
Sayıları hızla azalıyor
Estetik ve sağlık açısından faydalı olan orkidelerin Türkiye'deki sayılarının her geçen gün büyük bir hızla azaldığına işaret eden Kaan Hürkan, şunları söyledi:
``Ülkemizde her yıl ortalama 80 milyon orkide yumrusu topraktan sökülmektedir. Bir orkide bitkisinin tohum safhasından, yeni bir bitki verinceye kadar geçen süre asgari 4 yıldır. Bunun nedeni orkide tohumlarının çimlenebilmesi için mikorizaya (Rhizoctonia cinsine ait bir mantar tarafından enfekte edilme durumu) bağımlı olmasıdır. Bu kadar özel şartlarda ve uzun sürede gelişen bu bitkilerin yumruları salep eldesi amacıyla bilinçsizce topraktan sökülerek yok edilmektedir. Doğal kaynakların artan nüfus nedeniyle hızla tükenmeye devam etmesi, bu kaynakları bilinçli olarak ve sürdürülebilir kullanım yöntemleriyle değerlendirmek gerekliliğini ortaya koymaktadır. Kimseyi salep içme keyfinden mahrum bırakamayız, fakat orkide yumrularını toplarken bir sonraki sene bu bitkiyi yerinde görmek istiyorsak, eski yumruyu alıp, yeni yumruyu yerinde bırakmaya kesinlikle dikkat etmeliyiz. Ayrıca bu bitkilerin yumrularının ihracatı tarım bakanlığı tarafından yasaklanmıştır. Doğal kaynakları yok etmeden sürdürülebilir bir şekilde kullanmak, doğanın kendine özel dengesini bozmamak ve bu güzellikleri sonraki nesillere taşımak hepimizin en temel görevlerindendir.''