Gündem

Ombudsman’dan İçişleri’ne uyarı: Savunma hakkının hukuka aykırı bir şekilde kısıtlanması, adil yargılanma hakkının ihlalidir

17 Ağustos 2020 08:39

TBMM Kamu Denetçiliği Kurumu (Ombudsmanlık), Ankara’da bir eylemde gözaltına alınan müvekkiliyle emniyette görüşmesi geciktirilen avukatın başvurusunda, İçişleri Bakanlığı’na tavsiyede bulunulmasına karar verdi. Kararda, polise, “nezaket ilkelerine uygun davranma” uyarısında da bulunulurken, "Savunma hakkının hukuka aykırı bir şekilde kısıtlanması durumunda ise adil yargılanma hakkının ihlali söz konusu olacaktır” denildi.

Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç’un imzasını taşıyan kararda, soruşturma aşamasında, “adli kolluk görevlilerinin, müdafinin varlığını öğrendiği ve herhangi bir güvenlik zafiyeti teşkil etmeyecek her halde, şüpheliden gerekli teyidi alarak, müdafinin soruşturmanın her aşamasında yer almasını ve müvekkilleriyle görüşmesini sağlamak amacıyla gerekli dikkat ve özeni göstererek, mevzuata uygun hareket etmesi gerektiğine” işaret etti.

Cumhuriyet'ten Alican Uludağ'ın haberine göre kararda, polise, “nezaket ilkelerine uygun davranma” uyarısında da bulunuldu. Avukat Deniz Can Aydın, 3 Şubat’ta Kızılay’da yapılan bir eylemde gözaltına alınan 19 kişiyle görüşmek üzere Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne gitti. Ancak polisler, gözaltındakilerin üst aramasının yapıldığını belirterek, görüşmeye izin vermedi. Avukat Aydın ise yasa gereği üst araması sırasında da müvekkillerinin yanında bulunabileceklerini kaydetti.

Ancak görüşme, saatler sonra gerçekleşti. “Bekletildikleri süre boyunca kolluk personeli tarafından kendilerine karşı kaba tutum ve davranış sergilendiğini ve sandalye dahi olmayan bir yerde ayakta bekletildiklerini, bunların yanında rızaları dışında bu sürecin kolluk personeli tarafından kamera ile kayıt altına alındığını” belirten Aydın, daha sonra Kamu Denetçiliği Kurumu’na başvurdu.

Konuyu inceleyen ve tarafları dinleyen Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, başvuruyu kabul ederek, İçişleri Bakanlığı’na “tavsiyede bulunulmasına” karar verdi. 

Anayasanın 36. maddesindeki “savunma hakkına” da işaret edilen kararda, “Savunma hakkı, temel insan hakları arasında yer alan hak arama özgürlüğünün etkin bir şekilde kullanılması için vazgeçilmez olup, adil yargılanma hakkının olmazsa olmaz unsurlarından biridir. Savunma hakkının hukuka aykırı bir şekilde kısıtlanması durumunda ise adil yargılanma hakkının ihlali söz konusu olacaktır” denildi.