Gündem

Oğuz Arda'nın annesi Mısra Öz Sel: 520 gündür adalet bekliyoruz; bizi isyan durumuna getirdiler

Sel, "Bu 25 kişinin vefat ettiği ihmallerin alenen ortada olduğu bir katliamdır kaza değildir" dedi

12 Aralık 2019 13:07

Çorlu tren katliamında yaşamını yitiren 9 yaşındaki Oğuz Arda Sel'in annesi Mısra Öz Sel, “520 gündür adalet bekliyoruz. Bırakın tutuklu yargılamayı görevden alma bile söz konusu değil. Bizi isyan durumuna getirdiler" dedi. Oğuz Arda'nın dedesi Mehmet Öz, davanın 10 Aralık'ta görülen duruşmasında mahkeme heyetinin 4 ay sonraya gün vermesi sonrası isyan etmiş, görüntüleri sosyal medyada büyük yankı bulmuştu.

Dede Mehmet Öz, duruşma sonrasında erteleme kararına tepki göstererek, "Bu ülkede adalet mekanizması işlemiyor. İnsanlar ölüyor, herkes kendi önüne, işine bakıyor. Türkiye'nin itibarı için para gelsin! Peki Türk halkının itibarı ne olacak? Beni alın zindana atın. Cumhurbaşkanım torununu kucağına alıp seviyorsun, benim torunum iki parçaydı. Çuval gibi diktiler! Yeter, çekin pis ellerinizi adaletin üzerinden” ifadelerini kullanmıştı

"Bu 25 kişinin vefat ettiği ihmallerin alenen ortada olduğu bir katliamdır kaza değildir"

RS FM'de Atilla Güner’le Akşam Postası programında görülen davayı ve dede Öz'ün isyanını anlatan Mısra Öz Sel şunları söyledi:

“520 gündür adalet bekliyoruz. Bırakın tutuklu yargılamayı görevden alma bile söz konusu değil. Bizi isyan durumuna getirdiler. En başından beri bize söyledikleri ’Türkiye’de adalet sistemi yavaş ilerliyor ve çok da adil olmuyor.’ Bu 25 kişinin vefat ettiği ihmallerin alenen ortada olduğu bir katliamdır kaza değildir. Her şey bu kadar açık oradayken hukuk sistemi böyle bir şeylerin üstünü örter gibi ilerleyemez diye hep adalet ve yargı sistemine güvenerek ilerledik. Babam 60 yaşında bir insan. Dede, torunun hiç görmek istemediği halde trenin altında kendi buluyor, elleriyle çıkarıyor. Hastanede tekrar teşhis ediyor, gasilhanede yıkıyor ve toprağa kendi elleriyle toprağa indiriyor. Bütün bu aşamaları yaşayan bir insan, adalet ve yargı sistemine güvendiğini söyleyerek bu yola adım atıyor ve hep sabırla bekliyor.

"Raporu ben bilmiyorum, mühendislerim hazırladı diyor"

"Yakınlarını kaybetmiş kişiler olarak Anayasa Mahkemesi’nin önüne gittiğimizde karşımızda yüzden fazla polis karşılıyor ve babamı yere düşürüp hemen yanına gaz fişeği attılar. Babamın o anda nefesi kesildi ve hastaneye kaldırıldı. Siz bu rapora imza atmışsınız attınız mı sorusuna eve ben attım neye imza attığınız biliyor musunuz sorusuna ise raporu ben bilmiyorum, mühendislerim hazırladı diyor. Benim mühendislerim hazırladı diyen kişi şef ve teknik lise mezunu. Üniversite mezunu kişilerin başına teknik lise mezunu kişiyi şef yapmışlar ve adam neyi imzaladığını bilmiyor. Liyakatsizliği buradan anlayalım.

TIKLAYIN - Polis, Çorlu tren katliamında yakınlarını kaybeden ailelere Anayasa Mahkemesi'nin önünde müdahale etti

"Bırakın tutuklu yargılanmayı görevden alma bile söz konusu değil"

Dava 4 ay ertelendi. Biz 520 gündür adalet bekliyoruz. Bırakın tutuklu yargılanmayı görevden alma bile söz konusu değil. Sanık olarak 4 kişi var ve bunlardan birisi işçi. Biz o kişiyi oraya sanık diye getirdikleri için üzüldük, bu adamın suçu günahı yok diye. O kişinin de ailesi vardır bu stresi ona yaşatmaya, üzmeye gerek var mıydı ? Sorumlu zaten o değil belli. Bizi isyan durumuna getirdiler.”

TIKLAYIN - Çorlu tren katliamı davası | "Tek istediğimiz en alt kademeden en üst kademeye kadar bu ihmal zincirlerinde kimin imzası varsa yargılansın"