Chuck Hagel’in istifa edeceğini ilk New York Times gazetesi duyurdu. Bu haberden birkaç saat sonra Başkan’ın resmi açıklaması geldi. New York Times Hagel’in baskı altında olduğunu ve Kongre seçimlerindeki hezimete kurban edilen ilk hükümet üyesi olacağını da yazıyordu. Başkanın yakın çevresinden açıklanan ve Hagel’in başarılı bir kriz yöneticisi olmadığını ima eden ayrıntılar da gazetenin haberinde yer aldı. Chuck Hagel görevini tam benimseyememişti, Başkan ile diyalog kuramıyor ve düşüncelerini telaffuz etmekte zorluk çekiyordu.
Başkan Barack Obama Beyaz Saray’ın bahçesinde savunma bakanını uğurlarken onun Amerikan askeri birliklerinin Afganistan’dan çekilmesinin organizasyonunda ve IŞİD ile mücadelede başarılı olduğunu söylüyordu. Center for American Progress adlı kuruluşun üyelerinden Larry Korb ise Deutsche Welle’ye verdiği demeçte bu iki hayati konuda başkanla savunma bakanı arasında görüş ayrılığı çıktığını söyledi.
“Ne kadar karacı birlik bulundurulacağı ve Afganistan'daki askeri müdahaleye son verilip verilmemesinin gerektiği, anlaşmazlığa yol açıyordu” diyen Korb, Başkan Obama'nın bu konudaki görüşünü değiştirmesinin Hagel'in görevdeki son başarısı olduğunu sözlerine ekledi.
Morali bozuldu
Washington'daki Stratejik ve Uluslararası Etütler Merkezi’nden Heather Conley de aralarında uzun zamandır görüş ayrılıkları bulunduğunu, Savunma Bakanlığı'nın son haftalardaki Irak ve Suriye'deki krizle ilgili değerlendirmelerinin kısmen Beyaz Saray’dan yapılan resmi açıklamalarla çelişir olduğunu, söyledi.
Başkan Obama’nın İslam Devleti adını alan örgütü bir basketbol kulübünün genç takımına benzetmesinden kısa süre sonra Chuck Hagel, IŞİD’in bütün diğer terör oluşumlarını gölgede bırakacak kadar tehlikeli olduğunu söylemişti.
Conley'e göre, IŞİD ile mücadelede izlenen yolun isabetli olmadığı kanaatine varması Chuck Hagel’de moral bozukluğu yaratmıştı.
Larry Korb da Hagel’in, görüşlerinin dikkate alınmadığı hissine kapıldığını ve birçok konuda fikirlerine kıymet verilmediği sonucuna vardığı için en iyisinin görevden ayrılmak olacağını düşündüğünü ifade etti.
‘Görevin üstesinden gelmesi zordu'
Hagel’in Amerikan Savunma Bakanlığı’ndan istifa etmesi, Cumhuriyetçiler tarafından, Başkan Obama’nın Yakın ve Orta Doğu stratejisini eleştirmekte haklı oldukları şeklinde yorumlanıyor. Göreve başlarken Senato tarafından kıl payı farkla onaylanmış olmasını bir türlü hazmedemeyen Hagel aynı zamanda seleflerinden de son derece zor bir görev devralmıştı. Savunma bütçesindeki daralmaya ek olarak Kongre’nin ek kısıntılar yapılması şeklindeki talebi de Amerikan silahlı kuvvetlerinin yepyeni bir organizasyona kavuşturulmasını gerektiriyordu.
Chuck Hagel medya ve iki büyük partinin temsilcileri tarafından, sadece başkanın direktiflerini yerine getirmekle yetindiği gerekçesiyle eleştirildi. Oysa Barack Obama kabinesinde yer alabilmenin baş şartı başkanın sözünden çıkmamaktı. Barack Obama Gates ve Panetta gibi kendi başına inisiyatif geliştiren savunma bakanı istemiyordu.
Amerikan düşünce kuruluşu üyesi Larry Korb, Chuck Hagel'in istifasını savunma politikası için önemli bir kayıp olduğunu vurgulayarak sözlerini şöyle bitirdi:
“O sadık bir neferdi. Bu göreve bütün seleflerinden daha uygundu. Savaşta yaralanmış gözü pek bir askerdi. İki dönem senatörlük yaptı. Başarılı bir işadamıydı. Hepsinden nitelikliydi. Şanssızlığı, çok zor bir dönemde göreve gelmiş olmasıydı.”