Dünya
Deutsche Welle

NSU davasında yeni gelişme

Almanya'da 8'i Türk 10 kişiyi öldüren Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütüne ilişkin davanın seyrini etkileyebilecek bir rapor medyaya sızdı.

01 Eylül 2016 13:34


Alman yayın kuruluşu rbb-Inforadio'nun haberine göre, iç istihbarat teşkilatı Anayasayı Koruma Teşkilatı'nın (BfV) "Corelli" kod adlı eski muhbirinin cep telefonları ve sim kartları üzerinde yapılan incelemelerde NSU terör örgütüyle herhangi bir bağlantısı saptanmadı.

Araştırma, Federal Meclis Araştırma Komisyonu'nun talebi üzerine Yeşiller Partili eski milletvekili Jerzy Montag'ın denetiminde yapıldı.

22 adet cep telefonu ve sim kartları incelendi

BfV'nin çelik kasasında saklandığı ortaya çıkan "Corelli"ye ait 22 adet cep telefonu ve bu cihazlara ait çok sayıda sim kartı Federal Emniyet Teşkilatı (BKA) laboratuvarlarında incelendi.

İnceleme sonuçları, Federal Meclis Araştırma Komisyonu'na "gizli" ibaresini taşıyan bir raporla sunuldu. Jerzy Montag'ın imzalı rapora göre, "yapılan incelemede NSU örgütüne ait bir bağlantı ve yeni bilgiye rastlanmadı" denildi.

Kilit isim "Corelli"

"Corelli" isimli muhbir, BfV'nin NSU içindeki olası faaliyetlerine ilişkin soruşturmalarda kilit figür konumunda. 2012 yılına kadar BfV için muhbirlik yapan "Corelli", 2014 yılında, henüz 39 yaşındayken Paderborn'daki evinde ölü bulunmuştu. Bilirkişi uzmanları, Corelli'nin ölüm nedeninin diyabet hastalığına bağlı şeker koması olduğunu açıklamıştı.

Telefonlar yıllarca kasada incelenmeden saklı kaldı

"Corelli"ye ait cep telefonları ve sim kartlar geçen yıl Anayasayı Koruma Dairesi'ndeki bir çelik kasada ortaya çıkmıştı. Bunların yaklaşık dört yıldır kasada saklandığının tahmin edildiği belirtilmişti.

Aşırı sağcı çevrelerle bağlantılı olan muhbirin kullandığı çok sayıda cep telefonunda yer alan verilerin incelenmemiş olması eleştiri ve tepkilere neden olmuştu.

NSU davasında ihmal ve hata iddiaları

Aşırı sağcı NSU üyelerinin 2000 - 2007 yılları arasında 8'i Türk 10 kişiyi öldürmesi ile ilgili yürütülen soruşturmalarda çok sayıda ihmal ve hata iddası gündeme gelmişti. Yapılan ihmal ve hatalar nedeniyle de örgütün varlığının ancak 2011 yılında belirlenebildiği kaydedilmişti. Cinayetlerle ilgili dava halen Münih Eyalet Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülüyor.

 

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştirDeutsche Welle