Çevre

"Ne vereyim abime; beton buğulama, asfalt ızgara, dolgu tava?"

"Kum çekilecektir, sonra daha fazla beton ve asfalt olarak bize geri dönecektir"

20 Eylül 2018 10:39

Kumport Liman Hizmetleri AŞ’nin İstanbul Çatalca’da Kıyıköy açıklarından 5 yıl süreyle 300 bin ton deniz kumu çıkarmak için yaptığı ÇED başvuru dosyasını, İstanbul Valiliği kabul etti. Hürriyet yazarı Kanat Atkaya, Kıyıköy'de yaşanan gelişmeyi değerlendirdiği yazısında, balıkların üremek için güvendiği sulara teknoloji yağacağına dikkati çekti. Yazar Atkaya, "Uygulanacak sistemin çevreye etkisinin kısıtlı olacağı açıklanacaktır, kum çekilecektir, sonra daha fazla beton ve asfalt olarak bize geri dönecektir. Bir gün balıkçıya oturduğunuzda garson size şöyle diyecektir: 'Ne vereyim abime? Beton buğulama? Asfalt ızgara? Dolgu tava? Ne vereyim, ne vereyim?”dedi. 

Kanat Atkaya'nın "Ne vereyim abime? Beton buğulama?" başlığıyla (20 Eylül 2018) yayımlanan yazısı şöyle:  

Kıyıköy, İstanbul’a 2-3 saat uzaklıkta, Kırklareli’nin Vize ilçesine bağlı bir cennet köşedir...

Arkadaşımız Aysel Alp’in dün hazırladığı haberin başlığı “Balıkların üreme alanına kum ocağı” idi...

Bir firma 5 yıllığına Kıyıköy açıklarındaki ve çevresindeki “deniz kumuna” talip olmuş...

Günde 24 saat çalışma esasıyla yılda 300 bin ton kum çekilecekmiş...

“Denizde kum, bizde cennet parçası” diyerek çıkarılan kumlarla döşenecek yollardan çekip gitmemiz, o kumlarla dikilecek yeni binalara “Aaa! Ne kadar da güzel beton bloklar” dememiz, doldurduğu alanlara “Vay kardeşim, o ne güzel dolgudur öyle” diye hayranlık duymamız bekleniyor...

Haberin kaynağı olan raporda bu deniz canlılarının ulusal ve uluslararası sözleşmelere göre koruma altında olduğu, faaliyet sonucunda oluşacak habitat kaybının balık türleri, yumurtlama alanı ve balıkçılığa olumsuz etkisi olacağı vesaire vurgulandıktan sonra “Ama Karadeniz için biyolojik etkisi sadece küçük bir alanda olacaktır” notu da eklenmiş.

Yani?

Yanisi şu sevgili okur, balıkların üremek için güvendiği sulara teknoloji yağacaktır...

Uygulanacak sistemin çevreye etkisinin kısıtlı olacağı açıklanacaktır, kum çekilecektir, sonra daha fazla beton ve asfalt olarak bize geri dönecektir.

Bir gün balıkçıya oturduğunuzda garson size şöyle diyecektir: “Ne vereyim abime? Beton buğulama? Asfalt ızgara? Dolgu tava? Ne vereyim, ne vereyim?”

Afiyet olsun, böyle devam..."

Yazının tamamı için tıklayın