Alman basını Venezuela’daki iktidar mücadelesi ve ABD Başkanı Donald Trump’ın bütçe anlaşmazlığında geri adım atmasını yorumluyor.Süddeutsche Zeitung Avrupa ülkeleri liderlerinin Venezuela'daki gelişmelere gösterdikleri tepkiye şu satırları ayırıyor:
"Müstehzi bir ifadeyle otokrat Nicolas Maduro'nun Avrupa Birliği'ne (AB) yeni bir nefes verdiği söylenebilir. Fransa, İspanya, Britanya ve Almanya kısa tereddüdün ardından Güney Amerika ülkesindeki iktidar mücadelesinde renklerini belli ettiler. AB ülkeleri ABD Başkanı Donald Trump'ın aksine taraf tutmayıp Venezuela'da erken seçime gidilmesini talep ettiler. Kendini demokrasinin öncüsü sayan Avrupa için seçimlerin yenilenmesi vazgeçilmezdir. Ancak Avrupalılar sadece bununla yetinmemeliler. Aksi takdirde talepleri ucuz bir jestten ibaret kalır. Avrupa arabuluculuk girişiminde bulunamaz mı? Seçim talebiyle birlikte işbirliği de teklif edilemez mi? Taahhüt altına girmeden bir şey elde edilemez."
Berlin'de yayımlanan Neues Deutschland gazetesinin yorumunda krizin uzaması durumunda Venezuela'da iç savaş tehlikesinin baş gösterebileceği belirtiliyor:
"Venezuela'daki iktidar mücadelesinin yenişememe ortamında sürmesi karşısında Avrupa'nın elinden bir şey gelmez. Çin ve Rusya Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde Maduro'yu destekliyor. İki büyük ülkenin de Venezuela'daki ekonomik çıkarlarını gözden çıkarması beklenmemeli. Uluslararası alandaki eşitlik durumuna bir de Venezuela'da iç politikada yenişememe ekleniyor. Ordu Maduro'yu desteklediği sürece Guaido'ya iktidarın yolu açılmaz. Guaido bu nedenle kulis faaliyetleri yürütüyor ve iç güvenlik organlarının onu rahatsız etmediği anlaşılıyor. Hiç olmazsa bu durum anlaşmazlık yüzünden ülkenin iç savaşa sürüklenme ihtimalini azaltıyor. Ama iç savaşın çıkmayacağını da kimse garanti edemez."
Frankfurter Allgemeine Zeitung ABD'deki bütçe anlaşmazlığına geçici çözüm bulunmasını şöyle yorumluyor:
"Başkan Donald Trump muhafazakâr hareketin merkezindekiler tarafından, Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi karşısında zavallı duruma düşmekle eleştiriliyor. Trump'ın kendine yakıştırdığı 'unutulanların intikamcısı' imajının yara almış olması onu daha fazla yıpratabilir. Milyarder Ekonomi Bakanı Ross'un haftalardır maaş alamayan devlet görevlilerine aşevlerinde karınlarını doyurmak yerine kredi çekmeleri tavsiyesinde bulunması sözde popülistlerin burnunun büyüklüğünü göstermeye yeter. Trump 'ulusa sesleniş' konuşmasıyla ilgili anlaşmazlıkta da dize gelmekle, Washington bataklığını kurutma iddiasındaki lider imajına gölge düşürdü. Başkan konuşmasını Ohio'daki bir fabrikada da yapabilirdi. Ama o takdirde Pelosi'nin genel kurul salonundaki gösterişli protokolden vazgeçmesi gerekecekti."
Mittelbayerische Zeitung Başkan Trump'ın bütçe anlaşmazlığında Temsilciler Meclisi engelini aşamamasının itibarını zedelediğini yazıyor:
"Trump'ın zaten düşük olan sempati puanı erimeye devam ediyor. Teslim bayrağını çektiği gün her on Amerikalıdan altısı krizden onu sorumlu tutuyordu. Ateşli taraftarlarının 'duvarı' örmesi için yaptıkları ateşli çağrılar onun gerçekleri kavrama duyusunu köreltti. Amerikan halkı, Hürriyet Abidesinin anlamına gölge düşürmeye çalışan milliyetçi politikaların gereksiz bir sembolü sayılan pahalı 'duvarı' istemiyor. Amerikalılar, Trump'ın sınırdaki sözde insani krizle ilgili iddialarının 'sahte' olduğunu anladılar."
DW, dpa, afp/AG, HT
© Deutsche Welle Türkçe