Beyoğlu'nda 13 yıl önce apartman boşluğunda cesedi bulunan 24 yaşındaki Nazlı Sinem Erköseoğlu'nun ölümüne ilişkin Yargıtay'dan dönen davada, Can Paksoy'un tutuklanması, yurtdışına çıkış yasağı konulması talebi reddedildi.
Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nin Can Paksoy hakkındaki beraat kararını bozması, diğer sanık Mahmut Emre Paksoy hakkındaki beraati onaması üzerine dosyanın gönderildiği İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesi, 31 Ocak 2024 tarihine duruşma vermişti.
Aile avukatı tutuklanmasını talep etmişti
Şikayetçi Erköseoğlu ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, mahkemeye dilekçe sunarak Can Paksoy'un Yargıtay'ın kararı sonrasında yurtdışına kaçma şüphesi nedeniyle tutuklamaya yönelik yakalama kararı veya olmaması halinde yurtdışı yasağı çıkarılması talebinde bulunmuştu. Mahkeme, duruşmada değerlendirmesine karar vererek talebi reddetti.
Epözdemir ret talebine itiraz etti
Bunun üzerine avukat Epözdemir, ret kararına üst mahkemeye gönderilmek üzere itirazda bulundu.
İtiraz dilekçesinde, "Ret kararında herhangi bir gerekçe bulunmamaktadır. Duruşma tarihi 31.01.2024 olup duruşma gününün yakın olmadığı da göz önüne alınırsa, daha önce hakkında beraat kararı verilen sanığın, bu kararın bozulmasıyla cinayet şüphesiyle kasten öldürme isnadı ile müebbet hapis istemli yargılanacak olduğunu öğrenmesi üzerine yurtdışına kaçma ihtimali kuvvetle muhtemeldir. Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nin bozma ilamı ile sanık Can Paksoy'un suç şüphesi altında bulunduğu izahtan vareste olup iş bu bozma kararı yazılı ve görsel basına da yansımış, toplumda yankı uyandırmıştır. Sanık Can Paksoy'un Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nin bozma ilamı üzerine yurtdışına kaçma ihtimalinde, müvekkilin telafisi imkansız zararlara duçar kalacağı ve maktüle Nazlı Sinem Erköseoğlu'na karşı işlenen kasten öldürme eyleminin cezasız kalacağı tartışmaya mahal vermeyecek derecede aşikardır" denildi. Dilekçede itirazın kabul edilerek Can Paksoy hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı verilmesi veya yurtdışına çıkış yasağı konulması talep edildi.
Ne olmuştu?
Boston Üniversitesi'nden mezun olan Nazlı Sinem Erköseoğlu'nun cesedi, 26 Eylül 2010'da Beyoğlu'nda Paksoy kardeşlerin dairesinin bulunduğu 10 katlı apartmanın havalandırma boşluğunda bulunmuştu. İncelenen görüntülerde her iki kardeşin o gece bir kulüpte ve apartman girişinde görüntüleri tespit edildi. Paksoy Holding'in veliahtları Mahmut Emre Paksoy ile kardeşi Can Paksoy hakkında "Kasten adam öldürmek" suçundan müebbet hapis istemiyle dava açıldı. Sanıklar Mahmut Emre ve Can Paksoy, 19. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davada, kasten ya da dikkatsizlik sonucu ölüme sebebiyetle ilgili yeterli delil elde edilemediği gerekçesiyle 2014 yılında beraat etmişlerdi. Nazlı Sinem'in ailesi kararı temyiz etmişti. Dosyayı inceleyen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da, kovuşturma evresinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'na duruşmaların bildirilmediği gerekçesiyle beraat kararının bozulmasını istemişti. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tebliğnamesini değerlendiren Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 23 Mayıs 2018'de Paksoy kardeşler hakkında verilen beraat kararının bozulmasına karar vermişti. Dava yeniden görülmeye başlanmıştı. Mahkeme, 5 Şubat 2020'de Mahmut Emre ve Can Paksoy kardeşlerin yargılandığı davada, her iki sanığın yine beraatine karar vermişti.(DHA)
|