Diyarbakır’da JİTEM tarafından öldürüldüğü ileri sürülen Kürt aydın ve yazar Musa Anter’in oğlu Dicle Anter, babasının Ankara’da görülen davasında yaşanan gelişmeleri anlattı. Davada tanık olarak ifadesi alınan eski MİT Kontrterör Daire Başkanı Mehmet Eymür’ün “Yeşil ile beraber, Orhan Miroğlu’nun Tayfun olarak bilindiği” konusunda ifadeler kullandığını söyleyen Dicle, “Orhan Miroğlu’nun ‘Tayfun’ olarak sözü geçmesi açıkçası biz Anter ailesini tedirgin etti. Niçin Tayfun? Aradan 10 gün geçmesine rağmen halen Orhan Miroğlu’ndan bu iddiaya karşı bir cevap gelmedi” dedi.
Musa Anter'in yeğeni olan AKP milletvekili Orhan Miroğlu’nun samimiyetine baştan beri aile olarak inandıklarını da dile getiren Anter, sözlerini şöyle konuştu:
“Orhan Miroğlu ile ilgili uzun süredir böylesi spekülasyonlar vardı, babam vurulduktan sonra uzun seneler zaten hiç konuşmadı. Sonradan ifade vermeye başladı. İnsanın ister istemez aklına bazı şeyler geliyordu ancak biz öyle değerlendirmemiştik. Orhan Miroğlu’nun o zaman samimiyetine güvenmiştik. Nihayetinde o da mağdur bir insandı, yaralanmıştı. O şüphemiz ‘Tayfun’ isminin ortaya atılmasıyla bu şüphe yüzde yüz arttı. İnsan kessin bir şey de söylemek istemiyoruz çünkü daha onun ifadesine de başvurulacak. Ancak biz davanın yürütülebilmesi için elimizden geldiğince hassasiyetimizi sürdüreceğiz.”
Ne olmuştu?
Kürt aydın ve yazar Musa Anter, 1992 kültür şenliklerine katılmak üzere gittiği Diyarbakır’da uğradığı silahlı saldırı sonucu yaşamını yitirmişti. JİTEM adına çalıştığı ileri sürülen Abdülkadir Aygan, “en büyük eylemimiz Musa Anter cinayetiydi” demişti. 24 Ocak 1993’te aracına bomba konularak öldürülen gazeteci Uğur Mumcu da Musa Anter için, “Kendi davasının inançlı, dirençli ve yürekli bir savaşçısıydı. Aziz Nesin’in kendi yaşamını anlatırken yazdığı gibi Musa Anter de ‘gözyaşlarından kahkahalar süzen’ kişilikte bir insandı” diye anlatmıştı. Musa Anter'in kızı Rahşan Anter 2005 yılında ilk kez yayınlanan cenaze fotoğrafının altında "Hepimize babalık yaptığı için bizimle ilgilenmedi" demişti.
Anter’e düzenlenen saldırı sırada yanında bulunan ve yaralanan yeğeni AKP milletvekili Orhan Miroğlu, o gün yaşananları şöyle anlatmıştı:
“Anter’in kaldığı Büyük Otel’e gittim. Oraya Anter’in bir misafiri geldi. Kendisini Dıjwar olarak tanıtmıştı. Birlikte ticari taksiye binip görüşmenin yapılacağı yere gidecektik. Anter ile gelen kişi taksinin arka koltuğuna oturdu. Ben bu sırada ‘Nereye gideceğiz?’ diye sordum. O kişi ‘Silvan yolundaki peşmerge konutlarına’ dedi. O bölgeye gittik. Aracı durdurduk. Rampa olan yoldan yukarıya doğru yürümeye başladık. Anter görüşeceği kişileri göremeyince sinirlendi. Bana ‘Biz dönelim.’ dedi. Sonra yine devam ettik. Bizi otelden alan şahıs önümüzde yürüyordu. Aniden geriye dönerek ikimize ateş etmeye başladı. Yüzüstü düştüm. Kalkıp kaçmak isterken yanıma geldi bir el de sırtıma ateş etti. Musa Anter ağabey de benim gibi yüzüstü düşmüştü. O sırada bir komiser geldi, beni hastaneye yetiştirdi. Gerisini hatırlamıyorum.”
Aygan: Musa Anter'i biz öldürdük
JİTEM adına çalıştığı ileri sürülen Abdülkadir Aygan, Musa Anter cinayeti için “en büyük eylemimizdi” demişti.
2005 yılında yazdığı kitapla Musa Anter cinayetini anlatan Aygan, PKK’dan kaçarak 5 yıl cezaevinde geçirdiği süre sonunda, Cem Ersever'in girişimiyle JİTEM içinde çalışmalarda bulunduğunu açıklamıştı.