Gazeteci-yazar Murat Yetkin, "Sadece Alaattin Çakıcı sonunda serbest bırakıldığı için söylemiyorum, ya da İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun istifasının reddedilmesi sürecinde oynadığı rol nedeniyle; o konulara elbette değineceğim. Ama ülke yönetiminin tek yetkilisi ve tek sorumlusu Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan olduğu halde ve onun dahi her dediği olmadığı halde, MHP lideri Devlet Bahçeli her dediğini bir şekilde yaptırabiliyor; onu anlatmak istiyorum. Üstelik Erdoğan iktidara gelmeden önce de böyleydi; hatta AK Parti’yi iktidara taşıyan gelişmenin aktörü de Bahçeliydi. Hatırlayalım." düşüncesini dile getirdi.
Öcalan’ın idam kararı, 2002 erken seçimi, 2007: Gül’ün cumhurbaşkanlığı, 2015 seçim tekrarı, 2017 halkoylaması, Soylu’ya destek, Çakıcı’ya tahliye olaylarındaki Bahçeli'nin rolünü anımsatan Yetkin, "Hayatı silahla geçen Çakıcı tahliye edilirken, sivil toplumcu Osman Kavala infaz yasasından yararlanamadı. Selahattin Demirtaş, Gültan Kışanak gibi siyasetçiler infaz yasası kapsamı dışında kaldı. Gazeteci meslektaşlarımız, en son tutuklanan Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu, Murat Ağırel ve Hakan Aygün’ü hepsi adına sayıyorum, belki beraat edecekler sonunda, ama içeride tutuluyorlar." görüşünü savundu.
Yetkin yazısında, "Bahçeli’nin istemediği şeyler olmuyor diye bir kural yok. Örneğin 31 Mart 2019 seçimlerinde Ankara’yı Mansur Yavaş’ın, Adana’yı Zeydan Karalar’ın, İstanbul’u Ekrem İmamoğlu’nun almasını istemedi. Erdoğan ile birlikte seçime itiraz edip tekrar ettirdiler. Ama İmamoğlu 13 bin olan farkı 800 bine çıkardı. Yani Bahçeli’nin istemediklerinin olduğu da vaki. Hangileri? Kendi kontrolünde olmayanlar. O nedenle Bahçeli kendisini ve MHP’yi bir şekilde iktidarda, iktidara yakın tutmak zorunda. Yüzde 50+1 mecburiyetiyle Erdoğan’ı adeta kendisine ayağından prangalamış durumda. Erdoğan’ın her istediğini yapamadığı örnekler var; ama Bahçeli her istediğini yaptırıyor." ifadesini kullandı.
Yazının devamı için tıklayın