T24 Haber Merkezi
Gazeteci-yazar Murat Yetkin, "21'inci yüzyılın ilk çeyreğini bitirirken geldiğimiz ve aşmak üzere olduğumuz eşiğin fotoğrafını çekme gayreti" olarak tanımladığı köşesinde Fransa Başbakanı Michel Barnier'in görevden alınması, ABD Başkanı Joe Biden'ın çeşitli suçlardan mahkûm olan oğlu Hunter Biden'ı affetmesi ve Almanya'daki ifade özgürlüğü ihlalleri ile ilgili değerlendirmelerde bulunarak "Batı kendini batırırken Çin, Batı'nın ekonomi-politik putlarını kırıyor" ifadelerini kullandı.
Yetkin, yazısına "Önceden söyleyeyim: 'Batı kendini batırırken Çin Batının ekonomi-politik putlarını kırıyor' demek, ne Komünist Parti yönetimindeki Çin’e övgü, ne kendi değerlerini batırmakta olan Batının halinden memnuniyet duymak anlamına geliyor. Bu yazı daha çok 21’inci yüzyılın ilk çeyreğini bitirirken geldiğimiz ve aşmak üzere olduğumuz eşiğin fotoğrafını çekme gayretidir" uyarısıyla başladı.
Fransa'da Michel Barnier hükûmetinin kurulmasından üç ay sonra güvensizlik oyuyla düşürüldüğünü hatırlatan Yetkin, "Peki, dünyaya demokrasi dersi veren, artık Amerikalıların 'lame duck-topal ördek' dediği gidici ABD Başkanı Joe Biden’ın vergi kaçırmaktan uyuşturucu kullanımına dek çeşitli suçlardan mahkûm olan oğlu Hunter Biden’ı affetmesi yasal mı? Evet, kitapta yeri var. Etik mi? Hayır, nepotizmin, kayırmacılığın ta kendisi" diyerek ABD Başkanı Biden'ın oğlunu affetmesinin altını çizdi.
"İfade özgürlüğü iktidarların kendi siyasi çıkarlarına uygun olduğunca serbest" diyen Yetkin, Almanya'da "İkinci Dünya savaşı öncesi ve sonrasında milyonlarca Yahudi yurttaşın, sırf Yahudi oldukları için öldürülmesi nedeniyle bugün Gazze’de çocuk-sivil demeden on binlerce Filistinliyi öldüren İsrail’in kınanmasının yasak" olduğunu söyledi.
"Dünya gibi Türkiye’de de bir çifte standart ve ikiyüzlülük dönemindeyiz" diyen Yetkin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı İsrail'le ticaretin kesilmesi için protesto eden 9 kişinin tutuklanmasını hatırlattı; "CHP lideri Özgür Özel, tutup PKK lideri Abdullah Öcalan gelip Meclis’te konuşsun demiş olsaydı muhtemelen müthiş bir medya kampanyası sonunda muhtemelen hakkında terör örgütü propagandası suçlamasıyla dava açılmış, dokunulmazlığının kaldırılıp hapsedilmesi istenmiş olurdu" dedi.
Çin'in "kırdığı putlar"
Pekin'in ilk yıktığı ekonomi-politik putun, "Batı sermayesinin ancak hukuk kurallarının şeffaflıkla, açıklıkla işlediği, hukuk devletlerine yatırım yapacağı tezi" olduğunu ifade eden Yetkin, "Çin’de ne çoğulcu demokrasi ne şeffaflık vardı ama süper kapitalistlerin hepsi oraya aktı" diye yazdı.
Çin tarafından yıkılan "ikinci putun" ise ulus-devletlerin devrinin geçtiği düşüncesi olduğunu söyleyen Yetkin, "Çin, kendi ulusal çıkarları tehdit edildiğinde, kâr önceliğini bir yana bırakıp -çoğu zaman da Batı’nın yöntemleriyle sert adımlar atmaktan çekinmiyor" ifadelerini kullandı.
Bu yazı yetkinreport.com sitesinden alınmıştır...
