Magazin

Müjde Ar: Türkiye’nin ahlakını çok bozdum

Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Kavaf’ın, “Türk aile yapısını bozan bazı dizilere şifre konulmalı” açıklamasına Müjde Ar'dan da tepki geldi.

03 Ekim 2009 03:00

Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf’ın geçen haftasonu, “Türk aile yapısını bozan bazı dizilere şifre konulmalı” açıklamasına Müjde Ar'dan da tepki geldi.

Müjde Ar, NTV’de Önder Açıkbaş ile birlikte sunmaya başladığı, ‘Güzel Haberler’ programında Kavaf’a espriyle karışık tepki gösterdi. Çektiği 80 filmde bolca öpüşme ve sevişme sahnesinin olduğunu söyleyen Ar, şu ifadeleri kullandı: 

'80 filmin 60'ında benim ırzıma geçiliyor...'

“Demek ki, ben Türkiye’nin ahlakını çok bozdum. Çünkü, oynadığım 80 filmin 60’ında benim ırzıma geçiliyor. Bunların içinde en aklımda kalan, etkilendiğim benim Faruk Peker’le çektiğim cam sahnesiydi. Gençlik benim cam sahnemle büyüdü. Gel de bu gençlikten hayır bekle... Bunlar nasıl hırsız ve uğursuz olmasınlar?”

Ar, Peker’in ‘İffet’ filminde kendisini cama sıkıştırıp tecavüze yeltendiği sahneleri de gösterdi. 80’li yıllarda çekilen tecavüz sahnelerini sansür korkusuyla kısa kestiklerini belirten Ar, şunları söyledi: “Bu film, itiraf ediyorum; 80 ve 90’lı yıllardaki banka hortumlanmasının nedenidir. Çünkü, filmi izleyen o dönemin genç ve dinamik iş adamları ve yatırımcıları milletin tavuk gibi nasıl kafasını kopartacaklarını düşünüp bankaları batırdılar.

‘Cem Uzan da etkilenmiş’

Hatta, son tahlilde Cem Uzan’ın da bu sahneden etkilenip banka batırdığı ve yurtdışına kaçtığı söyleniyor. Selma Hanım, kadın ve aileden sorumlu, bıraksın da aileyle, kadınla uğraşsın. Bir de öpüşme ve sevişme bakanlığı kurulsun ve başına da beni getirsinler.”
 
‘Sezen, üçüncü dublede Başbakan’ı arar’

Ar, geçen hafta “İki duble attın mı, tamam. Üçüncüsünde tutmayın, önüme gelene numaramı veririm” diyen yakın arkadaşı Sezen Aksu’ya laf attı. Aksu’nun Kürt açılımına destek vermek için Başbakan Erdoğan’ı telefonla aramasını diline dolayan Ar, şunları söyledi: “Sezen ilk kadehte altın saatini verir. İkinci kadehte isteyene telefonunu verir. Üçüncü kadehte de Başbakan’ı arar. Bayramda Sezen’in evine gittim. Bu bana dedi ki; bana bak bu Kürt meselesi çıkmaza girdi hadi gel Başbakan’ı bu sefer beraber arayalım. ‘Aman falan’ dedim. Dinlemez biliyorsun kimseyi. Dedim ki, ‘Emine Hanım kızmasın. Yok o bana alışkın veriyor, hemen telefona’ dedi. Hakikaten iki de bir de arıyormuş. Neyse biz aradık karşımıza çıka çıka Kevin Costner çıktı. Ama yerleşmiş ayol Başbakanlığa.”