MİT’in 'FETÖ’nün üst düzey bir yöneticisinden elde ettiği iddia edilen akıllı karttaki bilgileri inceleyip 70 bin polisin ismine ulaştığı iddia edildi. Milliyet yazarı Tolga Şardan'ın iddiasına göre, listelerde yer alan polislerin A, B, C, D, E, F ve G harfleriyle başlıklandırıldıkları görüldü. MİT tarafından yapılan incelemelerde bu harflerin anlamlarının çözüldüğü ileri sürüldü.
Tolga Şardan'ın Milliyet gazetesinin bugünkü (1 Mayıs 2017) nüshasında yayımlanan "FETÖ’cü polis listelerinin şifreleri" başlıklı yazısı şöyle:
Önce durumu bir netleştirelim. 16 Nisan referandumundan hemen sonra Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM), teşkilat mensuplarına “mahrem imamlık” yapanların dosyasını açtı.
EGM’nin 3 önemli birimi olan İstihbarat Dairesi (İDB), Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Dairesi (KOM) ile Terörle Mücadele Dairesi (TEM), 3 aydır devam eden hazırlık soruşturması başlattı.
Bu soruşturma 81 ilde devam ediyor.
MİT bu soruşturmaya katkı yaptı. FETÖ’nün binden fazla mahrem imamı gözaltına alındı.
Diğer süreç ise emniyet teşkilatındaki 9 bin dolayındaki polisin açığa alınması oldu.
MİT’in ulaştığı FETÖ’nün üst düzey bir yöneticisinden elde edilen “akıllı kart”taki bilgiler incelendiğinde 70 bin polisin isimlerine ulaşıldı.
EGM, kırmızı listede bulundukları için “acilen” görevden el çektirilmesi gereken polisleri, ön incelemeden geçirdikten sonra açığa aldı.
Bu iki olayla ilgili süreç, birbirinden bağımsız olarak yürütüldü.
Gelelim çarşamba gecesinden itibaren emniyet teşkilatı başta olmak üzere kamuoyunda büyük yankı uyandıran FETÖ’cü polisler meselesine.
Henüz adı açıklanmayan FETÖ üst yöneticisinden elde edilen kırmızı, sarı ve mavi renkli isim listelerindeki tanımlamalardan bir önceki Büyüteç’te söz etmiştim.
Koşulsuz bağlı olanlar, düşmanlar...
Geçen zamanda bilgiler biraz daha ayrıntıya kavuştu.
Kamuoyuna yansıdığı şekliyle, listelerde yer alan polislerin öncelikle A, B, C, D, E, F ve G harfleriyle başlıklandırıldıkları görülmüştü. Yapılan incelemelerde bu harflerin anlamları şöyle çözüldü:
A: Koşulsuz hizmet hareketine bağlı olanlar. FETÖ’nün istediği talepleri yerine getiren, verdiği talimatları harfiyen uygulayan polisler. Koşulsuz “bizden” denilenler.
B: FETÖ’nün her talebini veya talimatını koşulsuz yerine getirmeyen polisler. Örneğin, himmet verip dergi veya gazete abonesi olan ancak katalog evliliği yapmayanlar ya da Bank Asya’dan işlem yapmayanlar gibi. Koşullu “bizden”ler.
C: “Bizdendi” veya “zararsız” olarak tanımlananlar. 17/25 Aralık süreci sonrasında kendi isteğiyle FETÖ’yü bırakanların tamamı. Ancak, cemaatin bilgisi kapsamında “sen bizden ayrıl bizden haber bekle” denilen kişiler de bu grupta. (NOT: Kanımca, en tehlikeli olan grup. Özellikle daha sonra görev verilmesi düşünülen grupta yer alanlar. Bir bölümü cemaatin “uyuyan eleman” olarak kullanmayı planladığı polisler.)
D: “Hizmet hareketini bilir ve zararsız” olarak tanımlanan polisler. Cemaat tarafından bir şekilde hareket içinden dışlanmış, yine de cemaatin tavır ve hareket tarzını bilen polisler bu grupta. Cemaatin zeki ve düşman olarak gördüğü bazı eski mensupları olan polisler burada sınıflandırılmış.
E: Ehlibeyt ve ehlidünya olarak Alevi ve Sunni biçiminde ayrılan polisler.
F: Menfi düşman grubunda yeralan polisler. Hiçbir zaman cemaat içinde olmamış, FETÖ’yle mücadele eden teşkilat mensupları. Toplam sayıları 100 dolayında. 17-25 Aralık süreci sonrasında da sürekli FETÖ’ye ilgili soruşturmaları yürüten polisler. F6, bu grubun en keskin isimlerinden oluşuyor. Katıksız FETÖ düşmanları olan emniyetçiler.
G: Güzel insanlar grubu. Cemaat içinde doğrudan yer almayan, uzaktan da olsa cemaatin faaliyetlerine sempati ile bakanlardan oluşan grup. Mütedeyyin biçiminde tanımlanan polisler.
Aktif-Pasif Düşmanlar
FETÖ, kendisinden ayrıldıktan sonra yeni hayata başlayan polisleri aynı zamanda AD (Aktif Düşman) ve PD (Pasif Düşman) olarak tanımlamış.
Aktif Düşman, cemaatten ayrılan ve cemaate karşı mücadele eden polisler. Pasif Düşman ise ayrıldıktan sonra cemaate karşı zararsız kalanlar. Teşkilat mensuplarının müdür, amir ve memur olarak kendi içlerindeki ayrı ayrı sınıflandırıldığı listelerde (S) harfiyle tüm memurlar sınıflandırılmış. S’de yer alan polis memurları, kendi içlerinde FETÖ’ye bağlılıklarına göre S1, S2, S3, S4 ve S5 şeklinde kodlanmış. (SV) koduyla sınıflandırılan polis memurları “vaaz verebilecek yeterlikte” görülenlerden. (+) işaretiyle kodlanan teşkilat mensupları, bulundukları konum içinde diğerlerine göre bir basamak üstte olanlar. FETÖ’nün her türlü faaliyetine göre yapılan değerlendirmelerde (+) sahibi olan polisler, diğerlerinden daha itibarlı konumda.
Haber alma kanalları
Bu ayrıntılar eşliğinde fotoğrafı şöyle görmek mümkün:
1- Listelerde personelle ilgili son güncellemeler var. Kendileri ve aile bireyleriyle ilgili ayrıntılı güncel bilgiler listelerde yer bulmuş. Hangi polisin, amirin ve müdürün hangi dosyada görev aldığı FETÖ tarafından biliniyor. Bu durum, 17-25 Aralık’tan sonra teşkilattan temizlendiği ifade edilen FETÖ’nün “haber alma” kanallarında bir aksama olmadığının işareti.
Kaldı ki 17-25 Aralık’tan sonra yapılan tespitlerin en önemlisi FETÖ’nün deşifre edilmeyen elemanlarının büyük bölümünü diğer dini grup ve yapılanmalar içine sızdırmasıydı. KPSS soruşturmaları başta olmak üzere bazı adli soruşturmalarda bu bilgiye ulaşılmıştı. FETÖ’nün sızma yaptığı ve halen emniyet içinde yeralan Okuyucular, Yazıcılar, Menzilciler, Süleymancılar, İsmailağa grubu, Kurtoğlu grubu gibi farklı gruplara sızan uyuyan elemanları aracılığıyla istihbarat yapması büyük olasılık.
‘Güzel insan’ konumundaki istihbaratçı
2- Listelerde ne yazık ki 17-25 Aralık sonrasında temizlendiği belirtilen Emniyet İstihbaratı’nın merkez ve taşra kadrolarından yaklaşık 200 polis var. Bu polislerin büyük bölümü, önce başka kadrolara atandı, sonra açığa alındı. İstihbarat Dairesi Başkanlığı’ndan bu kadar FETÖ’cü çıkması, FETÖ’nün farklı görüntü altında halen istediği bilgiye ulaşabileceğini gösteriyor.
Aynı zamanda, iki büyük kentimizin 17-25 Aralık’tan sonra atanan il istihbarat müdürlerinin FETÖ bağlantısı nedeniyle açığa alınması dikkat çekici. Yine 17-25 Aralık sürecinden sonra Emniyet İstihbaratı’nın tepe noktasındaki isimlerden birisi listede G grubunda çıktı. Yani, bu istihbarat yöneticisi cemaatin sıcak baktığı “güzel insanlar”dan!
3- FETÖ’nün boşalttığı yerlere yapılan görevlendirmelerde ne kadar isabet sağlandığı FETÖ’nün hazırladığı listelerle gün ışığına çıktı. Açığa alınan 9 bin 103 polisin neredeyse tamamı 17-25 Aralık’tan sonra göreve geldi ve halen görevdeydi.
Korumalar, 15 Temmuz’da neredeydi?
4- 17-25 Aralık sonrasında göreve getirilen EGM Personel Dairesi’ndeki müdür ve amirlerin büyük bölümü FETÖ bağlantısı gerekçesiyle açığa alındı. Personel Dairesi’nin “FETÖ’yle mücadele etsin” diye yenilenen yönetim kadrosuna kimlerin referans olduğuna, atamalarda kimlerin imzasının bulunduğuna bakılması elzem.
5- Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı korumakla görevli Cumhurbaşkanlığı Koruma Dairesi kadrosundan açığa alınan polislerin 15 Temmuz’da nerede bulundukları önemlidir. Acı olan nokta, normal sürece dönmesi için çaba gösterilen emniyet teşkilatında FETÖ halen söz sahibi. Sanki süreci halen FETÖ yürütüyor.
Devletin polisi
Sonuç olarak FETÖ listeleri, Türkiye Cumhuriyeti’nde en çok silahlı devlet görevlisinin çalıştığı emniyet teşkilatının, “sadece devlet ve millet için çalışması” gerektiğini bir kez daha ortaya koydu.
Emniyet teşkilatının ayağa kalkması için büyük çaba gösteren, üniformasını, devletini, milletini seven bir avuç emniyetçinin sayısının artırılması gerekiyor.
Kendilerini herhangi bir siyasi oluşum veya dini yapı içinde gören tüm teşkilat mensuplarının polis üniforması giydikten sonra sadece ama sadece Türkiye Cumhuriyeti için çalışması şart.