Medya

Milliyet yazarı: Anayasa değişikliği metni hileli!

‘Cumhurbaşkanı seçilen kişinin partisiyle ilişkisi devam eder’ denilecek; ucu açık bırakılacak"

02 Aralık 2016 13:08

Milliyet yazarı Mehmet Tezkan, AKP ile MHP'nin uzlaşıya vardığı anayasa değişikliği metniyle ilgili olarak "Burada küçük bir hile var. Niye mi? MHP, cumhurbaşkanının aynı zamanda parti genel başkanı olmasına karşı ya. Metinde; ‘Cumhurbaşkanı seçilen kişinin partisiyle ilişkisi devam eder’ denilecek; ucu açık bırakılacak. Fiili durum yaratılacak" görüşünü savundu.

Mehmet Tezkan, "MHP'yi kollayan hileli anayasa" başlığıyla yayımlanan (2 Aralık 2016) yazısı şöyle:

Günlerdir yazıyorum; tekrarlamayayım..

Birden fazla sakıncalı madde var. Birden fazla tartışılması gereken başlık var..

Milletvekili listelerini kimin belirleyeceği..

Cumhur-başkanı seçimiyle vekil seçiminin aynı anda olup olmayacağı..

Gibi bir sürü başlık var..

***

Ama en önemlisi, cumhurbaşkanı olacak kişinin partisinin genel başkanı olup olmayacağı!..

Sistemin adı buna göre konulacak!.

Hitap ederken, yazarken çizerken, konuşurken.. 

TC Cumhurbaşkanı mı diyeceğiz..

B partisi genel başkanı ve cumhurbaşkanı mı diyeceğiz..

AKP ile MHP arasında pürüz var diyorlardı ya.. Pürüz buydu .. 

Binali Bey’le Devlet Bey dün bu sebeple bir araya geldi.. Devlet Bey iki cümle etti, olumlu görüşme dedi, sustu.. Sorulara cevap vermedi..Anladık ki verecek cevabı yok..

Başbakan konuştu, soruları o yanıtladı..

***

Soru açık ve netti..    

Cumhur-başkanı, partisinin genel başkanı olacak mı olmayacak mı?

Binali Bey ortadan cevap verdi.. Cumhurbaşkanı seçilecek kişinin partisiyle ilişkisi kesilmeyecek dedi..

Muhabir arkadaş ısrarla sordu..

Binali Bey yine aynı cevabı verdi.. Daha nasıl açık konuşayım dedi ama açık değil kapalı konuştu..

Veya ortadan konuştu..

Veya MHP’yi üzmeme kaygısıyla konuştu..

***

Burada küçük bir hile var..

Niye mi?

MHP, cumhurbaşkanının aynı zamanda parti genel başkanı olmasına karşı ya.. 

Metinde; ‘Cumhurbaşkanı seçilen kişinin partisiyle ilişkisi devam eder’ denilecek; ucu açık bırakılacak..

Fiili durum yaratılacak..

Tarikatın iyisi kötüsü olmaz

Süleymancılar tarikatına ait kız öğrenci yurdunda facia yaşandı..

Adana İtfaiye Müdürü’nün tespitine göre..

Binada yangın tüpü yok.. Yangın sensörü yok.. Yangın merdivenine açılan kapı PVC.. Kapının kolu yok.. Yangından erimiş..

Kızlarımız göz göre göre yanarak ölmüş..

***

Durum Milli Eğitim Bakanı’na soruldu.. 

‘Haziranda denetim yapıldı. Hiçbir olumsuzluk ifade edilmedi. Orada sıkıntı yok‘ dedi..

O nasıl denetimdir!.

Başbakan’a soruldu.. 

‘Meclis’te araştırma komisyonu kurulacak. Olay aydınlanacak, sorumlular cezalandırılacaktır. İnsanın olduğu yerde hata eksik olmuyor’ dedi..

***

Yangını soruşturmak Meclis’in işi mi?

Memlekette savcı mı kalmadı?

Yurt müdürü belli, yurdu denetleyen müfettiş belli, mülki amirler belli.. Meclis neyi soruşturacak!..

Her şey ortada..

***

2008 yılında Konya’da benzer bir facia yaşanmıştı.. Yatılı Kuran kursunda tüp patlamış, 17 kız çocuğu ölmüştü.. 

8 yıl oldu; sonuç?

Sıfır.. Ölen kızlarımız öldüğüyle kaldı.. 

Dikkat!. Orası da tarikat yurduydu..

Adana’da 80, Türkiye çapında 17 bin tarikat yurdu olduğu söyleniyor.. 

***

Hadi, gelin bir KHK daha çıkartın..

Çocukları tarikatların boyunduruğundan kurtarın..

Yurtlarla başlayan, cemaat evleriyle gelişen Fethullahçı örgütlenmenin başımıza ördüğü çorabı gördük..

Az kalsın memleketi işgal ediyorlardı..

Tarikatın iyisi kötüsü olmaz..

Cumhurbaşkanı’nın çok güzel tespiti var.. Fethullahçılar için diyor ki; ‘Akıllarını kiraya vermişler.’

O minicik akıllar işte bu tür yurtlarda kiralanıyor..

Dolar neden tutulamıyor?

Sadece dolar değil.. Euro da..

Aldı başını gidiyor.. Dünü de rekorla kapattı.. Dolar; 3.49.. Euro 3.70..

İktidar bin tane bahane buluyor.. Dünyanın meselesi, bütün paralar değer kaybediyor diyerek meseleyi hafifletmek istiyor..

Ama mesele ciddi..

TÜSİAD Başkanı dün dedi ki; ‘En fazla değer kaybeden para TL, bunun üzerinde düşünmeliyiz.’ 

Tamam de ne yapmalıyız?

Normalleşmeliyiz..TÜSİAD Başkanı; olağanüstü hal rejiminden çıkmamızı, ülkeyi

KHK’larla yönetmekten vazgeçmemizi önerdi..

***

Aslında mesele ne biliyor musunuz?

Mesele şu.. Her şeyi yapacak kudrette tek parti yönetimi var..

Ama siyasal istikrar yok..

Kimse önünü göremiyor..