MilliGazete yazarı Zeki Ceyhan, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in hafta sonu yaptığı seçimli kurultay çağrısının ardından aldığı 'aday olmama' kararını değerlendirdi. İyi Parti'nin derleme isimlerle yaptığı siyaset sonucu başarız olduğunu savunan yazar, "İlk günden AKP’ye göz kırpanlar olduğu gibi MHP ile dirsek temasına geçenler ve el öpenler eksik olmamıştır" dedi.
Ceyhan'ın "İşler İYİ gitmiyor!" başlığıyla bugün (25.07.2018) yayımlanan yazısı şöyle:
"İYİ Parti’de işlerin İYİ gittiğini söylemek mümkün mü?
Dün bir bugün iki demeden birbirlerine düşmüş olmaları başka nasıl izah edilebilir?
Zaten daha kuruluş aşamasında uzun soluklu bir parti olamayacağı belli gibiydi!
Sağdan-soldan gayri memnunları bir araya getirerek oluşturulan İYİ Parti’nin seçim sonuçlarını değerlendirme toplantısında “ciddi görüş ayrılıklarının” yaşandığı ortaya çıktı.
Yakından tanık olduğumuz gelişmeler ibret verici.
Seçimlerde istedikleri sonucu alamayan İYİ Partililer olağanüstü kurultaya gitme kararı almış bulunuyorlar.
Genel Başkan Akşener ortaya çıkan bu sonucun “sorumluluğunu” üstlenerek kurultayda aday olmayacağını söylüyor.
Tüm siyasi geleceklerini Akşener’in atacağı adımlara bağlayanlar ise, “Gidemezsin, bizi bırakamazsın” diye önünü kesmeye çalışıyorlar.
Daha ilk günlerde bu tür sorunlar yaşanan bir partinin siyasette uzun soluklu olması nasıl beklenebilir!
Yaşananlardan sonra Akşener görevde kalsa da kalmasa da parti içindeki anlaşmazlıklar alıp başını gidecektir.
Güvensizlik giderek yaygınlaşacaktır.
İlk günden AKP’ye göz kırpanlar olduğu gibi MHP ile dirsek temasına geçenler ve el öpenler eksik olmamıştır.
Öyle görünüyor ki İYİ Parti yakın bir gelecekte yol ayrımına gelecek partililerin bir kısmı eski yuvaları MHP’ye dönerken bir kısmı da iktidar partisi çatısı altındaki yerlerini alacaklar.
Genel Başkan Akşener’e ise “babaannelik” görevi kalacak.
Akşener MHP çatısı altında Bahçeli’ye bayrak açarken, “Ya genel başkan olurum ya da babaanne” demiyor muydu?
Sonunda genel başkan olmaya oldu ama bu başkanlık iddiaları ile pek örtüşmedi ve içine sinmedi.
İçine sinmeyince de kurultayda tekrar “aday olmayacağını” açıklayarak alınan sonucun sorumluluğunu üstlendi.
Onun kenara çekilmesine karşı çıkarak görevinin başında olacağını söyleyenlere “Zorla güzellik olmayacağını” hatırlatmak isteriz.
Zorla güzellik olmayacağı gibi zorla genel başkanlık da olmaz.
Zorla İYİ Parti’yi ayakta tutmaya çalışmanın pek fayda vereceğini sanmıyoruz.
En iyisi yol yakınken bu macerayı noktalamak olsa gerek.
“Noktalamayız devam ettiririz” derlerse elbette bir süre daha siyaset sahnesinde boy gösterirler.
Ama sonunda bugünlere geri dönerler. Açıkça görülüyor ki sağdan soldan derleme isimlerle siyaset ancak bu kadar olur, bu kadar yapılabilir."