Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz yeni eğitim müfredatına ilişkin olarak, “53 farklı dersin taslak programı hazırlandı. Bütün halkımız 10 Şubat’a kadar önerilerini bize sunmalı” dedi. Yılmaz, "Önümüzdeki eğitim öğretim yılından itibaren 1, 5 ve 9. sınıf öğrencilerimiz, yeni hazırlanmış müfredatla eğitime başlayacaklar. Dolayısıyla bu sene ve gelecek sene ve sonraki takip eden sene de değişen müfredattan dolayı TEOG, YGS veya LYS sınavlarında herhangi bir farklılık olmayacaktır. Elde edilen bilgiler ile 2023 hedefleri ve hükümet programı dikkate alındı. Bunlar ışığında taslak programı açıklandı" diye konuştu. Öğrencilere ara tatilde ödev verilmemesi gerektiğini söyleyen Bakan Yılmaz, "Ödev verilmemesini istedik. Kendisini zenginleştirecek kitap okuma, sinemaya gitme kültürel mekanları gezme gibi etkinlikler yapsın öğrenci istiyoruz. Telafi yok ara tatilde. Tatil tatildir" diye konuştu.
Yılmaz’ın açıklamaları özetle şöyle:
Dünya ülkeleri eğitim sistemiyle karşılaştırmalar yapıldı, bu taslağı 1000’in üzerinde kişi hazırladı. 10 Şubat 2017 tarihine kadar öğretmenler, velilerimiz, eğitim konusunda görüşü olan herkesin önerilerini bekliyoruz. Taslak programa müfredat.com.tr adresinden ulaşılabilecek. Ayrıca öğretmenlerimiz, sivil toplum kuruluşlarımı4za da yazılı olarak ileteceğiz. Onlar da gerek site, gerekse e-postalarla katkılarını sunabilecek. Bütün halkımızı hiçbir kısıtlama olmadan görüşlerini paylaşmaya davet ediyoruz. İletilen öneriler değerlendirilip, düzenlemeler yapılacak. 10 Şubat’tan sonra onaylayarak 2017-2018 eğitim materyallerinin hazırlanmasına yönelik süreç bitmiş olacak. Çok görüşlülük, demokrasi budur. 53 farklı dersin taslak programı çıkarıldı hayat bilgisi, Türkçe, insan hakları ve yurttaşlık, felsefe, fizik, kimya, matematik, müzikvar. İlk ve ortaöğretim din ve ahlak bilgisi dersleri ise askıya çıkarılacaktır önümüzdeki günlerde.
"Ders sayıları henüz belirlenmedi"
Ders sayılarıyla ilgili arkadaşlarımızın çalışmaları var ancak nihai olarak belirlemedik. Önümüzdeki dönemde istiyoruz ki, yardımcı kaynakları verelim. Ancak yardımcı kaynaklar konusunda da öğretmenlerimize esneklik sağlayalım. Ders sayılarını henüz daha belirlemedik. Çünkü her öğretmen veya alan kendi ders saatinin arttırılmasını istiyor. Bu aynı alandaki öğretmen sayısının da artırılmasıyla yakından bağlantılı. Optimum noktasını bulmaya çalışıyoruz.
Ders saatinin azalmasından ziyade OECD ortalamalarına baktığımızda Türkiye’nin aldığı ders saati diğerlerinden daha az. Dolayısıyla ders saati azaltılması söz konusu değil, sonuç olarak içeriğinin hafifletilmesi ve azaltılması daha doğru diye düşünüyorum.
Kamuoyuna yönelik bir açıklama yapıldı. Askıya çıkan dersler arasında da Atatürkçülük ve İnkilap Tarihi var. O konuda da vatandaşlarımızın katkısını bekliyoruz. Taslağı inceleyip herkes kendi görüşünü söylesin, daha sonra ortaya bir metin çıkacaktır. İlimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır. Biz ilim ne söylüyorsa onu takip edeceğiz. Öğretim programlarına 13 Ocak’ta askıya çıkardık. Bugün il milli eğitim müdürlüklerine yazılar gönderildi. 13 Ocak ve 20 Ocak arasında ilçelerdeki öğretmenlerin incelemeleri var. 6 Şubat’ta sivil toplum kuruluşlarından görüş almak için son gün. 20 Şubat’taysa talim Terbiye kurulu ders kitapları yazım süreci başlayacak.
"Tatilde telafi yok"
Öğrencilere ödev verilmeyecek. Ödev verilmemesini istedik. Kendisini zenginleştirecek kitap okuma, sinemaya gitme kültürel mekanları gezme gibi etkinlikler yapsın öğrenci istiyoruz. Gördüğü gezdiği yerleri her bir öğrencinin okullar açıldıktan sonra arkadaşlarına anlatmalarının daha doğru olacağını söyledik. Telafi yok ara tatilde. Tatil tatildir.
"Hazırlık sınıfı ve zorunlu okul öncesi çalışmaları devam ediyor"
1, 5 ve 9’ncu sınıflar için yapıyoruz şimdi bu değişiklikleri. Önümüzdeki yılda 2, 6 ve 10’ncu sınıflar için değişiklikleri yapacağız. 5’inci sınıfların hazırlık olmasına ilişkin bir düzenleme, okul öncesinin zorunlu olmasına yönelik çalışma devam ediyor. Müfredatta bununla ilgili bir şey yok.
Mevcut müfredattaki eksikliklerimiz nedir?
Türkiye yeterlilikler çerçevesi diye bir kavram var. Bunlar çerçevesinde öğrencilerimizden ne bekliyoruz, üniversitede öğrencilerimiz kendilerinden ne bekliyor, hayat çocuklardan ne bekliyor? Bunları dikkate alarak, öğrencilerin edinmesi gereken beceri nelerdir? Yeterlilikler Çerçevesinde tanımlanmış sekiz yeterlilik var. Ana dilde iletişim, diğer başka bir dilde iletişim, bilim ve teknolojik yetkinlikler, öğrenmeyi öğrenmek, vatandaşlık ve sivil yetkinlik, insiyatif kullanma ve girişimcilik ile kültürel dışa vurum. Öğrencilerimiz öğrenmeyi öğrensin istiyoruz. Kendisine özgüveni olsun. Kusur ve hataları görmek ve başkalarının da bu hataları yapabileceğini bilsin istiyoruz. Evlatlarımızın, gelecek çağın ihtiyaçlarını karşılayabilecek yetkinlikleri olsun istiyoruz.
Taslak programı askıya çıkmanın amacı eksikleri görmek, bunları düzeltmek. Siz bunu buraya koydunuz, ancak öğrencilerimize ne faydası olacak diyebilirler. Bunu öğretmenler, müdürler, eğitimle ilgili çalışan herkes söylesin. Milli Eğitim Bakanlığı’nın yardımcı kitabı diye bir kavram yok. MEB olarak hiçbir kitabı yardımcı kitap olarak önermiyoruz. Hiçbir öğretmenimizin de yardımcı kitabı salık vermemesi, tavsiye etmemesi, alınmasını istememesini istedik. Ancak yardımcı kitap alınmasının daha doğru olacağını, belli çerçevede tutulmasını isteyenler de var. Arkadaşlar bunun üzerine çalışıyorlar. Bakalım hangisi daha doğru, göreceğiz. Ancak yardımcı kitap denilerek, sübliminal mesajlar varsa bunu metinlerden çıkardık.
Müfredat neden güncellendi?
Küreselleşen dünyada ve ülkemizde siyasi, sosyal, ekonomik, bilimsel ve teknolojik alanlarda yaşanan hızlı değişim ve gelişmeler, toplumun yeni yüzyılın mezunlarından beklentilerini farklılaştırmıştır. Temel bilgi ve becerilerin yanı sıra öğrencilerin bilgi çağı olarak adlandırılan günümüzde sahip olunması beklenen bilgi, beceri, tutumlara ilişkin farkındalık geliştirmeleri, bunları edinmeleri ve yaşamın farklı alanlarında uygulayabilecek donanıma ve alt yapıya sahip olmaları kaçınılmaz oldu. Bu nedenle aşağıdaki gerekçelerle güncelleme çalışmaları yapıldı.
• Bireyin ve toplumun değişen ihtiyaçları,
• Eğitimde niteliğin arttırılması ihtiyacı,
• Bilim, teknoloji, öğrenme öğretme yaklaşım, kuram ve stratejilerinde son yıllarda yapılan araştırma ve çalışmalarla gerçekleşen değişiklikler ve gelişmeler,
• Ulusal ve uluslararası değerlendirmelerde kullanılan ölçütler ve ülkemize ait bu değerlendirmelerin sonuçları,
• Kalkınma Planları, 64. Hükümet Programı Eylem Planı (130 ve 132 numaralı Eylemler), 65. Hükümet Programı (2017 yılı Orta Vadeli Program), 2014-2019 MEB Stratejik Planı, OECD Eğitim Raporları,
• Mevcut öğretim programlarının akademik bilgi bakımından yoğun olmasından dolayı “eğitim ve öğretimin” sadece öğretim boyutuna ağırlık verilmesi, eğitim boyutu için yeterli sürenin kalmaması gibi hususlar göz önünde bulundurularak çağın ve toplumun taleplerine cevap verebilecek donanıma ve üst düzey bilişsel becerilere sahip, bu becerileri yaşamının farklı alanlarında kullanabilen, millî, manevi ve evrensel değerleri benimseyerek bu değerleri tutum ve davranışa dönüştüren bireylerin yetiştirilmesine katkı sağlamak amacıyla öğretim programları revize çalışmaları yapıldı.