-MHP'DE TABAN KAYMASI YOK TBMM (A.A) - 05.10.2010 - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ''Partimizde kim 'taban kayması var' diyorsa, bilsin ki kayan sadece bu iddiayı sarf edenlerin bilinçleridir, karakterleridir ve tavırlarıdır'' dedi. Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, geride kalan yıllar içinde, ülkenin karşılaştığı devasa sorun alanları ve hükümetin neden olduğu tahribatların bu yasama yılına da ümitli yaklaşmalarına mani olduğunu söyledi. Başbakan Erdoğan'ın yönetiminin ''her alanda çözülmeyi tetiklediğini, çürümeyi hızlandırdığını'' savunan Bahçeli, ''Ne yazık ki ülkemiz hızla belirsizliğin ve kaosun çekim alanına doğru kaymaktadır. Özellikle 12 Eylül referandumunun öncesinde ve sonrasında yaşananlar bu düşüncelerimizi doğrulayacak emarelerle doludur'' ifadesini kullandı. ''AKP'nin gizli gündemini saklamak için girmeyeceği kılık ve atmayacağı iftiranın olmayacağı geride kalan Referandum sürecinde net olarak anlaşılmıştır'' diyen Bahçeli, şöyle devam etti: ''PKK terör örgütü, AKP'nin referandum sürecindeki sırnaşık ve tavizkar tutumundan istifade etmiş ve bölücü taleplerini birer birer hükümetin önüne koymuştur. Demokratik özerklik, ana dilde eğitim, federasyon istekleri demokrasi ve hukuk devletinin sağladığı imkanların arkasına saklanmış ve buradan ilerleme kaydetmenin yollarını aramıştır. İmralı canisiyle başlatılan pazarlıklar ve yıkım projesinin tüm aktörlerinin güç birliği yaparak faaliyete geçmesi referandum sürecine damgasını vuran iğrençlikler olarak zemin bulmuştur. Türkiye'yi parçalamaya ve milletimizin birliğini bozmaya kararlı tüm odaklar maalesef AKP'nin omurgasız, kararsız ve köksüz politikalarından cesaret kazanmışlardır.'' -''HAKSIZ VE VİCDANSIZ SUÇLAMALAR''- Hükümetin, ''Üç Hilal'e gönül veren milyonlarca mensubunun kafasını karıştırmak ve nifak tohumlarını saçmak için en aşağılık düzenleri kurduğunu, oyunları tertiplediğini'' iddia eden Bahçeli, ''Bunlar elbette, 41 yıllık onurlu ve kutlu mazisiyle bir bütün olmuş MHP'yi etkilememiştir ve yolundan caydıramamıştır. Yelin kaya parçasından bir şey koparamayacağını, bizim akıbetimizle ilgili beklenti içinde olanlar mutlaka göreceklerdir'' dedi. Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Milliyetçi-Ülkücü camiaya istikamet tayin etmek ve yargılamak ne Başbakan Erdoğan'ın ne de onun yandaşlarının haddidir. Referandum akşamından itibaren başlayarak, MHP haksız ve vicdansız suçlamalara maruz kalmış ve 'Hayır' oylarının düşüklüğünün müsebbibi olarak gösterilmeye çalışılmıştır. MHP, tüm mensuplarıyla bütünleşerek 'Hayır' oyu kullanmıştır. Bunun aksini iddia eden kimse varsa, kronik MHP düşmanlığıyla maluldür. Bu itibarla MHP'yi yenilmiş, darbe almış olarak göstermek; art niyetlilerin ve partimizin güçlenmesinden rahatsız olanların uydurmasıdır ve bir kara leke olarak muhataplarının alınlarından hiçbir zaman silinmeyecektir. Milliyetçi-Ülkücü camianın hiçbir ferdi talana, yolsuzluğa, hırsızlığa ve teröristle müzakere yapan ve ülkemizin lime lime edilmesine ortam hazırlayan bir siyasi zihniyete, sırf 12 Eylül ile hesaplaşmak adına bile olsa destek vermesi ve ilgi göstermesi mümkün değildir. Nitekim bizi yanıltacak bir gelişme ve sonuç da görülmemiştir. Bir zamanlar içimizde olup da, şimdi başka yerlerin yenisi ve fedaisi olanların, kendi geçmişlerini yok farz edercesine hakkımızda hüküm vermeleri ve MHP tabanının kaydığını söyleyenlerle ağız birliği etmeleri de tam bir hezeyandır. Partimizde kim 'taban kayması var' diyorsa, bilsin ki kayan sadece bu iddiayı sarf edenlerin bilinçleridir, karakterleridir ve tavırlarıdır.'' -''ERZURUM BİZİM İÇİN NE ANLAM İFADE EDİYORSA, AYDIN DA ODUR''- ''MHP'nin kaleleri düşte'' değerlendirmesinin de yapıldığını anımsatan Bahçeli, ''Bizim amacımız kale inşa etmek ve onu korumak değildir. Aziz vatanımızın her yöresi bizim için muazzezdir ve ayrılık kabul etmeyen bir bütündür. Bizim için tek kale vardır ve o da Türkiye Cumhuriyetidir. Bu milli kaleyi savunmak, korumak ve güçlendirmek için ne gerekiyorsa yapmaya hazırız ve kararlıyız'' diye konuştu. MHP Lideri Bahçeli, MHP'yi belirli bölgelere sığdırmaya çalışanların, dar alanlara sıkıştırmak için çaba sarf edenlerin ve aslında milletin desteğini manipüle etmek için akıllarınca tezgah içinde olanların amaçlarına asla ulaşamayacaklarını söyledi. Bahçeli, ''Erzurum bizim için ne anlam ifade ediyorsa, Aydın da odur. Yozgat ne kadar vazgeçilmezse Edirne de o denli değerlidir. Trabzon ne kadar sevdamız ise Diyarbakır da aynı derecededir. Mersin gözümüzde ve gönlümüzde neyi ifade ediyorsa Ardahan da aynısıdır. Biz dün güçlü olduğumuz vatan beldelerinde şimdi de güçlüyüz'' ifadesini kullandı. -''BİZ DE Mİ BARZANİ'YE ABİ DİYELİM, PEŞMERGEDEN İLGİ BEKLEYELİM?''- 3 Kasım 2002 seçimlerinden önce ''MHP'siz hükümet arayışlarının, şimdi yerini MHP'siz Meclis'' çabalarına bıraktığını savunan Bahçeli, ''Ismarlama anketlerle kamuoyu yönlendirilmeye çalışılmakta, aldatma ve kandırmada sınır tanınmamaktadır'' dedi. Devlet Bahçeli, ''Başta AKP hükümeti olmak üzere, buradan muhataplarına sormak isterim: Biz bu milli tavrımızdan dolayı mı Meclis dışında kalacağız? Bunu mu söylemek istiyorsunuz? Yıkım projesine ortak etmek için mi yandaş medyadan saldırıyorsunuz? PKK'nın dağdan inmesi için verilecek tavizlere payanda olmamızı mı bekliyorsunuz? Türkiye'nin üniter yapısından ödün mü verelim istiyorsunuz? İmralı canisi affedilsin, çok kültürlü ve çok kimlikli bir federasyonun alt yapısı kurulsun diye mi bizi zorluyorsunuz? Biz de mi Barzani'ye abi diyelim, peşmergeden ilgi bekleyelim? Türk milletinin çökertilmesine ve ana dilde eğitim taleplerine alkış mı tutalım? Nedir maksadınız? Bizden hangi cevabı bekliyorsunuz?'' sorularını yöneltti. MHP'ye yönelik kampanyanın sonuç vermesi ve inandıklarından geri döndürmesinin dünya durdukça mümkün olmadığını dile getiren Bahçeli, ''Bu kutsal çatıyı çökertmeye kimsenin gücü de, nefesi de yetmeyecektir. Biz tek başımıza da olsak, sonuna kadar AKP ve onun hedeflerine hizmet edenlerle mücadele edeceğiz. Cumhuriyeti koruyacağız, milletimizin yanında olacağız. 'Tek millet, tek devlet, tek bayrak, tek vatan ve tek dil' ülkümüzden geri adım atmayacağız. Ve 'Ne Mutlu Türküm diyene' sözünü dilimizden asla düşürmeyeceğiz'' ifadesini kullandı. Bahçeli, sözlerini, önceki gün Marmara'da yaşanan sarsıntıyı anımsatarak, ''Bu sarsıntı, başta Marmara bölgesinde olmak üzere tekrar aklımıza deprem riskinin ne kadar fazla olduğunu getirmiştir. AKP hükümetinin depreme dayanıklı konutların yapılması, binaların kontrolünün sağlanması ve depreme karşı azami tedbirlerin alınması hususlarında bir an önce hareket geçmeye davet ediyorum'' diyerek bitirdi.