-MALKOÇ: KONGRE TALEBİ DEĞERLENDİRİLECEKTİR ANKARA (A.A) - 27.07.2010 - Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şeref Malkoç, olağanüstü kongre talebiyle ilgili, ''Delegelerimizin iradesi bu yöndeyse tüzüğümüz gereği Genel İdare Kurulu toplanarak, yine tüzüğümüz gereği 81 il ile gerekli istişareyi yaparak, kongre talebini değerlendirecektir'' dedi. Malkoç, Saadet Partisi'nde olağanüstü kongre talep eden delegelerin imzalarının bulunduğu dilekçenin partiye verilmesinin ardından gazetecilere açıklama yaptı. Partinin kurucularından Mustafa Kamalak ve Temel Karamollaoğlu'nun 650 delegenin olağanüstü kurultay talebini genel merkeze ilettiklerini belirten Malkoç, bu sırada karşılıklı görüş alışverişinde bulunulduğunu söyledi. Kamalak ve Karamollaoğlu'nun kendilerine süreci de sorduklarını belirten Malkoç, yasanın ve tüzüğün yerine getirileceğini aktardıklarını bildirdi. Malkoç, ''Biz şunu iyi biliyoruz ki, Milli Görüş, Türkiye'nin geçmişine damgasını vurmuş ve önümüzdeki yıllarına da damgasını vuracak olan siyasi, fikri bir harekettir, olgun bir harekettir. Bu tür sıkıntıları fevkalade rahatlıkla ve karşılıklı anlayış içerisinde aşacağına inanıyoruz'' diye konuştu. Malkoç, imza sayısının yeterli olup olmadığına ilişkin soruyu yanıtlarken, ''Tüzüğe göre imza sayısı yeterli gözükmektedir'' dedi. Olağanüstü kongre kararını, tüzük gereği Genel İdare Kurulu'nun vereceğine işaret eden Malkoç, tutanak ve belgelerin inceleneceğini, 81 il başkanı ile değerlendirerek kararın verileceğini vurguladı. Malkoç, kongreden sonra yaşananlara da değinerek, şunları söyledi: ''Bu süreçte bizi üzen şey, tarihin derinliklerine kadar inen sağlam fikri ve siyasi yapıya sahip olan Milli Görüş geleneğinin, siyasetinin, başka partilerin kongre konusunda uzman olan insanlarından, yani Önder Sav'dan görüş ve kanaat alarak Milli Görüş'ü yönetmeye kalkmalarıdır. Milli Görüş'ün geleceğine ilişkin kararları, Sayın Önder Sav'ın görüş veya fetvalarıyla idare etmeye kalkmalarıdır. Bizi üzen taraf budur.'' Malkoç, ''Gündemdeki ihanet polemikleri hakkında ne düşünüyorsunuz'' şeklindeki soruyu da şöyle yanıtladı: ''Bunlar doğru sözler değildir. Bakın dikkat ederseniz bize bugüne kadar bu tür sıkıntılı durumlarda televizyonlara ya da gazetelere çıkıp konuşmanın uygun olmadığını öğretenler, 11 Temmuz'dan sonra kendi öğrettiklerini, anlattıklarını dinlememişler, televizyon televizyon, gazete gazete dolaşıp açıklama yapmışlardır. Ama onların geçmişte bize yaptıkları tavsiyelere uygun olarak Saadet Partisi Genel Merkezinden hiçbir arkadaşımız, hiçbir kimseyi rencide edecek tek bir söz söylememiştir. Bundan sonra da söylememeye gayret edeceğiz.''