Son günlerde süresiz nafakayla ilgili tartışmalar sürerken Yargıtay’dan emsal bir karar çıktı. Yüksek mahkeme, çalıştığı işyerinden kendi isteğiyle çıkan kadına nafaka verilemeyeceğine hükmetti.
Şiddetli geçimsizlik yaşayan karı koca Aile Mahkemesi’nde karşılıklı boşanma davası açtı. Mahkeme, davacı kadının açtığı boşanma davası sonucunda davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına hükmetti. Davacı kadın lehine nafakaya ve tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verildi. Kararı her iki taraf da temyiz etti. Son günlerde süresiz nafakayla ilgili tartışmalar sürerken Yargıtay’dan emsal bir karar çıktı. Yüksek mahkeme, çalıştığı işyerinden kendi isteğiyle çıkan kadına nafaka verilemeyeceğine hükmetti.
Olay şöyle gelişti: Şiddetli geçimsizlik yaşayan karı koca Aile Mahkemesi’nde karşılıklı boşanma davası açtı. Mahkeme, davacı kadının açtığı boşanma davası sonucunda davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına hükmetti. Davacı kadın lehine nafakaya ve tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verildi. Kararı her iki taraf da temyiz etti.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi emsal nitelikte bir karara imza attı. Yargıtay kararında şöyle denildi:
“Davacı kadın, dava dilekçesinde bankada çalıştığını, cevap dilekçesinde ise çalışmakta olduğu işi bıraktığını beyan etmiştir. Dosya içindeki davacı kadının çalıştığı bankadan gönderilen ihbarnamede davacı kadının işten ayrıldığı bildirilmiş, dinlenen tanıklar da davacı kadının iş akdinin feshedileceğini düşünerek kendisinin istifa ettiğini beyan etmişlerdir. İşinden kendi isteği ile ayrılan kadın yararına ‘yoksulluk nafakasına hükmedilemez’. O halde, davacı kadın yararına yoksulluk nafakası takdiri doğru olmamıştır.”