T24 - Raporda, patlamaya yükleyici makinenin elektrik donanımının yol açtığı vurgulandı. Gaz izleme sisteminin uyarı görevi yapmadığına dikkat çekildi. Mahkemeye sevk edilen 11 kişiden 6’sı tutuklandı. Üst mahkeme, avukatların itirazını değerlendirerek sanıkları serbest bıraktı
Zonguldak’ta, 30 madencinin ölümüyle sonuçlanan grizu patlamasıyla ilgili, bilirkişi heyetinin hazırladığı rapor doğrultusunda Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) ve taşeron firma Yapıtek’te çalışan 13 kişi gözaltına alındı. Savcı 2 kişiyi serbest bırakırken, aralarında Karadon Müessese Müdürü İsmail Güner ile Yapıtek ortaklarından Halim Köse’nin de bulunduğu 11 kişi tutuklanmaları talebiyle mahkemeye sevk edildi. Sanıkların avukatlarının yaptığı itirazı değerlendiren üst mahkeme ise tutuklama kararını kaldırdı.
17 Mayıs’ta, Karadon Yeni Servis kuyusunda, yerin 540 metre altında meydana gelen 30 madencinin öldüğü grizu patlamasıyla ilgili bilirkişi raporu tamamlandı. Karaelmas Üniversitesi öğretim üyelerinden oluşan bilirkişi heyetinin, savcı Ahmet Kozan‘a teslim ettiği 36 sayfalık raporda, galeri açmak için dinamit atılmasının ardından ortaya çıkan metan gazının, havalandırma vantilatörüyle galerinin içine sürüklendiğine dikkat çekildi.
Gazın patlamasına yol açan ateşleyici unsurun büyük olasılıkla yükleyici makinenin elektrik donanımı olduğunun belirtildiği raporda, “Büyük olasılıkla alevsızdırmazlık özelliğini yitirmiş donanım ve çalışmayan devre kesiciler olayın nedenidir. Tespitler sırasında kablo bağlantılarının yapıldığı kısımlarda bulunan ve sıkı şekilde kapatılması gereken kapakların uygun şekilde olmadığı görülmüştür” denildi.
Bakanlık etkisi sorgulanmalı
Uzaktan gaz izleme sisteminin erken uyarı görevi yapmadığına dikkat çekilen raporda şöyle denildi: “Herhangi bir gaz yükselmesi veya ani degaj meydana geldiğinde ocakta sesli-ışıklı ikaz olmamaktadır. Bu açıdan idare kusurludur. Sensörlerin yerleştirme konumları hatalıdır.”
Ölen işçilerin çoğunda gaz maskesinin bulunmamasının, yüklenici firmanın teknik elemanlarının kusuru olduğunun vurgulandığı raporda, yüklenici firmadaki incelemeler sırasında ele geçirilen bir belgede, taşeron firma işçilerinin ocağa piknik tüpü sokmak istedikleri konusunda yükleniciye bilgilendirme yapıldığına dikkat çekildi. Cesedi bulunamayan işçilerden Engin Düzcük’ün asıl mesleğinin aşçılık olduğuna da vurgu yapıldı. Kömür çıkarmak için yer altında yapılan galeri açma gibi hazırlık faaliyetlerinde TTK uzmanken, bu işlerin taşeron firmaya verilmesinin irdelenmesi gerektiği belirtildi. Raporda, “TTK’dan çok daha uzman olmayan ve kurumun ekipmanını kullanan yükleniciye işin verilmesinde sistemden kaynaklanan zorlama vardır. İşletmede bu yapılanmaya yol açan TTK üst yönetimi ve ilgili bakanlıkların karar ve onaylarının etkisi sorgulanmalıdır. Aynı altyapıyı kullanan iki farklı kurum ve iki farklı statüye sahip personel söz konusudur. Birisinin riskli davranışı diğerinin güvenliği için tehdit oluşturabileceğinden denetimin tek elden yapılamaması kaygı veren durumdur” denildi.
Mahkeme itiraz üzerine tutuklama kararını bozdu
Tututuklama kararına yapılan itiraz, 1’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde değerlendirildi. Mahkeme, Sulh Ceza Mahkemesi’nin 6 kişi için verdiği tutuklama kararını, mevcut delil durumu, delillerin toplanmış olması, şüphelilerin sabit ikametgah sahibi olup kaçma şüphelerinin bulunmamasını gözönünde bulundurarak kaldırdı. Tutuksuz yargılanmalarına karar verilen 11 şüpheliden TTK Karadon Müessese Müdürü İsmail Güner, adliyeden ayrılırken basın mensuplarının sorularını yanıtsız bıraktı. Diğer şüpheliler de adliyeden çıkarak evlerine gitti.