Dünya

Lübnan Cumhurbaşkanı, Beyrut'ta 7 kişinin öldüğü çatışmalar hakkında konuştu: İç savaşa dönüş yok

"Ülke genelinde (iç savaş çıkma) havası daima olsa da Lübnan'da iç savaşa dönüş yok."

26 Ekim 2021 14:11

Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn, "ülke genelinde iç savaşa doğru gidildiği yönünde bir atmosfer hakim olsa da Lübnan'ın yeniden o günlere dönmeyeceğini" söyledi.

Cumhurbaşkanı Mişel Avn, 14 Ekim'de başkent Beyrut'un Tayyuna bölgesinde 7 kişinin öldüğü, onlarca kişinin yaralandığı silahlı çatışmanın ardından ülkede yeniden konuşulan iç savaş iddialarına ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Açıklamasında Tayyuna bölgesindeki silahlı çatışmaların yankılarının sona erdiğini kaydeden Avn, "Ülke genelinde (iç savaş çıkma) havası daima olsa da Lübnan'da iç savaşa dönüş yok." ifadesini kullandı.

Beyrut Limanı'ndaki patlamayla ilgili soruşturmaya da değinen Avn, "Bu alanda adli mercilerin serbest bırakılması ve siyasilerin müdahalelerine izin verilmemesi gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

Lübnan'da 1975-1990 yıllarındaki iç savaşta 150 binden fazla insan hayatını kaybetmiş, yüz binlerce kişi yaralanmıştı.

Beyrut'ta 14 Ekim'de yaşanan olaylar

Lübnan'da Şii Hizbullah ve Emel Hareketi destekçilerinin Beyrut Limanı'nda geçen yıl meydana gelen patlamayı soruşturan Hristiyan hakim Tarık el-Bitar'ın yerine başkasının atanması talebiyle 14 Ekim'de Beyrut Adalet Sarayı'na yürüdüğü sırada göstericilerin üzerine ateş açılmış, olayda 7 kişinin öldüğü, onlarca kişinin yaralandığı bildirilmişti.

Saldırı Beyrut'un Tayyuna bölgesinde gerçekleşirken, olaylar daha sonra Hristiyanların yaşadığı Ayn er-Rumana ve Şiilerin yaşadığı Eş-Şiyah mahallelerinin kesiştiği noktalarda yaklaşık 5 saat boyunca devam etmişti.

Hizbullah ve Emel Hareketi, destekçilerinin üzerine ateş açılmasından Lübnan Güçleri Partisine bağlı silahlı grupları sorumlu tutmuştu.

Lübnan Güçleri Partisi ise Hizbullah ve Emel Hareketinin suçlamalarından sonra yaptığı açıklamada, "Hizbullah'ın ülkede düştüğü zor durumdan kurtulmak için acı olayları fırsata çevirmek üzere suçlayıcı bir tutum sergilediğini" savunmuştu.