Cumhuriyet'in haberine göre CHP’li Bingöl’ün TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşma şöyle: "LÖSEV, bütün olumsuzlukları dikkate alarak tedavi edeceği hasta kapasitesini arttırmak adına sadece vatandaşların katkılarıyla LÖSANTE adlı tam teşekküllü bir hastane inşa etmeyi başarmıştır. Bu hastane 400 yatak kapasitelidir, ki az önce hastane yatak ihtiyacını dikkate aldığımızda bu sayının ciddi anlamda önemli olduğunu görürüz.”
"400 yatağın sadece 75'i ruhsatlı"
“Hastanenin bir diğer özelliği de tüm tıbbi araçların tamamının en yeni teknolojiye haiz olmalarıdır. LÖSEV, LÖSANTE’nin iskan ve ruhsatını da almıştır. Sizinle paylaşacağım sorun, sizin de bildiğiniz gibi hastaneye ruhsat verilmemesi sorunudur. Hastane tam teşekküllü olmasına rağmen 400 yatağın sadece 75’ine ruhsatlandırma yapılmış, geri kalan 325 yatak ise lösemili çocukların hizmetine sunulamamıştır. Sorun bununla da sınırlı değildir. Yoğun bakımlardaki yatak açığı herkesçe bilinen bir gerçek. LÖSANTE’nin 80 yatağının sadece 10 tanesine ruhsat verilmiş, 70 yatak ise çürümeye terk edilmiştir.
Hastane Yine 10 ameliyathanenin sadece 3’ü kullanılmakta, 7 ameliyathane işlevsiz halde bırakılmıştır. Halkın bir tuğla da sen koy kampanyasına olağanüstü desteği ile yaklaşık 4 milyon bağışçının bağışları ile 100 milyon dolarlık böylesi kapasiteli bir hastane inşa edilmiş ama maalesef bu hastane anlamsız gerekçelerle ruhsatlandırılmamıştır.
"Hepimizi vicdanımızın sesini dinlemeye davet ediyorum"
“Bu araştırma önergesini vermemizin temel sebebi 2000 yılından bu yana hastaneye ruhsat verilmemesinin gerekçelerini bulmak, araştırmaktır.
5 siyasi partinin grup başkanvekillerine ve milletvekili arkadaşlarıma sesleniyorum, bu araştırma önergesi kabul edildiği takdirde vakıf hastanesinin varsa eksiği tespit edilip tamamlanması ya da hatalı bir işleyiş söz konusu ise o hatanın giderilmesi rahatlıkla sağlanabilir. Bu araştırma komisyonunun meclise hiçbir yükü olmayacaktır. Sağlık bakanlığı da hastane de meclise 3-5 dk mesafededir. Bu meclis hastanenin kapısında tedavi bekleyen ve anlamsızca tedavisi geciken çocukların sorunlarını çözmek gibi çok önemli bir görevi yerine getirmiş olacaktır. 4 milyon insanın mütevazı katkılarıyla inşa edilen bu hastanenin tam kapasite ile çalışmasını sağlamalıyız. Yüreğimizin bizi götürdüğü yer vicdani muhasebe yapmaktır. Hepimizi vicdanımızın sesini dinlemeye davet ediyorum.
Bu araştırma önergesinin hiçbir yerinde siyaset yoktur. Asla siyasi saiklerle verilmiş bir önerge değildir. Yüzlerindeki maskeyle gözlerini gözlerimize diken çocuklarımızın ellerini tutacağınıza yürekten inanıyor ve hepinize saygılar sunuyorum.”