Dünya

Kuzey Irak, ikili yönetimi aşamadı | Bağımsızlık referandumu bölünmeyi açığa çıkardı, Kürtler Kerkük’ü kaybetti; bölgeyi bekleyen riskler neler?

Bölge ekonomik olarak gelişti ancak siyasi istikrarsızlık sürüyor, Kürtlerde Erbil-Süleymaniye anlaşmazlığı devam ediyor

20 Ekim 2024 20:16

T24 Erbil/Analiz

Stratejik önemi açısından Ankara’nın yakın takibinde olan Kuzey Irak Kürt bölgesindeki seçimde, halk 6 yıl aradan sonra sandık başına gitti. Merkezi Erbil’de bulunan Irak Kürdistan Parlamentosu seçimlerine 14 parti katlım sağlıyor. Petrol zengini bölgede, ekonomik alanda ilerleme siyasi çekişme nedeniyle beklenen oranda gerçekleşmezken, bölge iki güçlü parti arasında yaşanan derin görüş ayrılığı nedeniyle istikrarı yakalayamıyor.

Birinci körfez savaşı ile Irak ordusunun 1991 yılında Kuzey Irak’tan çekilmesi sonrası Kürtler, 1992’de Erbil merkezli otonom bir yönetim kurdu. Ancak bölgeyi yöneten iki büyük Kürt hareketi Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ile Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) arasında yaşanan iktidar kavgası o günden bu yana sürüyor. İki güç arasında bölgede birçok çatışma yaşandı. Kanlı savaşlara rağmen Erbil’i KYB’den alamayınca 1996 yılında Saddam Hüseyin’le anlaşan KDP, Irak ordusu ile ortak operasyon yaptı ve şehrin tamamını ele geçirdi. Bu gelişme sonrası KYB ile KDP arasında çok sayıda çatışmalar yaşandı ancak Erbil KDP’nin kontrolünde kalmaya devam etti. Daha sonra bazı anlaşmalar ve seçimler yapılmasına rağmen fiili olarak bölgede iki yönetim ve iki ordu sistemine devam edildi.

TIKLAYIN - Kuzey Irak’ta sancılı seçim | Karşılıklı “ihanet” suçlaması: KDP yeniden iktidar olabilecek mi? Başkanlık ve Erbil KYB’ye geçecek mi?

TIKLAYIN - Kuzey Irak’ta sancılı seçim | Liderler halkı sandığa davet etti; "Hükûmetin hemen kurulması tüm Kürdistan halkının çıkarına”

TIKLAYIN - Kuzey Irak’taki seçimlerden yine koalisyon çıktı | KDP zaferini ilan etti ancak hükümeti tek başına kuracak sayıya ulaşamadı

T24 muhabiri Namık Durukan, seçimleri izliyor

Kerkük’ün kaybedilmesi yönetimde krizi derinleştirdi

Seçimler sonrasında KDP’nin kota sisteminden yararlanarak başkanlık, başbakanlık, içişleri ve petrol bakanlıklarını alması iki parti arasında yönetim krizini derinleştirdi. 2017 yılında yapılan Kürdistan Bölgesel Yönetimi bağımsızlık referandumu sonrası Kerkük, Irak merkezi ordusunun denetimine girdi. Bu gelişme KDP ve KYB arasında tartışmaları alevlendirdi ve iki parti, birbirini “İhanetçilikle” suçladı. Bu gelişme yönetim krizini derinleştirdi.

Kerkük’te karşı karşıya geldiler

18 Aralık 2023 tarihinde Kerkük’te yapılan İl Meclisi seçimlerinde Kürtler parçalı bir şekilde seçimlere gitti. KDP Türkmenler, KYB ise Araplarla ittifak yaptı. Vali seçimi konusunda siyasi partiler arasında uzun süre görüş ayrılıkları yaşanması KYB’yi harekete geçirdi. KYB’nin Kerkük İl Meclisi'nin beşi KYB üyesi, biri Hıristiyan, üçü Arap üyeden oluşan dokuz üyesi, Bağdat'taki Reşid Otel’de gerçekleşen toplantıda Rebwar Taha’yı Kerkük’ün yeni valisi olarak seçti. KYB’li Taha’nın vali olarak seçilmesine yönelik KDP, Türkmen ve Arap gruplarının tepkisi sonuç vermedi. Taha’nın valiliği Cumhurbaşkanı tarafından onaylanarak görevine başlaması KYB ile KDP arasında yönetim rekabetini kızıştırdı.

Bağdat’ın baskısı sonuç verdi

2018 yılından beri seçimlerin yapılamadığı Kuzey Irak Kürt bölgesinde kısa sürede seçimlerin yapılmasına yönelik merkezi Bağdat yönetiminin baskısı sonuç verdi. Seçimin 20 Ekim’de yapılmasına yönelik karar bölgede siyasi partileri harekete geçirdi ve tansiyon yükseldi. Seçim listelerinin belirlenmesi sonrası sahaya çıkan siyasi partiler, propagandalarını bölgedeki ekonomik sorunlar, Kerkük’ün kaybedilmesi, çalışanların maaşlarının geç verilmesi, yönetimdeki yolsuzluk iddiaları, adalet sistemi ve özgürlükler üzerine kurdu. KDP, KYB’yi, Kerkük’ü İran ve Haşdi Şabi’ye satmakla suçlarken KYB, KDP’yi, Türkiye ile yakın ilişki kurması üzerinden vurdu.

“İkinci Dubai” benzetmesi

Bölgede zengin petrol yataklarının bulunması ve üretime geçilmesi sonrası halkın refah düzeyinin yükseldiği Kuzey Irak’ta kısa sürede ekonomi şaha kalkarken alt ve üst yapıda büyük ilerleme sağlandı. Yapılan yatırımlarla bölgeye “İkinci Dubai” benzetmesi yapıldı. Türkiye’den de birçok iş insanı ve şirketin, büyük ekonomik çalışmalara yönelmesi gözleri bölgeye çevirdi. Türkiye’den binlerce insan çalışmak için bölgeye akın etti. Özellikle inşaat alanında büyük yatırımlar göze çarparken başta Erbil olmak üzere birçok kentte modern iş merkezleri, oteller, toplu konutlar, eğlence merkezleri, yiyecek ve içecek mekanları inşa edildi. Erbil’de onlarca gökdelen kısa sürede tamamlanarak hizmete girerken iş merkezleri ve evler binlerce dolardan alıcı buldu.

Karadan ve havadan yoğun ulaşım 

Seçimleri izlemek amacıyla Habur Sınır Kapısı’ndan Kuzey Irak’a 5 yıl sonra geçiş yaptım. Daha önce sadece karayolundan özel araçla seyahat yapıldığı bölgeye şimdi onlarca otobüs firması seferler düzenliyor. Otobüsler İstanbul, Ankara ve Diyarbakır’dan Zaho, Dohuk, Erbil, Musul ve Kerkük’e yolcu taşıyor. Erbil, Süleymaniye ve Kerkük hava alanlarından Türkiye ve dünyaya birçok havayolu uçaklarla yolcu taşıyor.

Habur Sınır Kapısı’nın karşısındaki Halil İbrahim Sınır Kapısından Zaho’ya girişte, kamyon ve tankerlerin yoğun mesaisi dikkat çekiyordu. Zaho’da birkaç yıl içinde inşaat sektöründe büyük ilerleme sağlandığı göze çarparken Erbil’e uzanan otoban yollar yolculuğu kolaylaştırmış.

Sandıklara katılım geçen seçime oranla daha fazla

Erbil kent merkezinde yükselen gökdelenlerin önünden geçerek seçim merkezlerine yöneldik. Geçen seçimlere rağmen bu seçime katılımın daha canlı olması dikkat çekerken merkezlerin önünde kalabalıklar oy kullanmak için saatlerce bekledi. Kürt kızları ve kadınları seçim merkezlerine milli kıyafetlerini giyerek gelirken oy kabinlerine birlikte geldikleri çocukları ile girerek oyunu kullandılar.

Elektronik oy kullanma sistemine geçilmesinin ise bir takım hile ve iddiaların önüne geçilmesinde etkili olduğu görüşleri birçok kesim tarafından ifade edilmesi ise dikkat çeken başka bir önemli detay oldu. Seçim süresince sandık başlarında ve dışında kayda değer bir olay yaşanmazken siyasi partiler, seçmenlerin oy kullanmalarını sağlamak için kapı kapı dolaştı.

Yönetim krizi kapıda mı?

Seçimleri hangi parti kazanırsa kazansın hükümeti kuracak çoğunluğu bulamayacağı belirtiliyor. KDP ve KYB arasında yarışa sahne olacak bu seçimde, bir sürpriz gelişme yaşanması bekleniyor. KDP’nin oy oranının düşmesi halinde bölge başkanı ve başbakanın KYB’den olması için girişimin artabileceği konuşuluyor. Bu durumda hükümetin uzun süre kurulamayacağı ve yönetim krizinin devam edeceği bekleniyor. 

Erdal Beşikçioğlu: Behzat Ç.’yi Etimesgutlularla çekeceğiz; bundan daha iyi bir ilçe tanıtımı olamaz