Adana'da yılın ilk 8 ayında 15 kuyumcunun soyguna uğramasına isyan eden Adana Kuyumcular Esnaf Odası Başkanı Oğuz Başman, yasaların öngördüğü cezaların bu girişimleri önlemede caydırıcı olmadığını savundu. Son olarak Ağustos ayında 5 kuyumcuda peş peşe yaşanan ve son olarak 2 kişinin öldüğü soygunların kabus yarattığını belirten Oğuz Başman, meslektaşlarının can güvenliğinden çok endişeli olduğunu ve son yaşanan olayların yasalardaki cezaların yetersizliğini ortaya koyduğunu söyledi. Kentte 550 kuyumcu ile 150 altın atölyesinin faaliyet gösterdiğini kaydeden Başman tepkisini, "En korktuğumuz buydu, kan dökülmesiydi. O da oldu artık. Peki ne yapmamız lazım? Sokağa mı dökülelim? Biz esnafız, terörist değiliz. Yeter artık. Yakalıyorlar, adliye serbest bırakıyor. İtiraf ettiği halde serbest kalıyor. Neymiş, 15 yaşındaymış. Onu bırakmasalardı, belki de bu olay olmayacaktı. İki kişi yaşıyor olacaktı. Hukuk herkes için olmalı" diyerek dile getirdi.
'Yetersiz yasalar cesaret veriyor'
Vitrin camı kırarak altın çalma olaylarının hırsızlık sayıldığını, bu suçu işleyenlerin çoğunun yaşının küçük olduğunu, yasalardaki cezaların da caydırıcı olmadığını belirten Başman, bu durumun suç işleme potansiyeli yüksek kişilere silahlı soygun için cesaret verdiğini savundu. Cezaların ağırlaştırılması için yasal düzenleme yapılması konusunda meslek örgütleri olarak taleplerde bulunacaklarını anlatan Başman, şunları söyledi:
"Güven timlerinin yaygınlaşmasıyla kent sokaklarında kapkaç olayları büyük ölçüde önlendi. Emniyet teşkilatımız bu konuda hassasiyetle ve fedakarca çalışma yapıyor. Ancak kuyumcuların vitrin camlarını kırarak altın çalma olayları hırsızlık olarak değerlendiriliyor. Olayların faillerinin çoğu yakalanıyor, ancak tutuksuz yargılanıyor. Tutuklananların da hapis yattıkları birkaç günü geçmiyor. Biz kuyumcular olarak vitrin camı kırarak yapılan soygunların yağma suçu sayılmasını istiyoruz. Bu konuda yasa düzenlemesi için hazırlıklarımız var. Önümüzdeki haftalarda heyet olarak Ankara'ya gidip, Sayın Başbakanımız, Meclis Başkanımız ve bölge milletvekillerimizden bu suçun vasfının değiştirilmesi için yasa düzenlemesi isteyeceğiz. Kuyumcu esnafı olarak da artık tepkisiz kalmayacağız. Mesleğimize yakışır, sağduyu ve ağırbaşlılıkla bir tepki eylemi planlıyoruz."
Şüpheliler serbest bırakıldıkça soygunlar arttı
Öte yandan, Emniyet yetkilileri 2013 yılında toplam 15 kuyumcu soygunu veya soygun girişiminin meydana geldiğini, bunlardan 5'inin ise ağustos ayında gerçekleştirildiğini bildirdi. Ağustos ayında meydana gelen 5 olayın şüphelisi olarak gözaltına alınan 4 kişinin tutuklandığı 8 kişinin de tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldığını vurgulayan yetkililer, bu durumun kuyumcu soygunlarını arttırdığını anlattı. 2013'de kuyumcu vitrinlerinin taşla kırılarak soygun yapılması üzerine işletme sahiplerinin camlarına film çektirmeleri konusunda uyarıda bulunduklarını da hatırlatan aynı yetkili, "Film çekilen camlar taşla kırılmayınca bu kez şüpheliler pompalı tüfek kullanmaya başladı. Kuyumcu soyguncularının serbest kalması teşvik edici olmuştur. 2013'de meydana gelen 15 kuyumcu soygununda bir olay faili meçhul durumda, diğerlerinde şüpheliler belli. Bazı şüpheliler bu işi meslek haline getirdi" dedi.
Dünkü soygunu gerçekleştirenlerin otomobili bulundu
Dün 46 yaşındaki Alican Aytaç ile oğlu 16 yaşındaki Mahir Aytaç'ın ölümüyle sonuçlanan kuyumcu soygununu gerçekleştiren kar maskeli 3 şüphelinin olayda kullandığı otomobil ise dün gece merkez Seyhan İlçesi Gölbaşı Mevkii yakınlarında yakılmış halde bulundu. Araç Emniyet Müdürlüğü'ne getirilerek incelemeye alındı. 3 şüphelinin eşkalinin belirlendiği ve yakalanmaları için çalışmaların devam ettiği açıklandı.