Gündem

'Suudi Arabistan, Katar ve Türkiye işbirliği ile Suriye’ye nasıl müdahale edebiliriz planları yapılıyor'

Demirtaş, Erdoğan'ın doğu mitinglerinde kürsüye çıkardığı Kürtçe Kuran'ıın Diyanet tarafından baskısının yapılmadığı iddiasını yeniledi

07 Mayıs 2015 20:13

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, partisinin Erzincan'da düzernlediği seçim mitingine katıldı. Mitingte bir konuşma yapan Demirtaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Batman, Diyarbakır ve Siirt’te düzenlediği mitinglerde dile getirdiği, “Kürtçe Kuran-ı Kerim”i Diyanet’in değil Ensar Vakfı’nın yayınladığını söyledi.

Demirtaş, HDP Erzurum Milletvekili Adayı Seher Akçınar'ın dile getirdiği, "Erdoğan’ın kendisini dinleyenlere gösterdiği Kuran’ı Kerim’in ise Diyanet tarafından henüz baskısının yapılmadığı, mitinglere yetiştirilmek için alelacele bir prova baskı yapıldığı" iddiasını yeniledi.

 

Diyanet İşleri Başkanı'na: İstifa et, ahiretini kurtar

 

HDP Eşbaşkanı, Diyanet İşleri Başkanı'na yönelik olarak da "Bak seni harcıyorlar senin yerinde olsam istifa ederim, hepimiz öleceğiz hesap vereceğiz. İstifa et ahiretini kurtar" dedi.

Demirtaş'ın konuşmasının öne çıkan bölümleri şu şekilde:

-Bütün yükü işverenin üzerine yıkmayacağız. Vergi indirimi sağlayacağız. Her eve en azından 2 çalışan, en az 3600 lira gelir götürebilirsek bu esnafın da işine yarayacak. Ekonominin üretim çarkının dönmesini kolaylaştıracak. İşçiye, emekçiye para vermek ücretini artırmak asla savurganlık değildir, ekonomiye katkı sağlar. Sizde para yoksa alışveriş durur, alışveriş duruşa üretim durur, üretim durursa siz yine işsiz kalırsınız. Dünyanın bütün kirli çamaşırlarını, kirli bulaşıklarını ev kadınları yıkayacak ama onlara işsiz denecek öyle mi. Bunu değiştirmemiz lazım.

 

'Sadece askeri harcamaları kıssak sadece 60 milyar TL tasarruf ediyoruz'

 

-Onların emeklilik hakkını devlet sağlayacak. Evinde emek üreten kadının emeklilik hakkının olması lazım. Dünyanın en zor çalışmasını yapan işsiz olur mu hiç. Emeklilerimize sahip çıkamazsak bu bizim utancımızdır. Onlar başımızın tacıdır diyeceğiz. Emeklilere asgari 1800 lira maaşı da iktidara geldiğimiz gün sağlayacağız.

-Herkes kendi anadilinde özgürce eğitim alınabilmeli. Bu bir bölünme korkusu olmaktan çıkmalı. Bizler Allah bizi nasıl yarattıysa öyle yaşayacağız.

-Gençlerin cebinde genç yaşam kartı olmalı. 15-25 yaşa arasında her ay 200 lira yüklenmeli. 200 lira HDP iktidarının katkısı olmalı. Tüm bunların tamamının maliyeti 120 milyar TL. Sadece askeri harcamaları kıssak sadece 60 milyar TL tasarruf ediyoruz. Zaten bunu 1 milyonunu bulduk Mercedes’i geri aldık. Kaynak yarata yarata geliyoruz. Özellikle bugünlerde cumhurbaşkanı olmasına rağmen paraları meydan meydan AKP’ye harcayandan bunu hesabını soracağız. Sayıştay raporları gelecek. Cumhurbaşkanlığı harcamalarında kendi bütçesi dışındaki harcamaların parasını ondan almak için gerekeni yapacağız. Kendisi fakir olsa yanmam. Kendileri devletten zengin olmuşlar. Yine de devlete çöreklenmişler gece gündüz devletin kaynaklarını harcıyorlar. İnanıyorsunuz inanmıyorsunuz bilmiyorum. Ey AKP’liler yüce Allah sizden hesap soracak. Kurtuluşunuz olmayacak. Bu dünyada da bunu hesabını sormak bize nasip olacak.

 

'Suudi Arabistan, Katar ve Türkiye işbirliği ile Suriye’ye nasıl müdahale edebiliriz planları yapılıyor'

 

-HDP’ni bu sağduyulu davranışı olmasaydı, iç barış hassasiyeti olmasaydı, AKP’nin politikalarına kalsaydık birbirimize düşecektir. Varsa yoksa AKP’li olmak önemlidir diyorlar. Partiler değişebilir ama bizim kimliklerimiz inancımız dilimiz bizim seçtiğimiz bir şey değildir. Bunu bile sorgulatıyor yuhalatıyor meydanlarda. Bugün Türkiye Suriye gibi bir karışıklığın içinde değilse bu HDP ve HDP’nin olgun siyaseti sayesindedir.

-Suudi Arabistan, Katar ve Türkiye işbirliği ile Suriye’ye nasıl müdahale edebiliriz planları yapılıyor. AKP taraf tutmuştur orada Sunnicilik yapmıştır. Orada akan kanın sebebi olmuştur. Bunlar suçtur. Adana’da yakalanan TIR’lar silahlar kimin parasıyla alındı. Kimden izinle alındı. Parlamentonun bilgisi dışında yüzlerce TIR El kaide ve El Nusra’ya nasıl götürüldü. Lahey adalet divanında uluslararası ceza mahkemesinde yargılanacaklar. Onların gönderdikleri silahlarla IŞİD on binlerce kişiyi katletti.

-Bunların hesabını vermek yerine elinde Kuran’la tıpkı Sıffın savaşındaki Muaviye gibi elinde oy devşirmeye çalışıyor. Diyanetin bastığı Kuran diyor ya, onu da Diyanet basmamış. Ensar Vakfının bastığı bir Kuran…

-Şu Diyarbakır’da Siirt’te Diyanet’in bastığı Kur’an-ı Kerim’in Kürtçe meali dediği var ya. Onu da henüz Diyanet basmamış ha. Elinde tuttuğu da Ensar Vakfı’nın bastığı, yani bir vakfın bastığı Kur’an-ı Kerim’dir. Ne yapmışlar Diyanet İşleri Başkanlığı biliyor musunuz değerli kardeşlerim, Kuran’ı Kerim’in Kürtçe mealini basma kararı almışlar ama henüz yetişmemiş. Bir tane örnek sadece. Diyarbakır mitingine yetişsin diye alelacele getirip Cumhurbaşkanı’nın eline vermişler. Böyle Diyanet işleri başkanlığı olur mu yahu. Mitinge Kur’an-ı kerim yetiştirmek için alelacele tek bir nüsha basan diyanet hepimizin inancına hepimizin siyasi anlayışına kimliğine saygılım olabilir mi?

-Diyanet İşleri Başkanı'na çağrıda bulunmuştum. Buradan tekrarlayayım. Bak seni harcıyorlar senin yerinde olsam istifa ederdim. Onlar seni yalnız bıraktılar sen de kendi ahiretini kurtar en azından. Bak hırsızların, yolsuzluk yapanların yanında durma. Sen Hz. Peygamberin yanındaysan o hırsızlık yapanların yanında durmadı. Din sömürüsü de bir yere kadar. Onların ipliği de pazara çıktı.