AKP'nin partili cumhurbaşkanlığa geçişi sağlayacak anayasa değişikliği teklifinin Meclis süreci bugün başlıyor. Teklifi ilk etapta ocak ayında gündeme getirmeyi planlayan AKP'nin acele bir takvimle görüştürme kararı almasının altında anketlerdeki desteğin yüzde 50’nin altında oluşu ve düşme eğilimine girmesi olduğu iddia edildi. Kulislerden edinilen bilgilere göre, AKP’nin takvimi daha fazla geciktirmek istememesinde, ekonomideki olumsuzluklar ve Suriye’deki gelişmelerin anayasa değişikliğine desteği daha da azaltacağı kaygısı etkili oldu.
Cumhuriyet'ten Erdem Gül'ün kulis haberi şöyle:
AKP'nin MHP ortaklığıyla Meclis’e getirdiği başkanlık sistemi teklifini olabildiğince acele bir takvimle görüştürme kararı almasının altından anketlerdeki desteğin yüzde 50’nin altında oluşu ve düşme eğilimine girmesi çıktı. AKP-MHP ortaklığınca hazırlanan başkanlığa geçişi sağlayacak anayasa değişiklik teklifinin Meclis süreci bugün başlıyor. Teklif, TBMM Anayasa Komisyonu’nda görüşülmeye başlanacak. AKP’den başlangıçta gelen mesajlar, başkanlık teklifinin bütçenin bitimiyle Meclis’in tatilinin ardından ocak ayıyla birlikte görüşülmesi şeklindeydi. Ancak AKP, MHP ile tam olarak anlaşmaya varınca başkanlığın takvimini yeniden gözden geçirdi ve acele etmeye karar verdi. Böylece teklif, jet hızıyla Meclis’e getirildi ve olabildiğince kısa sürede referandumdan geçirilip başkanlığın garantiye alınması planlandı. Hızlandırılmış yeni takvime göre AKP başkanlık teklifinin Meclis’teki görüşmelerini ocak ayı sonuna kadar tamamlayıp en geç mart ayı sonu nisan başında referanduma gitmeyi planlıyor. Takvimin hızlandırılmasına, anketlerden AKP’ye iyi haber çıkmaması neden oldu. MHP’nin başkanlığa destek vereceğinin belli olmasının ardından başkanlıkla ilgili art arda anketler yapıldı. AKP de zaten öteden beri tüm adımlarını seçmen eğilimini ölçerek atan bir parti olarak başkanlıkla ilgili araştırmalarını artırdı. Ancak kendi yaptırdığı anketler de bağımsız kuruluşlarca yaptırılan anketler de referandumun "torbada keklik" olmadığını gösterdi.
Bıçak sırtında
AKP, kendi yaptırdığı anketlerde başkanlığa desteğin en yüksek oranını sadece bir kez yüzde 52 olarak gördü. Yüzde 52 aynı zamanda AKP’nin kendi yaptırdığı anketlerdeki oy oranıyla aynı olmasıyla da dikkat çekiyor. Başkanlığa "evet" diyenlerin oranı diğer anketlerin tamamında yüzde 50’nin altında görülüyor. Bağımsız kuruluşlarca yaptırılan çok sayıda ankette ise başkanlığa destek konusunda birbirine yakın sonuçlar çıkıyor. Bu anketlerde başkanlığa destek oranı yüzde 50’nin altında kalıyor. Yüzde 3’lük yanılma payı öngörülerek yapılan ölçümlere göre kamuoyunda tanınan firmaların yaptırdıkları anketlerde başkanlığa evet diyenlerin oranı en fazla yüzde 45’e kadar çıkabiliyor. Kararsızların dağıtılması durumunda ise hayır diyenlerin yüzde 50.5, hayır diyenlerin yüzde 49.5 ölçüldüğü çok sayıda anket olduğu da biliniyor.
Düşüş var
Başkanlığa evet diyenlerin oranının 15 Temmuz darbe girişimi sonrası yükselip son iki aydır düşüşe geçmesi anketlerdeki en dikkat çekici boyutu oluşturuyor. Aynı dönemde AKP’nin oy oranında da yüzde 1-2 düzeyinde gerilemeler anketlere yansıyor. Ancak asıl olarak AKP ve MHP’nin son anketlerde toplam oy oranı yaklaşık yüzde 60 çıkarken başkanlığa desteğin yüzde 50’nin altında oluşunun altı çiziliyor. Bu sonuç, AKP seçmeninin küçük bir bölümünün de başkanlığa karşı olduğu, ancak asıl olarak "MHP seçmeni henüz ikna edilemedi" şeklinde değerlendiriliyor. Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş’in, "Yüzde 49.5 aldığında kaybettin demektir" şeklindeki açıklaması da anketlerde düşüşe geçen desteğe ilişkin uyarı olarak yorumlanıyor.
Acil referandum
AKP, başkanlığa desteğin yüzde 50’nin altında olduğunu görmesine karşın bir başka veriyle harekete geçti. 15 Temmuz öncesi anketlerde başkanlığa destek yüzde 40’ın üzerine hiç çıkmamıştı. Ancak 15 Temmuz sonrası yüzde 40-45 arası seyretmeye başladı. Son iki aydır yükselişi durmasına hatta düşüşe geçmesine AKP, yakalanan konjonktürde bir an önce referandum sandığına gitme hedefinde karar kaldı. AKP, zaman uzadıkça desteğin daha da düşeceği tespitiyle iyi bir kampanyayla sonuç alınacağı hesabıyla süreci hızlandırdı. AKP, MHP’de firenin sınırlı olacağı, kendi içinde de alınacak önlemlerle fireye izin vermeyerek Meclis’ten 330’un üzerini bularak teklifi geçireceğini düşünüyor. ardından çok hızlandırılmış ve olağanüstü büyük boyutta ve güvenlik-istikrar içerikli bir kampanya ile referandumdan başkanlığı çıkarmak istiyor. AKP’nin takvimi daha fazla geciktirmek istememesinde, ekonomideki olumsuzluklar ve Suriye’deki gelişmelerin başkanlığa desteği daha da azaltacağı kaygısı etkili oldu.