Hristiyanların en kutsal bayramlarından biri olan 'Meryem’in Göğe Alınışı' için dünyanın dört bir yanında kutlamalar ve ayinler başladı.
Türkiye'de, Gökçeada'da da kutlanan bayramda, köy meydanları panayırlarla şenleniyor. Gökçeadalı Stelyos Poulados, şenliklerle kutladıkları bayramlarını T24'e şöyle anlatıyor:
"Yaz mevsiminin paskalyasıdır bu bayram. Köy meydanında keşkekler yapılır, kuzular çevrilir, kiliseye gidenlere dağıtılır. Evlerde en sevdiğimiz yemek, kuzu dolması yapılır."
Bayram, kilise geleneklerine göre, 15 Ağustos'ta veya ona en yakın pazar günü kutlanır. Bu bayram, Hz. İsa ve ona inananların ölümden sonra Tanrı’yla birlikte göğe alınacakları ve sonsuz yaşama kavuşacakları inancının da göstergesi ve örneği olarak kabul edilir.
Ortodoks ve Katolik cemaati Türkiye'nin farklı illerinde kendi geleneklerine göre ayinler ve panayırlarla bayramını kutluyor. Rum Ortodoks cemaatinin bulunduğu ve Ortodoksların Ruhani lideri Patrik Bartholomeos'un da memleketi olan Gökçeada'da (İmroz) panayırlar düzenlenirken ada, en çok misafirini yılın bu zamanında ağırlıyor.
Patrik Bartholomeos katılımıyla gerçekleşen ayinle başlayan bayram, köy meydanlarında kurulan panayır alanlarında köy halkının ve misafirlerin tüm gece kutlamasıyla devam ediyor.
Bayrama ev sahipliği yapan köylerden biri olan Tepeköy'de yerliler, 14 Ağustos'ta hazırlıklara başlayarak hayvanlarını kesiyor, kazanlarda pişiriyor. Ertesi gün 15 Ağustos'da köyün meydanına kurulan kazanlarda yemek, tatlı, şarap dağıtılıyor ve toplu halde yeniyor. Kutlamalara geleneksel kıyafetlerle katılan köylüler, tüm gün boyunca ertesi sabaha kadar yöresel danslarla eğlencilerine devam ediyor.
Yaz mevsiminin paskalyası
Şimdilerde Atina'da yaşayan ama her sene özellikle Meryem Ana Yortusu'nda Gökçeada'ya gelen adalı Stelyos Poulados, "1992'den sonra panayırları burada hayata geçirmeye yeniden başladık. Şimdi herkes hep birlikte eğelenmeye başladı. Köy meydanında keşkekler yapılır, kuzular çevrilir ve kiliseye gidenlere dağıtılır. Evlerde en sevdiğimiz yemek, kuzu dolması yapılır" diyerek adanın 'bayram günleri'ni anlatıyor.
1987'de Atina'ya giden Poulados, adadan ayrılış sürecini ise şöyle aktarıyor:
"O zaman burada gelecek yoktu bizim için. Okullarımız kapanmıştı adadaki, ben İstanbul'da okudum sonra Atina'ya gittim. Ailem burada kaldı. Burası ada olduğu için insanları küçücük bir yerde sığınacak bir şey arıyor ve dine sığınıyor. Bu küçücük adada 360 kilise var."
Herkes gittikten sonra 'eğlencelerin bittiğini' ve kiliselerin 'yalnız kaldığını' söyleyen Poulados, ekliyor: "1987'ye kadar yabancı uyrukların adaya girmesi zordu. İzinler çıkartılması gerekiyordu. 1987'de bu zorunluluk kalkınca daha çok kişi gelmeye başladı. Meryem Ana'nın yeri Ortodokslar için çok büyük. Buna biz, yaz mevsiminin paskalyası deriz."
Meryem Ana'nın Göğe Yükselişi Bayramı nedir?
Katolik ve Ortodoksların her yıl 15 Ağustos günü özel bir ayinle, kutladıkları Meryem’in Göğe Alınışı Bayramı kilise tarafından resmi kabul görmesi 451 yılındaki Kadıköy Konsülü’ne dayanıyor.
Meryem’in Göğe Alınışı Bayramı ilk kez Bizans Ortodoks kiliselerinde daha sonra Katolik Kilisesi tarafından da kutlanmaya başlandı. Doğu ikonalarında Meryem’in göğe yükselişi temasına çok az rastlanırken genel olarak Meryem’in uykuya dalışı teması işleniyor. Orta Çağ’ın sonlarında ise “göğe çıkış” iki kilise tarafından da kabul gördü.
Günümüzde Meryem’in Göğe Yükseltilmesi veya Meryem Ana Bayramı olarak kutlanan 15 Ağustos günü birçok ülkede imanlıların kilisedeki kutlamalara katılmasını sağlamak için resmi tatil günüdür.
