Yaşam

Korse yeniden moda oldu, satışlar yüzde 185 arttı

Satışlardaki artışa bakılırsa, korseler yalnızca sahne sanatçılarının değil halkın da gözdesi olmuş durumda

21 Haziran 2012 12:29

Vücudu diri ve şekilli gösteren korse satışlarında patlama yaşanıyor.

Beyonce, Lady Gaga, Madonna ve Miley Cyrus, sahneye korseyle çıkan sanatçılar arasında.
Satışlardaki artışa bakılırsa, korseler yalnızca sahne sanatçılarının değil halkın da gözdesi olmuş durumda. Viktorya döneminin sembolü olan korseler geri dönüyor.

Kraliçe Elizabeth’in sutyenlerini üreten Rigby & Peller adlı iç çamaşır markası, geçen yıl Mayıs ayında geleneksel korse satışlarında yüzde 45’lik artış olduğunu söyledi.

İnternet alışveriş sitesi Ebay da son üç ayda korse satışlarında görülen artışın yüzde 185 olduğunu belirtti. Satış listesinde 1900 korse bulunan Ebay, müşterilerin yüzde 40’ının İngiltere, yüzde 34'ünün ABD ve yüzde 8,6’sının Avustralya’dan olduğunu ifade etti.

Marks & Spencer da üretime başladığı yeni serisinden her üç dakikada bir korse sattığını belirtiyor.

 

Moda değişiyor

 

Korse satışlarındaki artış, moda trendlerindeki değişim ile açıklanabilir. Son 7-8 yılda bürlesk tarzda gösterilen yoğun ilgi ve 1950’li yılların giderek daha popüler hale gelmesi, korseleri tüm dünyada arzu nesnesine dönüştürdü.

Londra’da bürlesk iç çamaşırları satan ‘What Katie Did’ adlı mağazada görevli Maz Spencer, “Mad Men gibi diziler ve Marilyn ile Bir Hafta gibi filmler sayesinde eski tarz giyim yalnızca o döneme özel ilgi duyanlarla sınırlı kalmıyor” diyor.

Spencer, “Kadınlar artık, eski tarz kıyafetlere uygun siluete sahip olmak için vücutlarını şekle sokma gerektiğinin farkında gibiler ve bunun için bej külotlar yerine arzu uyandıran bir çamaşır kullanmayı tercih ediyorlar” yorumunu yapıyor.

Rigby & Peller’in yaratıcı ekibinin başı Nicky Clayton, “iç çamaşırın kıyafet gibi kullanıldığı” yeni bir trend başladığını söylüyor. Clayton’a göre moda, ince ve daha kıvrımlı bedenler arasında bocalıyor.
Korse satışlarındaki iniş çıkışlar, yaklaşık yüzyıldır bir şekilde revaçta olan korseler feminizm ve kadın vücudundaki değişime bakışta görülen değişimi yansıtıyor.

Viktorya döneminde, varlıklı kadınların çoğu kıyafetlerinin altına korse giyiyordu.

 

İkindi Dünya Savaşı'nda gözden düştü

 

Ancak 20’inci yüzyılda, Viktorya dönemine ait korseler birçok kişi tarafından kadın bedenini sıkan ve zorlayan bir çamaşır olarak görüldü. Dolayısıyla, korseler piyasadan giderek silinmeye başladı.
İkinci Dünya Savaşı döneminde korseler gözden düştü. Vücudu sıkan bir çamaşır, çalışan kadınların hayatını zorlaştırıyordu.

Amerika Birleşik Devletleri’nin bazı bölgelerinde, doğan metal ihtiyacı nedeniyle kadınlardan korse kullanmamaları istendi. Aynı zamanda, sutyen kullanımı yaygınlaşmaya başladı.

Moda ve Tekstil Müzesi’ndeki 2010 yılı iç çamaşırı sergisi küratörü Alison McCann, korse kullanımının reddedilmesinin kadın hakları hareketinin doğduğu Sufrajet döneminin uzantısı olduğunu söylüyor.
Korse kullanımının azalması modadaki değişimlerle de açıklanabilir. Daha rahat bir tarz benimseyen ve uçuşan elbiseler ile kadınlara daha düz ve erkeksi bir görüm kazandıran Coco Chanel’in 1920’li yıllarda popüler olması bu tarzın öne çıkmasına neden oldu.

İkinci Dünya Savaşı’nın kesintileri sona erdiğinde, 1950’li yıllarda Christian Dior’un “yeni görünümü” öne çıktı ve daha gösterişli görünmek isteyen kadınlar arasında kıvrımlı vücut hatları ve göğüs uçları sivri korseler tekrar popüler oldu.

 

Madonna ilgiyi arttırdı

 

Kadınların iş hayatında öne çıktığı 1960’lı yıllarda korseler ve beli saran kalın kemerler yine arka plana atıldı.

Gotik ve punk tarzını benimseyen kadınlar arasında korse her zaman revaçtaydı.
Küratör McCann’e göre, kadınların korseye ilgisi, 1990 yılında Madonna’nın sahne kostümü olarak korseyi tercih etmesiyle tekrar canlandı.

Bürlesk tarzın popüler olduğu 2000’li yıllarda korse seksi bir simge olarak değerlendirildi.
McCann, “Teknoloji korseleri çok güzel ve bir o kadar da kullanışlı hale getirdi. Kadınlar artık bireyselliklerini öne çıkarmak için korse alıyor” diyor.

Rigby & Peller’in yaratıcı ekibinin başı Clayton, kadınların artık daha özgür hissettiğini belirtip ekliyor:
“Artık bariyerler kalktı. Önceden korse satın almak doğru bir davranış olarak görülmezdi. Kadınlar da korse veya vücudu şekillendiren diğer ürünleri satın alırken görülmek istemezlerdi. Artık mağazalara rahatça gelip korse almaktan memnuniyet duyuyorlar.”