Makalede, "Ülkelerin adımları arasındaki bu fark, pandemi krizinin de ötesinde, İkinci Dünya Savaşı sonrası dünya düzeninin otoriter güçlerle mücadele ettiği ve ABD'nin Trump yönetiminde nasıl çekildiğinin bir göstergesi" ifadeleri yer aldı.
"ABD oyunda değil"
Dış İlişkiler Konseyi'nden küresel sağlık uzmanı David Fidler, ABD'yle ilgili olarak "Küresel sağlık ve eczacılık müdahaleleri siyasette güçler dengesine alet oluyor. ABD için bu durum jeopolitik kabuslar yaratıyor çünkü oyunun içinde değiliz" değerlendirmesinde bulundu. Fidler, pandeminin bir "güç çoğaltıcı" hâline geldiğini ancak ABD'nin bu yarışa girmediğini vurguladı.
"Aşılar pazarlık kozu oldu"
Makalede, Çin ve Rusya'nın devlet güçlerini kullanarak aşıları içeride ve dışarıda kullanım için geliştirdiği belirtildi. Pekin ve Moskova'nın duyurduğu aşıların güvenliği, etkiliği ve ülkelerin ne kadar üretebileceğine dair soru işaretleri olduğu ancak bu soruların şimdilik satıcı piyasasında gölgede bırakıldığı belirtildi.
ABD ise bu süreçte pazarda yer almak için adım atmadı. ABD, Dünya Sağlık Örgütü'nün desteklediği, az gelişmiş ülkelere milyarlarca doz aşının ulaştırılacağı programa dahil olmadı ve elindeki dozları paylaşacağına dair herhangi bir plan sunmadı. Öte yandan Joe Biden yönetiminde durumun değişebileceği düşünülüyor.
"Milyarlarca insan aşı için 2024'ü bekleyebilir"
Duke Üniversitesi'nin yaptığı yeni bir araştırma, yüksek ve orta gelirli ülkelerin öne çıkan aşılardan 3.8 milyar dozu şimdiden satın aldığı, bunun 5 milyar daha artacağını gösterdi. Araştırmacılar, gelişmekte olan ülkelerdeki milyarlarca insanın 2024'e kadar aşıyı bekleyebileceğini söyledi.
Çin'in erken aşı erişimi için özellikle ABD ile etki konusunda yarış hâlinde olduğu ülkelerde anlaşmalar imzaladığı belirtildi. Çin'in elinde beş aşı adayı olduğu ve bu aşıların Pekin için stratejik önemi olan bölgelerde denendiği biliniyor. Çin'in aşıları Türkiye, Pakistan, Mısır, Suudi Arabistan ve Brezilya gibi pek çok ülkede test aşamasında. Meksika Dışişleri Bakanlığı'nın aktardığına göre, Çin, aşı satın almakta zorlanabilecek ülkelere 1 milyar dolarlık borç vermeyi teklif etti.
Pekin, aşıyı diplomatik ağırlık için kullanmayacağını savunsa da ABD'nin küresel sağlık krizinde dünya sahnesinden çekildiği noktada Çin'in dâhil olduğu değerlendirmesi yapıldı.
"Rusya'nın Sputnik kozu"
Rusya, Sputnik V isimli aşısını dünyada ilk tescil edilen Koronavirüs aşısı olarak duyurmuştu. Makalede, aşı duyurusunun Rusya'nın kendini yeniden küresel bir güç olarak yerleştirme adımlarının bir parçası olduğu belirtilirken, aşının adının (Sputnik V) dâhi, Soğuk Savaş uzay yarışını hatırlattığı vurgulandı.
Rus yetkililer, 50 ülkeden toplam 1.2 milyar doz Sputnik aşısı için ön sipariş aldıklarını söylüyor. Güney Kore, Hindistan, Çin, Kazakistan ve Macaristan'dan anlaşmaların sağlandığı belirtiliyor.
Kremlin'in de Koronavirüs aşısını diplomatik amaçlarla kullandığı belirtildi. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov'un "Putin'in ajandasında bugünlerde tüm yabancı mevkidaşlarıyla görüşmek var" dediği hatılatıldı.