YSK, "kolluk güçlerinin görev yapacakları sandıklarda oy kullanabilmesi" istemiyle yapılan başvuruyu reddetti
İçişleri Bakanlığı'nın "kolluk güçlerinin görev yapacakları sandıklarda oy kullanabilmesi" istemiyle Yüksek Seçim Kuruluna (YSK) yaptığı başvuru, "seçimlerde görevli olan güvenlik mensuplarının ancak seçmen kütüğüne kayıtlı bulundukları sandıkta oylarını kullanabilecekleri" gerekçesiyle reddedildi.
İçişleri Bakanı Beşir Atalay, YSK'nın kararının ardından seçim günü jandarma ve emniyetten 25-30 bin civarında personelin oy kullanamamasının söz konu olacağını belirtti.
29 Mart yerel seçimleri öncesinde, seçim günü görevli kolluk güçlerinin oylarını nasıl kullanacakları sorun oldu.
YSK'nın 11 Ocak 2009 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan "29 Mart 2009 pazar günü yapılacak Mahalli İdareler ve Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimlerinde Sandık Kurullarının Görev ve Yetkilerini gösteren" genelgesinde, "sadece sandık kurulu başkan ve üyeleri ile bina sorumluları görev yaptıkları yerlerde oylarını kullanabilir" ifadesinin yer almasının ardından
İçişleri Bakanlığı harekete geçti.
İçişleri Bakanı Beşir Atalay imzasıyla YSK'ya gönderilen başvuruda, kolluk güçlerinin görev yapacakları sandıkta oy kullanamamalarının yol açacağı sorunlara dikkat çekildi. Seçim günü kolluk güçlerinin görev yerleri belirlenirken, imkanlar ölçüsünde kayıtlı bulunduğu sandığın dikkate alındığı belirtilerek, "ancak ülke genelinde sandık dağılımı ve görevlendirilecek personel sayısı göz önünde bulundurulduğunda, özellikle büyük şehirlerimizde ve kırsal alanda yapılacak görevlendirilmelerde bunun birebir uygulanma imkanı bulunmamaktadır" ifadesine
yer verildi.
YSK'nın kararı doğrultusunda ya "kayıtlı bulunduğu sandık dışında görev yapacak personelin görev yerlerini terk ederek oy kullanmaya gitmeleri durumunda güvenlik zafiyetinin yaşanabileceği" ya da "birçok personelin oylarını kullanamayacağı"na dikkat çekildi.
Atalay yazısında, sandık kurulu başkan ve üyeleri ile bina sorumluları için yapılan düzenlemeye benzer bir düzenlemenin yapılarak güvenlik personelinin de görevli oldukları sandıklarda oy kullanabilmelerine imkan tanınmasını istedi.
YSK, İçişleri Bakanlığının başvurusunu reddetti. Kararda, "güvenlik mensuplarının ancak seçmen kütüğüne kayıtlı bulundukları sandıkta oylarını kullanmaları gerektiği" belirtildi.
Atalay: Konuyu değerlendiriyoruz
Konuyla ilgili soruları yanıtlayan İçişleri Bakanı Beşir Atalay, seçimin yönetiminden, YSK, il ve ilçe seçim kurullarının, seçim güvenliğinden ise hükümetin ve İçişleri Bakanlığı'nın görevli olduğunu hatırlattı.
Bütün partilerin, bütün adayların çalışmalarını çok özgür ortamda yapmaları, hiç kimsenin kimseye engel olmaması gerektiğini vurgulayan Atalay, bu süreçte güvenlik personelinin hepsinin görevde olacağını bildirdi. Seçim öncesi, seçim sırası ve sonrasına ilişkin güvenlik tedbirlerinin alındığını belirten Atalay, "Seçim günü denince ilk akla gelen oy kullanılan binaların çevre güvenliğidir. Şehirlerde veya köylerde seçim sandıklarının bulunduğu binaların çevrelerinde güvenlik görevlileri yer alır. Seçim sandıklarının bulunduğu binaya girmezler ama kanunun öngördüğü gibi binanın biraz dışında bulunurlar. Bina ya da sandık sorumluları, güvenlik güçlerimizin orada olduğunu bilirler ve herhangi bir sorun olduğunda da güvenlik güçlerimizi göreve çağırırlar" diye konuştu.
Atalay, yerel seçimlerin, bütün yerleşim birimlerinde adayların yarıştığı seçimler olduğunu, 30 binin üzerinde belediye meclis üyesi, 1500 civarında il genel meclisi üyesi, 3 bin civarında belediye başkanı ve 53 bin muhtar seçileceğini bildirdi. Atalay, şunları söyledi:
"Bu kapsamlı bir seçim, dolayısıyla adayı da yarışanı da çok. İşte bu seçimlerde güvenlik tedbirleri biraz daha hassasiyet gösteriyor. Seçim günü güvenlik personelimiz şehirde ve köylerde seçim binaları çevresinde görev yapacak. Bu görev yerini bırakmaması gerekiyor. YSK'nın yerel seçimlerle ilgili aldığı karar güvenlik görevlilerinin kayıtlı oldukları yerlerde oy kullanmasını öngörüyor. Bu karar, öncelikle jandarma genel komutanlığındaki rütbeli oy
kullanacak personel arasında tedirginlik doğurdu. Sonra emniyet genel müdürlüğümüzde polislerimiz oturdukları yerde görev yapmıyor bazen aynı şehirde olmakla birlikte şehrin çeşitli yerlerinde görev yapıyorlar bazen kendi kayıtlı olduğu şehirden farklı bir şehirde görev yapıyor. Çünkü seçim döneminde ihtiyaca göre diğer il ve ilçelere takviye yapılacak. Bunların da hepsi oy kullanamıyor. Hem jandarma hem de polislerimiz açısından oy kullanamama durumu söz konusu. 15 bin civarında jandarmada rütbeli personel oy kullanamayacak. Çünkü onlar zaten
kırsal kesimde görev yapıyor. Yani o gün görev yerini bırakıp nerede oturuyorsa orada oy kullanması mümkün değil."
Polislerin bir kısmını bulundukları yere görevlendirebileceklerini veya gün içinde aynı il veya ilçede gidip oyunu kullanıp tekrar görev başına gelmesinin sağlanabileceğini anlatan Atalay, ama farklı illerde görevlendirilen personelin oy kullanamayacağını söyledi.
Atalay, "Bu durumda jandarma ve emniyetten 25-30 bin civarında personelimizin oy kullanamaması ortaya çıkabilir. Bu konu önümüzdeki bir meseledir bizim için. Oy kullanmak önemli bir vatandaşlık hakkıdır ve bütün vatandaşlarımızın oy kullanması gerekir. Onların oy kullanması için şartları da bizim hazırlamamız gerekir" diye konuştu.
Bu konuyla ilgili YSK Başkanı Muammer Aydın ile görüştüğünü, ardından bakanlık olarak YSK'ya yazılı başvuruda bulunduklarını anlatan Atalay, şöyle devam etti:
"Ancak başvurumuza olumsuz cevap verildi. Biz bu konuyu gündemimizde tutup değerlendiriyoruz. Yani şu anda görevlendirmelerle ilgili kendimiz tedbir alıyoruz ama özellikle jandarma açısından oy kullanamayacak personelimizle ilgili kaygımız ve çalışmamız sürüyor. Köylerimizde mümkün olduğu kadar, personelimizin yettiği kadar, her sandık bölgesinde güvenlik görevlimizin olmasını istiyoruz YSK'nın gerekçesi, 'bu yerel seçimdir yerel seçimde yerel yönetimler seçilir, bunun için orada oturanlar oy kullanmalı" gibi bir yaklaşım var. Ama burada bir de il genel meclisi boyutu var. İl genel meclisi için de oy kullanılıyor. Bu çerçevede yeniden değerlendirme ve çözüm olsa biz memnun olacağız."
