6 yıl sonra başlatılan 'Kobani eylemleri' soruşturmasında tutuklanan HDP'li Kars Belediyesi Eş Başkanı Ayhan Bilgen, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Türkiye siyasi hayatında ne yazık ki çok partili hayata geçişten itibaren kadrolaşma ve kamu kaynaklarını kötüye kullanma konusunda ciddi bir rövanşizm yaşanmıştır. Irak başta olmak üzere bölgesel gelişmelerdeki siyasal iktidar değişimlerinde de bu korkuyu haksız çıkaracak ciddi tedbirler alınamamıştır. Şii-Sunni, Arap-Kürt ya da Türkmen fay hatları bunu tetiklemiştir. Türkiye'de de muhalefetin önceliği bu korkuları giderecek açılımları yapmak ve güven verecek adımları atmaktır. Bölünme korkusu, inançlara müdahale korkusu, işinden atılma korkusu sahici korkulardır" dedi.
6 yıl sonra başlatılan 'Kobani eylemleri' soruşturmasında tutuklanan HDP'li Kars Belediyesi Eş Başkanı Ayhan Bilgen'in kişisel sosyal medya hesabında paylaşımlarda bulunuldu.
“Türkiye toplumsal kültürü ve siyasal ilişkilerinde en belirleyici duygu korkudur” diyen Bilgen, “Türkiye’de de muhalefetin önceliği bu korkuları giderecek açılımları yapmak ve güven verecek adımları atmaktır” açıklamasını yaptı.
TIKLAYIN- 6 yıl sonra başlatılan 'Kobani eylemleri' soruşturmasında tutuklanan Kars Belediyesi Eş Başkanı Bilgen görevden alındı
Bilgen'in sosyal medya hesabında yayımlanan mesajı şöyle:
KORKULARI BİTİRMEDEN UMUTLARA YER AÇAMAYIZ. Türkiye toplumsal kültürü ve siyasal ilişkilerinde en belirleyici duygu korkudur. Bu korkuları aşmadıkça yeni umutlara yer açmak ve alternatif olmak mümkün değildir.
Elinde olanı da kaybetme duygusu yeni bir denemeyi göze alma duygusunu imkansızlaştırmaktadır. Bu yüzden düzenli olarak korku pompalanmakta ve gerilim gerilim tırmandırılmaktadır.
Korkunun anlamsızlığını iddia etmek yerine nedenlerini anlamaya ve gerekçelerini ortadan kaldırmaya çalışmak muhalefetin önceliği olmalı. Aksi takdirde muhalefetin bir cebinden alıp öbür cebine koyan oluşum ve girişimler büyük resimde hiçbir şeyi değiştirmeyecektir.
Bu korkuyu hem Türkiye tarihi açısından hem günümüz gelişmeler açısından doğru okumak ve hafife almamalıyız. Büyük toplumsal çalkantı ve siyasal değişimlerin ardından yaşanan "rövanşizm" insanlığın temel referanslarından birisi olan "adalet" karşısında en büyük tehdittir.
Türkiye siyasi hayatında ne yazık ki çok partili hayata geçişten itibaren ne yazık ki kadrolaşma ve kamu kaynaklarını kötüye kullanma konusunda ciddi bir rövanşizm yaşanmıştır.
Irak başta olmak üzere bölgesel gelişmelerdeki siyasal iktidar değişimlerinde de bu korkuyu haksız çıkaracak ciddi tedbirler alınamamıştır. Şii-Sunni, Arap-Kürt ya da Türkmen fay hatları bunu tetiklemiştir.
Türkiye'de de muhalefetin önceliği bu korkuları giderecek açılımları yapmak ve güven verecek adımları atmaktır. Bölünme korkusu, inançlara müdahale korkusu, işinden atılma korkusu sahici korkulardır.
Korku elbette bir suç ortaklığı psikolojisidir ama statükoyu korku besler, değişimin önünü ise ancak güven duygusu açar. Kim bu korkuları besleyecek söylemlerde ısrar ediyorsa bilerek ya da bilmeyerek statükoya hizmet eder."
Ne olmuştu?
'Kobani eylemleri' soruşturmasında aralarında Kars Belediyesi Eş Başkanı Ayhan Bilgen'in de olduğu 17 kişi tutuklanmış; Sırrı Süreyya Önder dahil olmak üzere 3 kişi yurt dışı yasağı konularak serbest bırakılmıştı. Tutuklama kararı ardından Kars Belediyesi Eş Başkanı Bilgen İçişleri Bakanlığı kararıyla görevden alınmıştı. Bilgen'in yerine Kars Valisi Türker Öksüz, Kars Belediye Başkan Vekili olarak görevlendirilmişti.