09 Mart 2025 11:45
Teniniz soğuk mu yoksa nötr mü? Kırmızı renk cildinizi aydınlatıyor mu yoksa sönük mü gösteriyor?
Belki de daha önce hiç aklınıza gelmeyen bu sorular, sosyal medyadaki renk analizi trendiyle birlikte oldukça yaygın hale geldi.
Renk analizi, son dönemde öyle büyük bir popülerlik kazandı ki, randevuları aylar öncesinden doluyor. TikTok ve Instagram gibi platformlar hangi renklerin size yakıştığını belirlemek için eğitici videolarla dolup taşıyor.
Kanadalı imaj danışmanı ve renk analisti Carol Brailey, "Çevrimiçi danışmanlık hizmeti vermeye başlamadan önce dünyanın dört bir yanından insanlar beni görmek için uçakla geliyordu" diyor
2012 yılında işini kuran Brailey, bugüne kadar binlerce danışmanlık yapmış.
"Her kesimden insana hitap ediyor. 17 yaşından 70'lerinde olanlara kadar herkes var; insanların siyah kıyafetlere yönelmekten bıktığını görüyorum" diyor ve ekliyor:
"Sektörde geçirdiğim yıllarda, insanların özgüven artışı sayesinde iş yerlerinde terfiler alarak ya da yeni işlere geçerek hayatlarının değiştiğine tanık oldum."
Brailey'in TikTok hesabından müşterilerinin dönüşümlerini anlattığı videolar milyonlarca kez izleniyor.
Aynı şekilde kullanıcıların kendi paletlerini bulmalarına olanak tanıyan filtrelerle sıkça eşleştirilen #ColorAnalysis hashtag'i de.
Bu teknoloji yeni olsa da, uygulama on yıllardır var.
Renk analizinin popülerliği Batı'da 1980'lerde ve 1990'larda yükseldi.
O tarihlerde İngiltere'de renk danışmanını ziyaret edip size uygun renk paletini öğrenmek oldukça popülerdi.
Hatta analizini yaptırmanın bir ismi bile vardı "renk yaptırmak".
Bu analiz genellikle mevsim sistemine dayanıyor, basitçe anlatmak gerekirse ilkbahar parlak ve açık renkleri, yaz soğuk ve açık tonları, sonbahar turuncu ve yosun yeşillerini, kış ise zümrüt yeşili, yakut gibi mücevher renklerini temsil ediyor.
Ancak mevsimlere dayalı renk teorisinin doğuşu çok daha eski.
Bu teori 1900'lerin başında İsviçreli ressam ve sanat profesörü Johannes Itten'in stüdyosunda doğmuş. Bazı öğrencilerinin portrelerinin diğerlerinden daha canlı göründüğünü fark eden Itten bu farkların renklerle alakalı olduğunu keşfetti.
"Birbiriyle uyumlu" renkleri analiz eden Itten bugün hala kullanılan mevsimlere dayalı analizi geliştirdi ve insanları yaz, sonbahar, kış veya ilkbahar olarak gruplandırdı.
Brailey ise modern zamanlarda bu konuya artan bu ilgiyi görsellik odaklı bir dünyada yaşamamıza bağlıyor: :
"İster Instagram resimleri yüklemek, ister TikTok içeriği kaydetmek veya Zoom toplantıları olsun, çok görsellik odaklı bir toplum haline geldik.
Kendisi de renk danışmanlığına başvuran Tabitha Loftz, bundan sonra saçını boyatıp, makyaj rutinini değiştirmiş ve daha önce giymediği renkleri gardırobuna eklemeyi tercih etmiş.
Gülerek "Yapılması gerekenlerin hepsini yaptım" diyor ve ekliyor, "Çok hoşuma gitti ve kendimi çok farklı hissettim."
Danışmanlıktan önce, ilkbahar veya yaz paletine sahip olduğunu düşünen Lofts "Güneşte yandığım için sıcak tonlu olduğumdan çok emindim, ama tam tersiymiş. Soğuk tonlu olduğumu, gümüş takıların bana yakıştığını ve en sevdiğim renklerin aslında benim renklerim olmadığını öğrendim. Şimdi daha önce hiç giymediğim bir ton olan kobalt mavisini çok giyiyorum" diyor.
Bir beslenme uzmanı ve içerik üreticisi olan Lofts için renk analizi özgüven inşa etmenin bir yolu.
Daha önce tenini bronzlaştırdığını ve kıyafetlerini bu tene göre ayarlamaya çalıştığını söyleyen Lofts bunun sahte bir özgüven olduğunu söylüyor.
Giyinirken ten tonunu "anlamadığını" söyleyen Lofts'a imaj danışmanlığı fikri de buradan gelmiş.
Lofts renk analizinin bütün kararlarını belilemediğini de kabul ediyor:
"Bu bana çok şey katmış olsa da, hala renk paletimde olmayan renkleri giyiyorum. Bu kesinlikle uymanız gereken bir zorunluluk da değil."
Kosta Rika'da büyüyen moda tasarımcısı ve stilist Micah Lumsden için renk teorisini daha yakından anlama isteği sadece kendine yakışan tonu bulmakla alakalı değil.
Moda okulundayken yaşadığı bir deneyimi anlatan Lumsden renk analizi çalışırlarken "öğretmenlerinin renk tonunu anlamadığını" söylüyor.
Bunun için diğer öğrencilerden de destek aldığını anlatan Lumsden, "Siyahlara kırmızı yakışır, daha koyu tenlilere her renk gider" gibi "koyu ten ile ilgili çok fazla yanlış fikrin olduğunu söylüyor.
Bu yanlış anlaşılma Lumsden'in Cocoa Styling adında bir stil danışmanlığı şirketi kurmasına neden olmuş.
"Ressamlar ve makyaj sanatçılarıyla, renk teorisini gerçekten anlayan insanlarla çalışmaya başladım" diyor Lumsden.
Şimdi dünyanın dört bir yanından müşterileri olan Lumsden eskisine göre çok daha fazla erken müşterinin renk analizi yaptırmak istediğini söylüyor.
"Erkekler de modayla ilgileniyor. Eskiden her 10 müşteride bir erkek görürdüm, şimdi bu oran beşte bire indi" diyor.
Renk analizi genellikle pahalı bir servis ancak Lumsden bunun caydırıcı olmasını istemiyor.
Daha uygun fiyatlı, çevrimiçi renk danışmanlıklarının çözüm olduğu konusunda da şüpheleri olduğunu söylüyor.
Lumsden bunun için kullanılan filtreleri anlamanın zor olduğunu ve ekranların ışığı yansıtarak gözü yanıltabildiğini belirtiyor.
Bunun yerine, evinizden nesneleri yüzünüze karşı tutmanızı veya kumaş parçaları satın almanızı öneriyor:
"Battaniyeler, yastıklar... her şeyi kullanabilirsiniz. Onları aynada yüzünüze karşı tutun ve bir selfie çekin. Bir selfie koleksiyonu elde ettikten sonra, onları yan yana yerleştirin ve bakın: Mavi ve morlarla mı yoksa sarı ve turuncularla mı daha iyi görünüyorsunuz? Eğer ikincisi ise, sıcak bir paletiniz var, ilkiyse muhtemelen soğuksunuz."
Yeni Zelanda'daki Nuude Studio'nun kurucusu Ellie Richards, kıyafetlerin ruh halini, davranışları ve insanların birbirine bakışını değiştirmesinin arkasında bilim olduğunu savunuyor.
Modaya psikoloji üzerinden yaklaşan Richards, rengin en önemli araç olduğunu düşünüyor:
"Size yakışan bir renk giydiğinizde bu, güçlü bir araca dönüşür çünkü anında daha özgüvenli ve kimliğinizle uyumlu hale gelirsiniz" diyor.
Renk psikolojisinin etkisini gerçek hayatta görmenin en kolay yolunun film ve TV dizilerine bakmak olduğunu sözlerine ekliyor:
"Örneğin Euphoria'ya bakarsak, Cassie (Sydney Sweeney) genellikle masumiyeti göstermek için açık mavi renkte giyinirken, Maddy (Alexa Demie) etkisini belirtmek için daha koyu bordo tonlarında giyiniyor."
2025'in trend renklerine baktığımızda, siyah yer almıyor. Bunun yerine, cesur kardinal kırmızıları, çarpıcı kadife çiçeği sarıları ve toz gül pembelerini görüyoruz.
Richards'a göre, "cesaret" çağına girdik.
"Gri eşofmanlı pandemi günleri geride kaldı, bunun yerine eğlenceli görünümler arayan bir topluma dönüştük" diyen Richards, sosyal medyanın da stilimizi etkilediğini belirtiyor:
"TikTok'ta öne çıkmak zorunda olan içerik üreticileri bunu parlak, göz alıcı renkler giyerek yapabiliyorlar. Bu videolar milyonlarca kişi tarafından görüntüleniyor dolayısıyla bu cesur görünümler normalleşiyor."
Richards, renk analizinin faydaları konusunda da oldukça iddialı.
"Kişisel stil ve renk konularına hakim olmak yeni işlerin, sohbetlerin ve bağlantıların önünü açabilir" diyor.
Kobalt mavisinin kendisine çok yakıştığını doğrulayan bir renk danışmanlığına rağmen, Lofts hala siyaha yöneldiğini belirtiyor:
Gülümseyerek, "Giyinmesi kolay ama daha maceracı olmaya çalışıyorum" diyor.
Renk analizinin daha eğlenceli tarafında kalmanın daha iyi olacağını da vurguluyor:
"Herkes kişisel gelişime odaklanmış durumda ve bunda kibir de var" diyor ve ekliyor:
"Ama ciddiye alınmak zorunda değil. Renklerle deney yapmak eğlenceli ve yargılardan uzak olmalı."
© Tüm hakları saklıdır.