CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, taşeron işçilerin AKP'ye oy verdikten sonra kendisine dert yandığını ileri sürerek "Dert yanacağın yer ayrı kardeşim. Bizim sorunlarımızı çözün diyorlar, bu ülkenin tüm sorunlarını biliyorum. çözümünü de biliyorum. bizim seçim bildirimizi örnek aldılar ama hiçbirini yapmadılar" dedi.
Kılıçdaroğlu'nun taşeron işçileriyle ilgili açıklamaları şöyle:
"Az önce fabrikada işçilerle yemek yedim. Yanımda oturan taşeron işçisi 'Kemal bey bu taşeron işçilerin kadrosu ne olacak' diye sordu. Ben de 'Biz istiyoruz ama hükümet vermiyor, benim gördüğüm kadarıyla hiç vermeyecek' dedim. 'Niye' dedi.
"E vermese oy kaybı olacak mı? Yok dedim. Yine taşeron işçisi gidecek kendi ayağına kurşun sıkacak, oyunu götürüp yine verecek. Ondan sonra da gelip bana dert yanacak, dert yanacağın yer ayrı kardeşim. Bizim sorunlarımızı çözün diyorlar, bu ülkenin tüm sorunlarını biliyorum. Çözümünü de biliyorum. bizim seçim bildirimizi örnek aldılar ama hiçbirini yapmadılar"
"1 milyona yakın OHAL mağduru..."
Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasındaki uygulamaları, OHAL kararnameleriyle işten çıkartılmaları eleştirdi. Kılıçdaroğlu, 1 milyona yakın OHAL mağduru olduğunu dile getirerek "İl başkanlarına talimat verdim, nerede bir mağdur varsa sahip çıkacaksınız dedim. Vay efendim karşı çıkıyorlar. Bütün mağduriyetlere karşı çıkacağız" dedi. "Adamı işinden atıyorsunuz, lojmandan atıyorsunuz, adamı cezaevine atıyorsunuz. Eşi ev tutmak isteyince kimse ev vermiyor. Bir de diyorlar ki bunları işten attık ve bunlar sigortalı bir işte bile çalışmayacak" değerlendirmelerinde bulunan Kılıçdaroğlu, "Ne yapacak bu adamlar eline silah alıp dağa mı çıkacak?" diye sordu.
Hükümete yakın medya tarafından "Yenikapı ruhunu bozmakla" eleştirilen Kılıçdaroğlu, OHAL ilanından önce Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'la konuştuğunu hatırlatarak "Sayın Cumhurbaşkanı'na dedim ki biz OHAL'e karşıyız. Yapmak istediğiniz bir şey varsa, 4 parti de darbeye karşı getirin Meclis'e, yapalım" ifadelerini kullandı.
CHP lideri Kılıçdaroğlu, Tokat'ta sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya geldi. Kılıçdaroğlu toplantıda bir konuşma yaptı. CHP Genel Başkanı konuşmasında 15 Temmuz sonrasindaki uygulamaları eleştirdi.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:
"Amerika, Fransa, Japonya kendi çiftçisini destekliyor ama bizim ülkemizde çiftçi ikinci sınıf vatandaş konumunda. Geçen yıl bir maden kazasında madencilerimiz hayatını kaybetti. Bir maden işçisinin eşi çıktı şu açıklamayı yaptı, 'Eskiden burada tarım vardı, şimdi ekinler para etmiyor. Eşimiz maden ocağına gönderdim o da orada hayatını kaybetti.' Şimdi değerli arkadaşlar bizim düşünce sorunumuz var. Neden bunu sorgulamak zorundayız bunu kim yaptı sorgulamak zorundayız.
"Cumhuriyet kolay kurulmadı arkadaşlar, Cumhuriyet'in kuruluşunda acı vardır. Birileri şimdi gelip, 'Ben Cumhuriyeti değiştereceğim' İnönü'nün bir lafı vardır ya 'Hadi canım sende'. Toprağımız var, nüfusumuz var ama biz 12,7 milyar dolarlık ürün ihraç ettim. Ama biz bu soruyu soruyor muyuz biz bu 12 milyar doları kendi çiftçimize verseydik ne olurdu diye? Son 30 yılda 2 Trakya büyüklüğünde alan ekilmiyor. Ben buraya oy toplamaya gelmedim sizden istediğim düşünün sorgulayın.
"OHAL'e karşıyız"
"Aramızda OHAL mağdurları var mıdır, yok mudur bilmiyorum ama onlara da seslenmek istiyorum. 15 Temmuz'da bir darbe girişimi oldu. 4 parti de karşı çıktı. Demokrasi bizim uzun yıllardan beri geliştirmeye çalıştığımız bir şey. Sonra dediler ki OHAL ilan edeceğiz, Sayın Cumhurbaşkanı'na dedim ki biz OHAL'e karşıyız. Yapmak istediğiniz bir şey varsa 4 parti de darbeye karşı getirin Meclis'e yapalım.
"Adalet çok önemli bir kavramdır. Hepimiz adaleti savunmalıyız. Devleti yönetenler her şeyi adalet içinde yapmalı. Bir alim der ki, "Adalet kutup yıldızı gibidir". Adaletle ülkeyi yönetmeyip kinle öfkeyle ülkeyi yönetirseniz adalet mazlumları yaratırsınız. Bugün 1 milyona yakın OHAL mağduru var.
"Bu adamlar eline silah alıp dağa mı çıkacak?"
"Öğretmenleri sendika üyesi olduğu için atılıyorlar. Üniversite hocaları bildiri yayınladığı için atılıyorlar. Üniversiteler özgür düşüncenin olduğu yerlerdir. Adamı işinden atıyorsunuz, lojmandan atıyorsunuz, adamı cezaevine atıyorsunuz. Eşi ev tutmak isteyince kimse ev vermiyor. Bir de diyorlar ki bunları işten attık ve bunlar sigortalı bir işte bile çalışmayacak. Ne yapacak bu adamlar eline silah alıp dağa mı çıkacak? Türkiye Cumhuriyeti bir adalet devletidir. Sosyal devlet nedir devletin herkesin yanındadır.
"Komutan er ve erbaşlara emir vermiş bunlar da emri yerine getirmişler. Bunların ne suçu var. Yahu düne kadar sizler FETÖ'yle kolkola değil miydiniz? Dediler ki, 'Ne istediniz de vermedik' ben de sordum, 'Ne istediler de verdiniz' halen bu sorumun cevabını almadım. Bunları siz de sorun arkadaşlar.
"Öğrencilerin ne suçu var"
"Üniversiteleri kapattılar, peki ya öğrenciler onlar ÖSYM'nin sistemiyle yerleştirilmişler. Yahu öğrencilerin ne suçu var.
"Bir polis memurunun mektubunu aldım, işten atılmış cezaevine gönderilmiş. Dedi ki suçum şu, bir kooperatife üye oldum aidatları gönderdiğim banka dedi ki bundan sonra işletim ücreti alacağız. Sordum kooperatife dediler ki Bank Asya'yla gönderirseniz para kesmezler. Suçu Bank Asya'yla para göndermek.
"Mağdurlara sonuna kadar sahip çıkacağım"
"Bu zulme direneceğim. Mazlumların yanında yer alacağım. Çünkü zalimin karşısında susan dilsiz şeytandır. Ben bu zulme direneceğim. Bütün mağdurlara sonuna kadar sahip çıkacağım. Bu ülkeye huzuru getireceğim. Esnaf kardeşim merak etmesin Anadolu'nun içi boşalıyor Anadolu'nun içini fabrikalarla donatacağız.
