Politika

'Dünyanın en zengin başbakanlarından birisin, yürütme organının başısın'

Kılıçdaroğlu: Anayasa Mahkemesi’nin Başkanı Yargıtay kararıyla ilgili görüş beyan ediyor. Senin tarafsızlığın ne oldu? Şimdiden görüşünü beyan ediyorsun. Ben sana nasıl yargıç diyeceğim

22 Ekim 2013 17:05

 

Partisinin grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Adaletin olmadığı yerde ahlaktan da söz edemezsiniz. Yolsuzlukların bu kadar artmasının nedeni de bu. Deniz Feneri davasını gördünüz, kurban, zekat parası yiyenlerin sırtı sıvazlandı. Kul hakkı yiyenlerin sırtı sıvazlandı. Sonra kalkmış bize adaletle ilgili konuşuyor, sen kim adalet kim? Adaleti katlettin” ifadelerini kullandı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu’nun gündeminde Lübnan’da kaçırılan Türk pilotlar, AKP hükümetinin Suriye politikası ve yargı kararları vardı.

Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarının satırbaşları şöyle:

 

Teröristlerle kol kolasınız

 

Türkiye’yi Ortadoğu bataklığına sürükledi. Terör ithal eden bir ülke konumuna geldi Türkiye. Erdoğan, bütün dünyada yalnızdır. Hiçbir Ortadoğu ülkesine gidemez. Senin ne itibarın var, ne ağırlığın var. İkisini de yok ettin. Türkiye’nin itibarını zedeledin, senden vazgeçtiler. O itibarı kazandırmak için yollara düşen parti CHP’dir. Mısır’a, Irak’a, Suriye’ye giden parti biziz. Onlara şunu söylüyoruz: Türkiye Cumhuriyeti’nin yurttaşları sizin kardeşinizdir. Geldiği durum ne? AKP artı El Kaide artı El Nusra eşittir Ortadoğu. Terör örgütleriyle iç içe olan, eğitim veren, cebine para koyup başka bir ülkeye savaşmak için gönderen bir ülke olabilir mi? Yapıyor, Erdoğan yapıyor. Senin meşruiyetin uluslararası alanda tartışılıyor. Reyhanlı’da ölen 53 kişinin sorumlusu bu hükümettir ve onun başbakanıdır.

 

Sınırlar yolgeçen hanı gibi

 

“Efendim “Suriye’den mülteciler gelecek, 100 bin kişi kırmızı çizgimizdir” dediler. 500 bin kişi oldu, nerede yaşadıklarını kimse bilmiyor. Yolgeçen hanına dönen 900 kilometre, kim girdi kim çıktı belli değil. Sen o sınırı kontrol edemezsin, çünkü terör örgütleriyle birlikte yatıp kalkıyorsun. Ne diyor Salih Müslim? “Benim çocuğumu öldüren mermi Türkiye’den geldi” diyor. Doğruyu söylüyor. Recep Tayyip Erdoğan’ın elleri kanlıdır.

 

Herkes meşruiyetini tartışıyor

 

Dışarıda güven bunalımı yaşıyor. Herkes biliyor bunu. Bütün demokratik ülkeler, bu iktidarın artık güven vermediğini biliyorlar. Nereyi alırsanız alın. Hepsi biliyor ki, bu hükümet artık güven vermiyor. Dışarıda güven vermiyor, peki içeride? İçeride de kimse güvenmiyor, yandaşları hariç. İktidardan beslenenler hariç, onlar zaten memnun.

 

Dünyanın en zengin başbakanlarındansın

 

Bugün yolsuzlukla ilgili olarak CHP’yi dolaylı olarak suçlamış sevgili diktatörümüz. Yolsuzluk konusunda Türkiye tarihinde Recep Tayyip Erdoğan’ın eline su dökecek ikinci bir adam yoktur. Eğriye eğri, doğruya doğru. Dünyanın en zengin başbakanlarından birisisin. Nereden geldi bu para? Nereden yürüttün bu parayı, ne diyor yürütme organının başıyım diyor. Doğru, yürütme organının başısın.

Adım adım demokrasinin dışına itiliyoruz. Adım adım otoriterleşen bir sürecin içindeyiz. Kimse konuşamıyor, kimse düşüncesini açıklayamıyor. Yazanların üzerine baskı, konuşanların üzerine baskı. Derdim var diyen işadamına baskı. Böyle bir tablo Türkiye tarihinde yaşanılmadı. Diyorlar ki, “Sıkıyönetim dönemlerinde sansür vardı, biz de orayı boş bırakırdık.” Şimdi sansürün ötesine geçtiler, yazanı hapse atıyorlar, ekmeğinden ediyorlar.

 

Yargıtay’a 160 militan atadın

 

Otoriter yapıyı besleyen unsurlar. Demokrasiyi ayakta tutan kurumlar var, o kurumları  yok ederseniz, sonra otoriter bir yapıyı getirmiş olursunuz. Bu kurumlardan biri olan yargı, adalet dağıtmaktan uzaklaşmış, siyasi otoritenin emridir. Bir dava mı var, avukat tutmaya gerek yok. Git AKP il başkanına senin davanı istediği gibi sonuçlandırsın. Yargıyı bu hale bu iktidar getirdi. Yargıtay’a 160 militan, Danıştay’a militan yerleştiren kim, bu iktidar. Bir yargıç vicdanıyla değil, siyasi otoritenin emriyle karar verirse ben ona yargıç, hakim demem.

Adalet mülkün temelidir, yani devletin temelidir adalet. Adalet milletin vicdanı demektir. Sen milletin vicdanını yaralayan bir kararı verdiğin andan itibaren orada adalet olmaz. Toplumu ayakta tutan adalet duygusudur. Adalet bazen, zayıf karşısında pozitif olmak zorundadır. Teraziyi elinde tutuyorsun, iki kefe arasında fark olmayacak. Siz adaleti aldınız, çöp sepetine attınız.

 

Haşim Kılıç’a sert eleştiri

 

Anayasa Mahkemesi’nin Başkanı Yargıtay kararıyla ilgili görüş beyan ediyor. Senin tarafsızlığın ne oldu? Dava önüne gelince konuşacaksın. Şimdiden görüşünü beyan ediyorsun. Ben sana nasıl yargıç diyeceğim? Birilerinin talimatıyla karar verdiğiniz andan itibaren orada adalet mi gerçekleşir? Adaletin olmadığı yerde ahlaktan da söz edemezsiniz. Yolsuzlukların bu kadar artmasının nedeni de bu. Deniz Feneri davasını gördünüz, kurban, zekat parası yiyenlerin sırtı sıvazlandı. Kul hakkı yiyenlerin sırtı sıvazlandı. Sonra kalkmış bize adaletle ilgili konuşuyor, sen kim adalet kim? Adaleti katlettin. Adaletin bir başka özelliği daha var, bir arada yaşamamızın güvencesidir adalet. Onu yok ettiğin andan itibaren kutuplaşma ve kavga başlar. Mahkemeye gitmek değil, bire bir ihtilaf olmaya başlar.

Türkiye bu kulvarda süratle ilerliyor. Önümüzdeki günlerde ciddi çatışmalar olursa nedeni bu hükümettir; katlettiği adalettir ve gelecek beklentisini bu topluma vermemesidir. Adalet duygusu, kardeşlik duygusunu zedelerse bunların tamamı yok olur. Adalet haksızlığa karşı direnmedir. Haksızlığa karşı direniyorsanız, adil bir insansınızdır.