Politika

Kılıçdaroğlu: Dokunulmazlığımı kaldırmazsanız namertsiniz; şeriat gelse kolu kesik AKP ordusuyla karşılaşacağız!

"Davutoğlu; namuslu bir adamsan gel bu hırsızların dokunulmazlığını kaldıralım"

03 Mayıs 2016 16:43

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin olarak, "Savcılara niye sesleniyorum? Terör örgütlerine yardım ve yataklık yapanları korumak senin görevin değildir. Çık ve ben fezlekeyi gönderiyorum de. Davutoğlu’nunki devam edecek. Benimki kaldırılacak, kaldırmazsanız namertsiniz" dedi. TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ı işaret ederek, "Bunların bir abisi var. 'Anayasadan laiklik kaldırılsın, şeriat gelsin' diyor" diyen Kılıçdaroğlu, "Vallahi şeriat gelmediği için şanslılar, gelse kolu kesik bir AKP ordusuyla karşılaşacağız" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, bütün siyasi parti liderlerine çağrıda bulunarak, Gazi ve şehit yakınları için tüm sağlık giderleri devlet tarafından karşılansın. Gazilerimizin tamamına özel plaka verelim. Şehit eşine, milletvekili emeklisi maaşı vermeliyiz. Şehitlerimize ve gazilerimize ayrıcalıklı davranacağız. Açık çek veriyorum gelin bu kanunu Meclis'ten geçirelim" dedi.

Kılıçdaroğlu, Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nü kutlayarak, Türkiye'deki basına yönelik baskı ve işten çıkarmaları eleştirdi. "İşsiz gazetecilerin sayısı 7 bini buldu" diyen Kılıçdaroğlu, "7 bin kişi, haber yapan, halkın gözü ve kulağı olmaya çalışan gazeteciler görev yapamıyor. İster destek verin, ister vermeyin. CHP iktidarında özgürce yazacaksınız. Tek isteğim var, kaleminizi satmayın, kiraya vermeyin" ifadesini kullandı.

Kılıçdaroğlu, CHP grup toplantısında konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

Kimler bizden önde, basın özgürlüğünde? Afganistan... Çad, Uganda, Kenya, bizim önümüzde. Bu ayıptan Türkiye’yi ancak ve ancak CHP kurtarabilir. Bakınız, Türkiye’nin değişik yerlerinden vatandaşlarımız buraya geldiler. Hepsini yürekten kutluyorum. Bizi dikkatle dinlemelerini istirham ediyorum. Ülkemizi seviyoruz, insanımızı seviyoruz, hiçbir ayrım yapmıyoruz. Yaşam tarzı ne olursa olsun, insana sadece ve sadece insan olarak bakıyoruz ve sorunlarını çözmek için çaba harcıyoruz. Vatandaşımızın derdini kim dile getirecek. Gazeteler mi, televizyonlar mı dile getirecek? Belli televizyon kanalları kapatılıyor. Gazeteciler tutuklanıp hapse atılıyor. Türkiye Gazeteciler Sendikası verilerine göre 33 gazeteci şu anda hapiste. 15’i tutuklu, 18’i hükümlü. Yazık günah değil mi bu ülkeye? Kalemini satmayan gazeteciler başımızın üstünde. İktidardan yana olup kalemini kiralayanlara CHP asla ve asla gazeteci gözüyle bakmıyor. İşsiz gazetecilerin sayısı 7 bini buldu. 7 bin kişi, haber yapan, halkın gözü ve kulağı olmaya çalışan gazeteciler görev yapamıyor. İster destek verin, ister vermeyin. CHP iktidarında özgürce yazacaksınız. Tek isteğim var, kaleminizi satmayın, kiraya vermeyin. O kadar. 7 bin gazetecimiz işsiz dedim. 7 bin... 1 Mayıs emek bayramını kutladık. Emek bayramını, dayanışma bayramını kutlamak istediler. Emek en yüce değerdir deriz. Neden emek en yüce değerdir? Emekle üretirsiniz. Emekle çalışırsınız. Emeğinizle saygınlık kazanırsınız. Emek alın teri demektir, birilerine muhtaç olmamak demektir. Emek düşünmek demektir. Karşısındaki kişiyi dinlemek demektir. İnsana saygı demektir. Emek en yüce değerdir. Evinde kadın çalışır, emeğiyle çalışır. 

Emeğe gören hakkı olan karşılığı veriyor muyuz? Hayır, binlerce, milyonlarca çocuğumuz işsiz. Emek diyoruz, bu çocukların çalışması, üretmesi lazım. Bu çocukların evine helal ekmeği götürmeleri lazım. Bu insanlara değer vermiyoruz. Genç çocuklarımız taşı sıksa, suyunu çıkaracak. Bütün kötülüklerin anası işsizliktir. 2001, krizin en yoğun olduğu dönem. İşsizlik oranı, yüzde 8,4. 2016, işsizlik oranı, yüzde 18. Üniversite mezunlarında yüzde 27,3. Her dört üniversiteliden biri işsiz ve bu çocuklar üniversiteye giderken anneleri babaları hangi umutlarla gönderdi. Ama sanmayın ki bütün çocuklar işsiz, Ankara’daki beylerin çocuklarının bir eli yağda, bir eli balda. Sana sözüm söz Mehmet Efendi. Önce senin çocuğuna iş bulacağım. Daha turizm sektörü tam açılmadı. Bütün turizm sektörü yöneticileri şunu söylüyor. Bu yıl turizm açılmazsa 500 bin işsizimiz daha olacak. Bu çocuklar ne olacak? Kim sahip çıkacak? Kim iş bulacak? Kim işsizlerin elinde tutacak? Diyorlar ki, işsizlik var ama turistler gelmiyor, patlayan bombalar nedeniyle.

Turist niye gelmiyor? Antalya’dan ve değişik illerden yurt dışına gidiyorlar. Bizim turizmciler gidiyorlar. Türkiye uygar bir devlet olmaktan çıktı, kendi içinde savaşan bir Ortadoğu ülkesi haline geldi. O yüzden Batılı turistler Türkiye’ye gelmiyorlar.

İşsizlik üzerinde duruyorum, haklısınız. İşsizlik üzerinde bu kadar durulur mu diyeceksiniz. Eğer çocuğunun işi varsa ailede herkes memnundur. Çocuğu işsizse onlar da huzursuzdur, akrabaları da huzursuzdur. İstanbul’da geri dönüşüm işçileriyle bir araya geldik. Caddelerde, sokaklarda, parklarda gezersiniz. İşte onlar geri dönüşüm işçileri, sahibi olmayan işçiler bunlar. Gencecik, pırıl pırıl çocuklar bunlar. Çankaya Belediyemiz çok güzel bir proje başlattı. Bunların tamamını sigorta yaptırıyor.

Sakın bu depolara dokunmayın diyen kendi başkan yardımcıları... Jandarma diyor ki müdahale edeceğim... Sakın kimse dokunmasın diyor. Savcılara şikayette bulundum. Kendi sözlerinden şikayette bulundum. Namuslu, helal süt emmiş bir savcı arıyorum. Şehitlerin hesabını soracak bir savcı arıyorum. Ülkesini seven bir savcı arıyorum. Şehit annelerinin gözyaşı dinsin diye çaba harcayacak, namuslu, yürekli bir savcı arıyorum.

 

"Şeriat gelse kolu kesik
AKP ordusuyla karşılaşacağız!"

 

Gaziantep’e bakın... Terörün olmadığı yerdi. Bütün Ortadoğu’nun üretimde bir numarasıydı... Bütün Ortadoğu’yu besliyordu. Şimdi kalbinde bomba patlıyor. Yazık günah değil mi bu ülkeye... Konuşmakla bu işler çözülür, akılla çözülür, akıl. Oturun sorunu çözün diye. TIR’larla Suriye’ye silah gönderdiler. Kimse görmesin diye de üstüne ilaç koydular. Açıkça savaş suçu işlediler. Gönderdikleri silahlar, döndü bizi vuruyor. Değerli arkadaşlarım, bir itiraf daha yaptılar. Savcılara niye sesleniyorum? Terör örgütlerine yardım ve yataklık yapanları korumak senin görevin değildir. Çık ve ben fezlekeyi gönderiyorum de.  Davutoğlu’nunki devam edecek. Benimki kaldırılacak, kaldırmazsanız namertsiniz. Çık adam gibi de ki, “Benim verilemeyecek hesabım yoktur, ben de dokunulmazlığımın kaldırılmasını istiyorum.” Diyemiyor, niçin diyemiyor? Abisi izin vermiyor. İki, bakanların dokunulmazlığı kalkıyor mu? Kalkmıyor. Aynen devam edecek. Onlar malı götürüyor, parti de ortak. Üç, eski bakanlar... Vardı ya, Egemen Bağış... Bugün de bir tweet atmıştır herhalde. Bakara makara ayağına... Muammer Güler, kaç lira götürmüştü. 10 seferde 10 milyon dolar rüşvet almıştı. Zafer Çağlayan 28 seferde 52 milyon dolar. Egemen Bağış, bununki az. Çikolota kutusunda. 3 seferde 1,5 milyon dolar. Millet sanıyor ki, bunlar bakanlıktan düştü, dokunulmazlığı kaldırılacak. Hayır, aynen devam ediyor. Hırsız, hırsızı korur. Davutoğlu, namuslu bir adamsan, yolsuzluklardan şikayet ediyorsan, hırsızlıktan şikayet ediyorsan, bunların gel dokunulmazlığını kaldıralım.

Bunların bir abisi var. “Anayasadan laiklik kaldırılsın, şeriat gelsin” diyor. Vallahi şeriat gelmediği için şanslılar, gelse kolu kesik bir AKP ordusuyla karşılaşacağız. Bir aldatma daha. Birilerinin dokunulmazlığını kaldıracaksan, getir dosyasını 276 oyla kaldırılıyor. 

Onlar da bunun çıkmasını istemiyorlar. Sen getirsene Efkan Ala’yı... Getir dosyasını kaldır, gönder mahkemeye yüreğin varsa... Şimdi getirmişler 367 oy olursa anayasa değişikliği kabul edilecek.

Teröre değindim. Hayatını feda eden şehitlerimiz, yaralanan gazilerimiz var. Onlar da hak istiyorlar. Dünyanın bütün demokratik ülkelerinde şehit aileleri ve gaziler el üstünde tutulur. Onlar bir toplumun onurunu temsil ederler. Bugüne kadar onların istedikleri haklar hiç verilmedi. Bütün siyasi partilerin liderlerine sesleniyorum. Siz bir çalışma yapmadınız, böyle bir yeteneğiniz de yok. Biz CHP olarak cumhuriyetimizi, gazilerimizi korumak istiyoruz. Dediler ki, bedelliden elde edilecek gelir şehit ailelerine verilecek. Gazilerimiz burada mı, şehit yakınları burada mı, size böyle bir bedel ödendi mi?

Hayatını bu güzel ülke için feda eden şehitlerimiz var, gazilerimiz var. Onlar da hak istiyorlar. Bugüne kadar onların istediği hakların hiçbiri verilmedi. Bütün liderlere sesleniyorum. Biz şehit ailelerini, gazileri korumak istiyoruz. Gaziler hak isteyince 'sektör oldular' diyorlar. Ne sektöründen bahsediyorsun sen? Şehit yakınları ve gazilere sonuna kadar sahip çıkacağız. Gazi ve şehit yakınları için tüm sağlık giderleri devlet tarafından karşılansın. Size CHP iktidarında ev de vereceğiz. Gazilerimizin, şehitlerimizin tamamına sınavsız iş vereceğiz. Gazilerimizin tamamına özel plaka verelim. Şehit eşine, milletvekili emeklisi maaşı vermeliyiz. Şehitlerimize ve gazilerimize ayrıcalıklı davranacağız. Açık çek veriyorum gelin bu kanunu Meclis'ten geçirelim. Gazilerimiz ve şehitlerimiz bizim için onur kaynağıdır."