T24 - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısındaki konuşmasında 'Başbakan'ın yüreği yine hoplayacak ama doğalgazın bir kısmını bedava vereceğiz.' dedi. Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın yürüyen merdivenle ilgili sözlerine ise 'Sen dört kişinin tuttuğu attan düştün. Biz birşey dedik mi?' diyerek cevap verdi.
Milletvekili genel seçimin yapılması planlanan 12 Haziran tarihine henüz vakit olduğunu, ancak CHP'nin seçim bildirgesini açıklamadan önce projelerini tanıtmaya başladığını ve bu yöntemle projelerin toplumun her katmanında tartışılır hale gelmesini istediklerini söyledi.
CHP'nin çözüm önerileri bulunmadığı yönündeki eleştirilerin doğru olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, bir süre önce açıkladıkları Aile Sigortası Projesi'nin bu önerilerin en güzel örneklerinden biri olduğunu kaydetti. Projenin, CHP'nin aileye verdiği önemi, ailenin kutsallığına olan inancını ortaya koyduğunu belirten Kılıçdaroğlu, ''Aile Sigortası, bir barış projesidir, insan onuru projesidir, geleceğe güvenle bakma projesidir. Aile Sigortası Projesi, CHP'nin de ötesinde bir Türkiye projesidir. Bunu getirdik ve uygulayacağız' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, bu projenin, 1971'de TBMM gündemine geldiğini, ancak hayata geçirilmediğini, bu nedenle ''40 yıllık hayal'' olarak nitelendirdiklerini belirterek, sözlerini ''Hayali kim üstlendi? Biz üstlendik. Kim gerçekleştirmeyi taahhüt ediyor? CHP, yani halkın partisi'' şeklinde sürdürdü.
Projenin, geliri olmayan ya da asgari ücretin altında olan ailelerde kadınların banka hesabını en az 600 TL yatırmayı öngördüklerini anlatan Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve AKP'li yöneticilerin projenin kaynağı konusunda kendilerini eleştirdiğini hatırlatarak, ''Çünkü Başbakan korktu. Korktuğu başına geldi. Projeleri açıkladık. Şimdi onların yanıtını vereceğim. Hesabımızı biliyor muyuz, bilmiyor muyuz? Kim hesap biliyor, kim hesap bilmiyor'' dedi.
CHP lideri, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Projenin özünde aileyi korumak, muhtaç etmemek vardır. Sosyal devleti güçlendirmek vardır. Bunlar sosyal devletin ne olduğunu bilmezler. Onlar devleti ele geçirip vatandaşa baskı yapma aracı olarak görürler. Onların devlet anlayışı budur. Yurttaşlarım çok iyi bilsinler, AKP ile bizim aramızda devlet açısından bir fark var. Onlar devleti baskı aracı olarak görürler, biz devleti vatandaşa hizmet aracı olarak görürüz. Onlar özgürlüğü kısıtlarlar. Yürüyüş mü yaptın? Coplarlar. Konuştun mu? Sustururlar. Biraz daha ileri mi gittin? Silivri'ye gönderirler. Muhalefet etmeyeceksin onlara göre. Recep Bey ne derse, 'hık' diyeceksin. O ne derse, 'tamam efendim', 'doğrudur efendim'... Aksi mi? Aksini kimse söyleyemez. Onların devlet anlayışı bu. Onun için biz özgürlüğe susuyoruz, toplum nefes alamıyor, baskı altında. O nefes borularını açacak olan CHP'dir.''
AKP'nin Acil Eylem Planı'nda, ilk üç ay içinde yoksulluk envanteri çıkarılmasının yer aldığını, ancak 8 yıllık iktidarları döneminde böyle bir envanter çalışmasının yapılmadığını ileri süren Kılıçdaroğlu, CHP iktidarında sağlıklı bir yoksulluk envanteri çalışması gerçekleştirileceğini söyledi.
Yoksulluğu bitiren proje üretiyoruz
Kendilerinin yoksula bakış açısının AKP'den farklı olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, ''AKP ve CHP arasında siyahla beyaz kadar fark vardır. Biz yoksulluğu bitiren bir proje üretiyoruz. Bizim hesabımızda kitabımızda yoksulluk yoktur, tarihe gömülmüştür. Bunlar yoksulluğu yönetmeye ve artırmaya çalışıyorlar' dedi. AKP'nin yoksul insanları, ''arka bahçesi'' haline getirmeye çalıştığını ileri süren Kılıçdaroğlu, vatandaşın kimseye minnet etmeden sandığa gidebilmesinin önemli olduğunu söyledi.
AKP'nin izlediği ekonomi politikalarının yoksulluğu engellemeye yönelik olmadığını iddia eden Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye İstatistik Kurumu'nun 2009 verilerine göre ülkede yoksul sayısının 818 bin kişi arttığını söyledi. Kılıçdaroğlu, ''Bizim yoksula, vatandaşa bakış açımızla AKP'nin bakış açısı arasında siyahla beyaz kadar fark vardır. Biz temiziz, onlar kara. Biz yoksulu düşünürüz, onlar kendilerini. Biz ülkeyi düşünürüz, onlar kendilerini'' diye konuştu.
AKP korktuğu için böyle yayınları piyasaya sürüyor
Kılıçdaroğlu, CHP Grup toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, dağıtıldığı iddia edilen kitapçığı kastederek, ''Bütün gruplara bugün sizinle ilgili bir kitap dağıtıldı, ne diyorsunuz?'' sorusuna Kılıçdaroğlu, ''Dün haberim oldu. Kitabı okumadım ki. AKP korktuğu için böyle yayınları piyasaya sürüyor'' karşılığını verdi.
''Bir rapordan söz ediliyor. CHP'nin Kürtlerden özür dileyeceği ifade ediliyor'' denilmesi üzerine CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, ''Öyle bir rapor yok arkadaşlar'' dedi.
Kerrat cetvelini de öğrenememiş
Yoksul sayısının artmasının ancak ''beceriksiz bir yönetimde mümkün olabileceğini'' ileri süren Kılıçdaroğlu, Aile Sigortası Projesi'nin maliyetinin hesaplanması hakkında da bilgi verdi. Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Çarptım, hesabını yaptım diyor Sayın Başbakan. Diyor ki bunun yıllık tutarı 24 milyar lira. Ne diyeyim, ne söyleyeyim bu Başbakan'a. Matematik biliyor desem, samimi söylüyorum yaptığı hesap dolayısıyla bildiği konusunda endişem var. Ben de hesap yaptım. 12 milyon 715 bin kişi. Doğru. Çarptık 600 TL ile bir ayda 7 milyar 600 milyon lira eder. Onu da çarptık 12 ile, 91 milyar lira... Sayın Başbakan kaç lira demişti, 24 milyar lira. Kim hesap bilmiyor? Dört işlem...İlkokul mezunu, ilkokul mezunu bile değil hesap makinesini kullanan birinci sınıf, belki anaokulu öğrencisi bu hesabı yapıyor da sen oturmuşsun Türkiye Cumhuriyeti'ni yönetiyorsun, o koltuğa gelmişsin bu basit hesabı yapmaktan bile acizsin. Bu millet sana nasıl güvenecek? Hesap bilmiyor, hesap bilmeyen adam kalkmış bize Aile Sigortası'nın kaynaklarını anlatacak. Önce hesabı, kitabı, dört işlemi bil. Biz de derlerdi ya kerrat cetveli... Onu da öğrenememiş, öyle anlaşılıyor.
Ben hep şunu söylerim, Recep Bey şu camlardan konuş da camın dışında konuşma. Çünkü metin akar, sen de okursun böylece mesele yok. Ama öyle anlaşılıyor ki bu hesabı birileri doğru yaptı ama o cama bakmadan yine bildiğini okuyor. Matematik hayatın kendisidir. Matematik bilimin temelidir. Matematiği bilmeyen bir insan ülkeyi yönetemez.''