T24 - Başbakan Erdoğan’ın “İsrail’in avukatı" olmakla suçladığı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Avukat arıyorsa sağına baksın, orada Bülent Arınç’ı görecektir” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, NTV Ankara Temsilcisi Murat Akgün'ün sorularını yanıtladı.
Kemal Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
“İç politika yoluyla dış politika, dış politika yoluyla da iç politika yapılıyor. İsrail’in avukatlığını yaptığım doğru değil, ben halkın avukatlığını yaparım.
Başbakan avukat görmek istiyorsa sağ tarafına baksın, orada Bülent Arınç’ı görecektir. Arınç, AKP’li vekilleri gemiye bindirmediğini söyledi. Niçin? Başbakan bunun yanıtını versin.
Türkiye’de artık demokrasi var. Geçmişte yapılan tüm darbelere karşı çıkıyoruz. Demokrasinin önündeki en ciddi engel AKP’nin getirdiği Anayasa değişikliğidir.
Başbakan’ın İsrail’e bir tek savaş ilan etmediği kaldı. Biz söylediklerini not ettik. Ne söyledilerse gereğini yapacaklar yoksa halka şikayet edeceğiz. Türkiye’nin onuru kırılmıştır, bunun onarılması lazım.
Dışişleri Bakanlığı İsrail’le olan yazışmaları halka açıklasın. Ölen T.C. yurtaşlarının kanı yerde kalmamalıdır.
Gemilere milletvekilini bindirmediniz, çocuklar ölüme doğru yola çıkarıldı. Bunun sorumlusu kim, önlem almayan kim?
AKP gündem değiştirme kararlılığını göstermiştir. Gündemde CHP vardı, işsizlik vardı, esnafın ve çiftçinin sorunu vardı. Açılımdan bu yana biz 114 şehit verdik, en son İskenderun’da 6 şehit oldu. Şimdi bunları konuşan var mı?
Hamas’ı AB ve ABD terör örgütü olarak kabul ediyor. Dikkatli olmalıyız.
Başbakan fincancı dükkanına giden bir fil gibi. Allah'tan camdan okuyor yoksa kimbilir daha neler söylecekti...
Türkiye batıda farklı bir tartışma konusu haline gelirse geçmişteki tüm değerleri kaybetmiş oluruz.
Fethullah Gülen’in açıklamaları beni çok fazla şaşırtmadı. Bu olayın sağduyu zemininde tartışılması gerekiyor.
Başsavcı Abdurrahman Yalçınkaya tarafsız değildir, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda taraf olmak durumundadır. Başsavcı'nın uyarıları dikkate alınmalıdır. Uyarıları sanırım herkes tarafından değerlendirilecektir.
Başbakan, Anayasa Mahkemesi’ne başvurmayı suç olarak saymaya başladı. Bu demokrasiyi bilmemektir. Suçlanıyoruz, suçlanmaya da devam ediliyoruz. Mahkemeye başvurmayı bir 'hukuk ayıbı' olarak sunarsanız, sizin hukuk ve demokrası bilgisinizden şüphe duyarız. Biz vatandaşın hakkını aramak için mahkemeye başvuruyoruz. Mahkemeden ne karar çıkacağını bilmiyorum.
Getirilmek istenen düzenlemeleri Avrupa Birliği ülkeleri de kabul etmez, kendi ülkelerinde uygulatmaz. AB ülkelerinde yargının bağımsızlığının güçlendirilmesi isteniyor.
YÖK’ü, STK’ları ele geçirdiniz. Korku imparatorluğu yarattınız. Bu Anayasa değişikliği 12 Eylül Anayasasından daha tehlikelidir.
AKP erken seçim derse, biz buna hazırız. AKP’in çok ciddi bir güven kaybı var.
Seçimlerde daha önce telaffuz ettiğimiz yüzde 40’ını daha fazlasını bekliyorum. Türkiye’nin kaderini sandıkta değiştireceğiz. Hedefimiz yüzde 40’ın üzerinde oy almak.
Reçete peşinde koşan bir Başbakan... Sekiz yıldır iktidarda olan bir hükümetin reçete araması kadar yanlış bir şey olabilir mi?
Başbakan'a gittiğim bölgelerdeki çiftçinin borçlarına bakması için çağrıda bulunacağım.
CHP’de kimseye söz vermedim. Parti Meclisi’ne seçilen isimlere MYK sözü vermedim, buna Gürsel Tekin de dahildir. Biz, kolektif bir anlayışı getirmek istiyoruz.
Gürsel Tekin halkla sıcak ve sağlıklı ilişki kuran birisidir. İstanbul’a istiyorsa bunu da değerlendiriz. Ancak kendisiyle bu konuda konuşmuş değilim.
CHP müthiş bir çizgi yakaladır. Her parti üyesinin üzerine titriyoruz, Gürsel Tekin de bunlardan birisidir.
Yeni bir araç aldık. Plakayı bu araca takıp kullanacağız.
Deniz Baykal’la görüşeceğiz, eleştiri ve önerilerini dikkate alacağız.
GAP’la ilgili fonları sormadık. İşsizlik fonundan GAP için para alıyorsunuz. Ben bu fondan alınan parayı sordum. O sorunun yanıtına hala alamadık.
İsrail ve Türkiye birbirini hasım olarak görmeye başladı. Kısa sürede de bu tablonun düzeleceğine inanmıyorum."
