Gündem

Kemal Kurkut davası: "Aynı kurumların zıt raporlar hazırlaması şüpheli bir durum"

Adli Tıp Kurumu'nun ikinci raporunda da Kurkut'un "seken kurşunla öldürüldü" görüşünü savundu

14 Ocak 2020 16:03

Diyarbakır'da 2017 Nevroz'una katılırken polislerin açtığı ateş sonucu yaşamını yitiren üniversite öğrencisi Kemal Kurkut'un ölümüne ilişkin polis Y.Ş. hakkında "olası kastla öldürme" suçundan açılan davanın 8'inci duruşması görüldü. Adli Tıp Kurumu'nun ikinci raporunda da Kurkut'un "seken kurşunla öldürüldü" görüşünü savunması üzerine avukat Reyhan Yalçındağ, “Dosyaya müdahale edildiğini düşünüyoruz” dedi. 
 
Diyarbakır 7'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada sanık polis Y.Ş. ve avukatı hazır bulundu. Duruşmaya Kurkut'un annesi Secan ve ağabeyi Ferhat Kurkut ile avukatları Reyhan Yalçındağ katıldı.

Duruşmayı 15 polis izledi

Adliye önünde ve duruşmanın yapılacağı koridorda yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı görülürken, koridorda polislerin özellikle Kurkut'un annesi Secan ve ağabeyi Ferhat'a yakın oturması dikkat çekti. Duruşmayı izlemek isteyenler, yapılan aramadan sonra duruşma salonuna alınırken, yaklaşık 15 polis de salona girerek duruşmayı takip etti. 

Sanıktan yazılı savunma

Duruşmada, bilirkişi raporlarının arasındaki çelişkilerin giderilmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu (ATK) tarafından hazırlanan ve "kurşunun sert zemine çarparak vücuda girdiği" şeklindeki bilirkişi raporu okundu. Mahkeme, sanık polis Y.Ş.'nin rapora ilişkin celse arasında yazılı savunma dilekçesi sunduğunu belirtti.

İstanbul ATK'nin hazırladığı rapora ilişkin söz verilen sanık polis Y.Ş., celse arasından sunduğu savunmasını tekrar etti. Sanık polisin avukatı ise önceki beyanlarını tekrar ettiğini ve rapora ilişkin bir diyeceklerinin olmadığını söyledi.

"Kemal masumdu"

Duruşmada söz alan anne Secan Kurkut, "Allah'a havale ediyorum. Kemal suçsuzdu. Belki yorgundu, o gün uykusuzdu. Masumdu" dedi.

"Dosyaya müdahale edildiğinin düşünüyoruz"

Kurkut ailesi avukatı Reyhan Yalçındağ ise bilirkişi raporuna tepki göstererek, aynı kurumların birbirine zıt raporlar hazırlamasının şüpheli bir durum olduğunu ifade etti. Yalçındağ, "Aynı bürodan, kurumdan, birbirinden yüzde yüz farklı rapor gelirse ne düşünülür? Herhangi bir gerekçe kurulmaksızın ikinci rapor ilk gelen rapordan farklı oluyor. Mahkeme heyeti hangi çelişkiden kaynaklı aynı kurumdan bir daha rapor talep etti. Öncekinin yüzde yüz tersi bir rapor geldi. Bu bizler açısından şüpheli bir durumdur. Biz dosyaya müdahale edildiğini düşünüyoruz. Bunu kolluğun fail olduğu dosyaların neticelerine dayanarak söylüyoruz. Ayrıca adli tıp uzmanlarınca başkaca bilimsel bir raporun düzenlenmesi hakkımızı saklı tutuyoruz " diye konuştu. 
 
Sanık polisin celse arası verdiği yazılı savunmanın UYAP'ta görülmediğini belirten Yalçındağ, sanık polisin hiçbir müeyyideye tabi tutulmadığı için tutuklanmasına karar verilmesini talep etti.

Savcı, mütalaa için dosyayı istedi

İddia makamı, bilirkişi raporuna bir diyeceklerinin olmadığını ve esas hakkındaki mütalaasını hazırlamak için dosyanın kendisine gönderilmesini talep etti.

Duruşma ertelendi

Mahkeme heyeti, ATK raporuna karşı savunma yapmak üzere gelecek celseye kadar katılan müvekkillerine süre verilmesine ve dosyanın esas hakkındaki mütalaasını hazırlamak üzere Cumhuriyet Başsavcılığı2na gönderilmesine karar vererek, duruşmayı 24 Mart'a erteledi. (MA)