Anayasa Mahkemesi, Kaz Dağları’nda orman kıyımına dönüşen altın arama faaliyetlerini de yakından ilgilendiren çevreci iki karara imza attı.
Yüksek Mahkeme, yeni Çevre Yasası’ndaki, "Petrol, jeotermal kaynaklar ve maden arama faaliyetleri, Çevresel Etki Değerlendirmesi kapsamı dışındadır" hükmünü Anayasa’ya aykırı bularak iptal etti.
CHP’nin başvurularını karara bağlayan Yüksek Mahkeme, Çevre Yasası’na uyulup uyulmadığını denetleme yetkisinin bakanlıkça uygun görülen diğer kurum ve kuruluşlara devredilmesini Anayasa’ya aykırı buldu. Mahkeme, Maden Kanunu’nun orman, sit alanı, sahil şeridi, turizm bölgesi, askeri bölgelerdeki madencilik faaliyetlerinin çevresel etki değerlendirmesinin Bakanlar Kurulu’nca çıkarılacak yönetmelikle belirlenmesine ilişkin hükmünü de iptal etti.
Bu kanunun iptal edilen hükümleri ise şöyle:
"Orman, muhafaza ormanı, ağaçlandırma alanları, kara avcılığı alanları, özel koruma bölgeleri, milli parklar, tabiat parkları, tabiat anıtı, tabiatı koruma alanı, tarım, mera, sit alanları, su havzaları, kıyı alanları ve sahil şeritleri, karasuları, turizm bölgeleri, alanları ve merkezleri ile kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgeleri, askeri yasak bölgeler ve imar alanları ile mücavir alanlarda madencilik faaliyetlerinin çevresel etki değerlendirmesi, gayri sıhhi müesseseler ile ilgili hususlar dahil hangi esaslara göre yürütüleceği ilgili bakanlıkların görüşü alınarak Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir" maddesi;
"Gerçek dışı ve yanıltıcı beyanlar yönetmelikte tarif edilir. Tarif edilen bu fiiller dışındaki hallerde bu madde hükümleri uygulanmaz" şeklindeki 5. maddesi.
Çevre Yasası kararı 6 ay sonra, Maden Yasası kararı ise 1 yıl sonra yürürlüğe girecek.
Avukat Arif Ali Cangı da "Artık ÇED incelemesi olmadan hiçbir arama faaliyeti yapılamayacaktır. Kaz Dağları, Kozak Yaylaları, Efemçukuru ve diğer yöreler, altın arama faaliyeti adı altında ÇED süreci işletilmeden numune alımı, sondaj yarma, galeri ve kuyu açma gibi gerekçelerle bozulamayacak. Yönetmelik beklenmeden faal durumda olan işletmelerin çevreyi kirletmelerine ve ekolojik dengeyi bozmalarına göz yumulmayacak. Kararın yürürlüğü ertelense de Anayasa’ya aykırı işlem yapılamaz, izin verilemez" görüşünü savundu.
Görmezden gelemezler
CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, "Mahkeme, açık şekilde maden arama faaliyetlerinin ÇED kapsamı dışında tutulmasını Anayasa’ya aykırı görüyor. Kaz Dağları’ndaki maden faaliyetlerini mutlaka etkiler. Son derece önemli bir karar. Hükümet bunu görmezden gelemez. Mahkemenin tanıdığı süreden önce gereği yapılmalı" dedi.
Tehlikeyi ‘ölü altın bedenler’ ile anlattı
Niko Guido, çevreyle ilgili ilk nü fotoğrafını 2006 yılında Tuz Gölü’nün kurumasını protesto etmek için çekmiş, "Su Perisi" adlı fotoğraf www.beterphoto.com’un düzenlediği yarışmada 25 bin başvuru arasında birinci olmuştu. Ekim 2007’de, Kaz Dağları projesi için Facebook dahil birçok internet sitesinde duyurular yayınladı. Böyle bir protesto için çıplak poz verebilecek kişilere çağrı yaptı. En az 20 kişi bekliyordu, sadece yedi kişi cevap verdi. Üçü kısa bir süre sonra vazgeçti. Geriye dört kişi kaldı.
Guido, "Avrupa’da böyle bir proje için binlerce insan seve seve soyunur. Kimse de ayıp değil mi, neden soyundun, demez" diyor. "Aslına bakarsanız, doğayı bu şekilde katletmeye devam edersek ileride giyinik veya çıplak olmamızın bir anlamı kalmayacak çünkü yaşayabileceğimiz bir dünya olmayacak." 2007 Kasım başında Niko Guido sabah yola çıktı, Edremit ile Yenice arasındaki ormanlık alanı bulana kadar yürüdü. Yola çıktıklarında dört modeli vardı. İkisi yolda fikrini değiştirdi. Çünkü çekim yapılacak alanda onlarca köylü mantar topluyordu. Modellerden biri soyundu ama poz veremedi. Geriye tek kişi kaldı, o da yıllardır tanıdığı arkadaşıydı. Çekim sırasında mosmor olmasına rağmen 150 farklı poz verdi. Niko Guido bu pozların arasından en iyi 18’ini seçti, tek bir karede topladı. "Dikkat çekmek istediğimiz konu, altın madenlerinin Kaz Dağları için yaratacağı tehlikeydi. Tek bir fotoğraf karesinde bunu anlatmam gerekiyordu. Ölü altın bedenler bence yeterince etkili oldu."