Zonguldak'ın Kilimli ilçesinde bulunan bir maden şirketine "paralel yapı" iddiasıyla yürütülen soruşturma kapsamında kayyum atandı. Maden işçileri, ücretlerinin ödenmediği gerekçesiyle ocaktan çıkmama eylemi başlattı.
Cumhuriyet'te yer alan habere göre; dört aydır ücretlerini alamadıklarını söyleyen maden işçileri, haklarını alana dek dışarı çıkmama kararı aldıklarını açıkladı.
Kilimli’nin Gelik beldesinde faaliyet gösteren Deka Madencilik A.Ş. ve bu şirkete ait Balçın Madencilik’te çalışan 120 maden işçisi, ocak ayından itibaren ücret alamadıkları için 4 Nisan’da iş bırakmıştı. Bunun ardından Zonguldak Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında maden şirketine kayyum atanmıştı.
İşçiler ücretlerini alabilmek için hem valilik önünde hem de kent merkezindeki yedi katlı iş hanının çatısına çıkarak oturma eylemi yapmıştı.
"Madencilerin kıymeti ölünce
biliniyorsa, ölmeye geldik"
Dokuz yıldır çalıştığı maden şirketinde dört aydır düzenli maaş alamadıklarını söyleyen 49 yaşındaki Ömer Kaplan, “Biz devletimizden en kısa zamanda sorunumuza çözüm üretmesini istiyoruz. İşçi arkadaşlarımızın hepsi burada. En son çatıya çıktık. Başka çaremizde kalmadı." dedi.
Eylemde kararlı olduklarını belirten Kaplan, "Bizim evimiz burası. Burayı tırnaklarımızla biz yaptık. Bu ocağın gerçek sahipleri biziz. En kısa zamanda yardım bekliyoruz. Bu sürecin daha da uzayabileceğini söylüyorlar. Ben şimdi evden geldim. Çoluk çocuğumla vedalaştım. Dönüşü yok, yasalar çerçevesinde yapmadığımız kavga kalmadı. Devletimiz, hükümetimiz inşallah en kısa zamanda bizi görür. Biz açlık greviyse açlık grevi, buradayız.” şeklinde konuştu.
Maden işçilerinden 32 yaşındaki Serkan Demir de “Biz madencilerin kıymeti ölünce biliniyorsa, biz buraya ölmeye geldik. Gerekirse ölmeye geldik. Bütün haklarımızı istiyoruz. Hakkımızı sonuna kadar arayacağız. Ya bizim emeğimizi verirler, ya da buradan birer birer bizim cesetlerimizi alırlar. Yarın bakarsınız çoluk çocuğumuz da dolacak. Biz ailemizle buraya vedalaştık da geldik. Hükumet bizi görene kadar, yılmayacağız. Kendimizi ocağa kilitledik. Biz dilenci değiliz, biz hakkımızı istiyoruz.” dedi.
