Yaşam

Kardeşini kıskandı, sobada yaktı

Siirt’in Kurtalan İlçesi’nde 4 yaşında çocuk, annesi mutfaktayken 9 aylık kardeşi Fatma Figen Nurışık’ı evde yanan sobanın içine attı.

10 Mart 2010 02:00

T24 - Siirt’in Kurtalan İlçesi’nde 4 yaşında çocuk, annesi mutfaktayken 9 aylık kardeşi Fatma Figen Nurışık’ı evde yanan sobanın içine attı. Vücudunun neredeyse tamamı yanan ve ayakları kesilen minik Fatma hastanede yaşam savaşı veriyor.


Kurtalan’ın Bölüktepe Köyü’nde yaşayan Abdurrahman ile Miniyet Nurışık’ın 4 yaşındaki, adı açıklanmayan oğulları, 9 aylık kardeşi Fatma Figen’i evdeki yanan sobaya attı. Mutfakta yemek yaparken bebeğinin çığlıkları üzerine odaya gelen anne Miniyet Nurışık, korkunç manzara ile karşılaştı. Annesinin hemen sobadan çıkardığı bebek, köylülerin de yardımıyla Siirt Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı, buradan da Diyarbakır Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi.   

Yoğun bakıma alınan Fatma Figin Nurışık'ın tamamen yanan 2 ayağı kesilirken, hayatı tehlikeyi atlatamadığı ve yaşam savaşı verdiği belirtildi.


Anne- babalar dikkat

Klinik Psikolog Beril Yardımcı, "Yeni doğan bebekle aile içinde alışılmış dengeler değişir. Çocuğun anne babayla kurduğu ilişkiye yeni biri -bir yabancı- eklenir, anne babanın ilgisi dağılır ve aile içindeki öncelikler değişir. Bu değişim büyük çocukta anne babasının ilgisini ve sevgisini kaybetme korkusu yaratabilir. Büyük çocuk, kendini anne babası tarafından aldatılmış gibi hissedebilir. Onun için yaşamak artık daha zor bir hale girmiştir. Yeni doğan bebek, anne veya baba ile kurulmuş yakın ilişkinin arasına giren bir rakip olarak görülür. Çocuk, kardeşinin doğumuyla tanıdığı bu sıkıntıyı gene ona yansıtır ve kardeşinin sahip olduklarını kıskanmaya başlar. Yaş, cinsiyet ve aile içindeki ilişkilerin niteliği gibi etkenler ise bu duygunun yoğunluğunu etkiler" diyor.

Anne babaların kardeş kıskançlığı konusunda nasıl davranması konusunda Yardımcı şöyle diyor; "Anne babalar, çocukların birbirine olumlu duygular ve düşünceler beslemelerini umarlar ve kıskançlık duygularını görmezden gelmek isteyebilirler. Bu duygulardan kaynaklanan çatışmalara müsaade etmeyip, kardeş kıskançlığını bir tabu haline getirebilirler. İnkâr edilen bu duygularla karşı karşıya kalan çocuklar ise bunları bastırmak zorunda kalırlar. Ötekini kıskanan ve onunla rekabet etmek isteyen çocuk, kendini suçlu hissederek agresyonunu içine atar. Dolayısıyla birçok çocuk çatışmalarını aile içinde çözme fırsatı yakalayamadan ve kardeş ilişkilerini çözümleyemeden büyür.

Anne baba, doğumla beraber çocukta oluşacak sıkıntıyı azaltmak için bazı detaylara  dikkat edebilirler. Çocuğun gelecek bebekle ilgili bilgilendirilmesi, anne yokken onun bakımını üstlenecek kişilerin belli olması, çocuğun rutininin mümkün olduğu kadar aksamaması ilk dönemde dikkat edilmesi gereken noktalardır.

Özellikle de ziyaretçiler geldiğinde büyük kardeşe de ilgi göstermek ve küçük hediyeler getirmek onun 'tahttan düşme' duygusunu hafifletecektir. Bebeğin bakımıyla ilgili küçük sorumluluklar vermek de büyük kardeşe yeni bir rol kazandırır, iyi hissettirir. Hatta kardeşin bakımını üstlenmek kıskançlık duygusuyla baş etmesinde yardımcı olabilir."