'"Ak Parti üzerindeki MHP vesayeti'
Yargıdaki ve Emniyet’teki MHP nüfuzu Erdoğan’ın bildiği ve kontrol edilebileceğini düşündüğü nitelikte bir hacme mi sahip?
Bu soruyu 'Erdoğan, ‘alnı secdeli adamlar’a ‘nüfuz alanı’ açarken de onların gerektiğinde kontrol edilebileceğini' düşünmüş olmalıydı ve acaba 15 Temmuz böyle bir kontrol mekanizması olarak mı görülüyordu?
Ben 'MHP liderliğinin son derece rahatsız olduğu Sinan Ateş davası Cumhur İttifakı’ındaki ilişkileri nasıl etkiliyor ya da etkileyecek?' sorusunun sorulabileceğini düşünüyorum.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Ayşe Ateş’i kabul ettiği gün içinde (11 Haziran) sadece saatler sonra paylaştı Bahçeli o yüzüklü dosyayı…
Tesadüfün bu kadarı!
Sonra da Erdoğan Bahçeli ile görüştü… Sonra mahkeme seyri Ateş ailesinin kaygılanmasına yol açan gelişmelere sahne oldu.
Sinan Ateş’in katlinde bir 'Ülkü Ocakları iltisakı' var. Açık. Ülkü Ocakları Bahçeli’nin 'evlâtlar'ı, bu da açık.
Bütün bunlar Cumhur İttifakı’nı ve Türkiye’yi yönetmekten sorumlu Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ilgilendirir mi? Bilmem ki… Sadece, 'Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın' dediği gibi ben de bir daha 15 Temmuz’lar olmasın temennisini seslendirebilirim."