Karar gazetesi yazarı Elif Çakır, İrfan Fidan’ın Anayasa Mahkemesi üyeliğine atanmasına ilişkin olarak, “Ne Yargıtay’ın tarihinde ne Anayasa Mahkemesi’nin tarihinde böylesi bir atamanın örneği yok. Sayın Fidan tek bir dosyanın kapağını kaldırmadan, Yargıtay’daki odasının nerede olduğunu bilmeden Anayasa Mahkemesi üyesi seçildi.” yorumunu yaptı.
Çakır yazısında, “İyi ama Anayasa Mahkemesi4nin bağımsızlığına ve tarafsızlığına zarar veren, hukuk devleti ilkesini zedeleyen, tuz koktu dedirten bu atamanın asıl sorumlularını neden tartışmıyoruz? İrfan Fidan’ın ismi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önüne nasıl gitti? 17 Aralık 2020 tarihinde Yargıtay Genel Kurulunda yapılan seçimlerde en yüksek oyu almasaydı İrfan Fidan’ın ismi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önüne gidebilir miydi? Anayasa Mahkemesi üyeliği için güçlü aday olan isimler seçim başlamadan adaylıktan çekilmeselerdi, Fidan 107 oy alabilir miydi? Kim bu 107 kişi? Yargıtay’daki bu seçimde oy kullananların hepsi yüksek yargıç, yani hukuk devleti ilkesini koruyacak kişiler. Yargının bağımsızlığından ve tarafsızlığından sorumlu kişiler. Onlar ülkemizin yüksek yargıçları, ülkemizin adalet dağıtıcıları." düşüncesini dile getirdi.
Çakır, "Yargıtay’daki 107 yargıç oy vermeseydi bugün böyle bir sorunumuz olur muydu? Oy vermeselerdi başlarına bir şey mi gelirdi, asla, tabii ki asla! Hiçbir şey gelmezdi başlarına. Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun Yargıtay üzerinde ne böyle bir etkisi, ne böyle bir yetkisi var." görüşünü savundu.