Politika

Karadayı: Kaset montaj

Eski Genelkurmay Başkanı Karadayı, 'İnternette yayınlanan kasetteki askerlikle ilgili sözler ve küfürler bana ait değil' dedi

30 Ocak 2009 02:00

Eski Genelkurmay Başkanı emekli orgeneral İsmail Hakkı Karadayı, bir internet sitesinde yayınlanan kasetin montaj olduğunu ileri sürdü. Karadayı, "Askerlikle ilgili sözler ve küfürler bana ait değil" dedi.
Karadayı, Milliyet yazarı Fikret Bila'nın konuyla ilgili sorularını şöyle yanıtladı:

İnternet sitesinde yayınlanan ses bandını dinlediniz mi? Banttaki ses size mi ait?
- Dinledim. Tam anlaşılmıyor. Başka sesler var. Biri daha konuşuyor. Bence bazı yerleri montaj yapmışlar. 

‘Asker müdahale etsin, demedim’

AKP’nin seçimi yeniden kazanması, Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanı seçilmesi halini kastederek, ‘o durumda TSK’nın müdahale etmesi lazım’ biçimindeki konuşmanın size ait olduğu iddia ediliyor?
- Hayır. Bu sözler bana ait değil. Ben tam aksine, toplantılarımızda askerin tümüyle siyaset dışında kalması gerektiğini savunmuşumdur.
Bu sohbet toplantılarının birinde cumhurbaşkanlığı seçimleri konuşuluyordu. O günlerde herkes bu konuyu konuşuyordu. Ben tam aksine, askerin siyasete karışmaması gerektiğini her zaman savunuyordum. ‘Ben 27 Mayıs’ı gördüm, 12 Eylül’ü gördüm, askerin siyasete müdahale etmesine karşıyım’ dedim. O zaman Prof. Dr. Memduh Yaşa, o yaşında, kalktı yanıma geldi ve ‘Paşam sizi tebrik ediyorum. Bir asker olarak bunları sizin ağzından duymak bizi çok memnun etti’ dedi.
Bu konuşmaya şahit olan birçok kimse de gösterebilirim. Halen de bu görüşü savunuyorum. Ordumuz güçlü olmalı ama siyasetin dışında kalmalı. 13 ülkenin bizden toprak talebi var. Bu nedenle güçlü bir ordumuz olmalı fakat siyasetin dışında bulunmalı görüşünü savunuyorum. Bu bakımdan o sözler bana ait değil. Dediğim gibi, bazı yerleri montajlamışlar.

‘Erkan Mumcu’yu tanırım’

Dönemin ANAP Genel Başkanı Erkan Mumcu’ya, küfürlü bir ifadeyle, Meclis’e girse bile çekimser oy kullanmasını istediğiniz iddiası da var? Erkan Mumcu’yla konuşmuş muydunuz?
- Erkan Mumcu Bey’i eskiden beri tanırım. Bakan olduğu dönemden tanırım. Parti kurduğunda arayıp tebrik etmiştim. O da beni aradı. Çok memnun olduğunu söyledi. Eşlerimiz de konuştular. Sonra Bodrum’da da bir arada olduk. Erkan Mumcu’yla bu konuları konuşmuş olabilirim. Erkan Mumcu’ya hakaret edecek bir ifadem, saygısız bir sözüm olmaz. Küfürlü ifadeler de bana ait değil. Ben küfürlü ifadeler kullanmam. Bu mümkün değil.

Mumcu’yla ne konuştuğunuzu hatırlıyor musunuz? DP-ANAP birleşmesiyle ilgili konuşmuş muydunuz?
- Ben sade bir vatandaş olarak görüşlerimi söyledim. Birçok kişiyle de konuştum. Benim söylediğim, DP-ANAP birleşmesinin siyasetteki denge bakımından yararlı olacağıdır. Hâlâ da aynı fikirdeyim. Sade bir vatandaş olarak bunda fayda görüyordum ve savunuyordum.
Birçok kişi de savunuyordu. Basında da savunan çoktu. Siyasette merkez sağ ve merkez sol dengesi olmasını faydalı buluyordum. Eski DP zamanında bu denge yoktu ve birçok sorun doğdu.

‘Beni siyasete davet edenler oldu’

Bu görüşleri cumhurbaşkanlığı seçimleri sırasında mı savunuyordunuz?
- Bunlar her zaman savunduğum görüşlerdir. Ben merkez sağ, merkez sol dengesine sahip 3-5 partili bir tablonun istikrar açısından yararlı olduğu görüşündeydim. Ama askerin siyasete karışmasına karşıydım, bugün de karşıyım. O dönemde beni de siyasete davet edenler oldu. Reddettim.
Ben siyasetin dışında kalmayı tercih ettim, ancak her vatandaş gibi fikrimi söylerim. Bunda ne mahzur var?