ABD'deki Şikago Üniversitesi'nde 'kanser riski' ölçülüyor. Riskli kişilere diyetten ilaçlara, yüzde 90 korunacakları reçeteler hazırlanıyor…
Bağırsak kanserinde erken tanı umuduÇocukluk çağı lösemileri ilaçla iyileşiyorKanser riski artık ölçülebiliyor. Amerika'nın en popüler hastanelerinde bununla ilgili kurulan merkezler kansere yakalanan kişilerin bu hücreleri ailelerine ne derece taşıyacağını belirliyorlar. Böylece, kanser tedavisi gören kişilerin çocukları bu hastalıklardan korunabilirken, genetik kanserlerin özel şekilde tedavileri yapılıyor. Şikago Üniversitesi bugüne kadar on bir ödülle dünyada en fazla Nobel alan hastane olarak tanınıyor. Bu üniversite hastanesi yönetiminde yer alan Amerika'nın yeni 'first lady'si Michael Obama, hastanede sürdürülen araştırmalara yeni kaynaklar yaratmış. Özellikle Aile Kanser Kliniği'ne ciddi destekleri olmuş.
Riskten korkmayın
Amerika'da 'en iyiler' sıralamasında yer alan bu kliniğin başkanı Prof. Dr. Kenan Önel hiç Türkçe bilmiyor ama bugüne kadar pek çok Türk hastanın da kanser riskini belirlemiş. Prof. Önel, Sabah gazetesine kanser riskini ölçme yöntemlerini ve bu ölçümün insan hayatını nasıl uzatabileceğini anlattı. Ailenizde kanser vakaları varsa sizin de kanser riskinizi ölçtürmeniz gerekiyor. Riskiniz yüksek çıktıysa korkmayın çünkü sağlığınızı kontrol altına alarak kanser riskiniz azaltılabiliyor. Agresif kanser türleri ancak yüzde 10 düzeyinde bulunuyor yani önlem alarak kanser riskini taşısanız bile yüzde 90 korunabiliyorsunuz. Kanser riski ölçümü bazen basit bir kan testi ile bazen de tıbbın geliştirdiği son teknikler kullanılarak yapılabiliyor. Riski yüksek kişilere özel yaşam, beslenme ve kontrol reçeteleri yazılıyor.
Annenizde var mı? Ailede otuz yaşından önce meme kanseri olanların riski yüksek çıkarsa 14 yaşından itibaren elle meme muayenesine başlaması gerekiyor. Prostat kanserinde de ailevi etken varsa; 35 yaşından itibaren tetkike başlaması isteniyor. Eğer ailede kolon kanserine yakalanan varsa mutlaka gençlik yaşında, yani 20-25 yaşlarında bir kolonoskopi yaptırılması tavsiye ediliyor. Ailede birkaç nesilde arka arkaya görülen bir kanser varsa ve riski yüksek düzeydeyse 11 yaşından itibaren çocuklara kolonoskopi başlayabiliyor.
Hayat kurtarıyor
Kadınlarda over, yani yumurtalık kanseri genellikle orta yaş kanseridir ve çok geç fark ediliyormuş. Risk yüksek çıkarsa 30 yaşından sonra her yıl jinekolojik muayeneye isteniyor. Erken teşhis hayat kurtarıyor verilen yaşam reçeteleri ile çoğu kanser tamamen önlenebiliyor ya da erken teşhis edilerek hayat kurtarılıyor.
Hastalık beş kuşak sonra torunlara taşınabiliyor On yılı aşkın süredir ülkenin en iyi kanser programlarından biri seçilen Şikago Üniversitesi Hastanesi'nin kanser programının bir parçası olan Aile Kanser Kliniği'nin başında bulunan Türk doktor Prof. Dr. Kenan Önel, kanser riskinin neden ölçülmesi gerektiğini anlattı:
5 jenerasyonu etkiler
Sizce kanser bulaşıcı bir hastalık mı, babadan oğluna, dededen torununa bulaşıyor mu? İzlanda'da çok iyi kayıt tutuluyor o yüzden orda bir araştırma yaptık ve kanserin beş jenerasyon geri doğru gittiğini saptadık. Yani anne, baba, dedede hiçbir şey olmasa da beş jenerasyon ötedeki bir kanser nesiller sonra torunda çıkabiliyor. Bu araştırma, 1950 ile 2000 arası binlerce çocuk üzerinde yapıldı. Kanser olan çocukların büyük büyük dedelerinde kanser izlerine rastlandı. Kanser bazen aynen devam ediyor bazen de nesilden nesle bambaşka bir kanser tipi olarak geçiyor. Yani dedede görülen akciğer kanseri nesiller sonra bir torunda akciğer kanseri ya da lösemi olarak kendini gösterebiliyor.
Hangi yaşta görülen kanserler o kanserin genetik olduğunu gösteriyor? Kanser ailede birinde 65 yaşından sonra görülmüş ise bu büyük ihtimalle genetik değildir. Ama erken bir yaşta görülmüş ise genetiktir. Ne kadar erken yaşta görüldü ise genetik olma şansı o kadar yüksektir.
Kanser riski en kolay nasıl ölçülebilir? Öncelikle anne ve babaya bakarak tabii ki. Kardeşlere bakıyoruz. Ondan sonra anne ve babanın kardeşlerine yani ayrıntılı bir soyağacı çıkartılması gerekiyor. İnsanlar daha uzak geçmişlerini bilmediklerinden en fazla iki kuşak inceliyoruz. Amcalar, dayılar mümkünse onların çocuklarına bile bakıyoruz. Önce "bu nesillerde kanser var mı' diye bakarız. Ama, kanser olmak zorunda da değil. Mesela düşük yapmış bir kadın. Ona bile bakarız bu da genetik bir kanser riskini gösterebilir. Kanserin kökünü belirlersek daha kolay tedavi edebiliyoruz.