İstanbul'da Kadir Has Üniversitesi, koronavirüs aşısı olmayan öğrencilerin yeni akademik yılda kampüse alınmayacağını ve bu öğrencilere uzaktan eğitim verileceğini açıklaması tartışmalara neden oldu.
Kadir Has Üniversitesi, geçtiğimiz günlerde kampüs girişlerine QR kodu okuma sistemi yerleştirileceğini ve iki doz aşısı olmayan hiç kimsenin kampüse girmesine izin verilmeyeceğini açıkladı. Üniversite, aşılarını tamamlayan ve yüz yüze eğitim yapmak isteyen öğrencilerin kampüste eğitimlerine devam edebileceği, ancak aşı olmak istemeyen öğrencilere ise online eğitim verileceğini de öğrencilerine iletti. Bu öğrencilerin sınavlarının ise kampüste gerçekleştirilecek şekilde hazırlıkların yapılacağı belirtildi.
Bazı öğrenciler bu karardan memnun. Kararı DW Türkçe'ye değerlendiren üniversitenin Hukuk Fakültesi öğrencisi Can İşeri, "Babaannem ve dedemle yaşıyorum. Kariyerime önem veriyorum ama hiçbir şey onların sağlığından önemli değil. Aşı olmayan insanların onların hayatlarını riske atma lükslerinin olduğunu düşünmüyorum" dedi. İşeri'ye göre aşı yaptırmayanlar online eğitim alabileceği için eğitim hakkına müdahale edilmediği, kararın zorlayıcı olmadığı kanısında.
"Böyle bir uygulama için mutlaka yasa gerekiyor"
Anayasa Hukuku Profesörü Süheyl Batum
Ancak karar hukukçulara göre tartışmalı.
DW Türkçe'ye yaptığı değerlendirmede temel hak ve hürriyetlerin ancak belirli şartlarda sınırlandırılabileceğini belirten MEF Üniversitesi Anayasa Hukuku Profesörü Süheyl Batum, "Birincisi, niçin sınırladığın anayasada yazacak. Genel sağlık. Doğru. İkincisi, ölçülü olacak. Yani korumak istediğin kamunun sağlığıyla bireyin eğitim hakkı arasında bir ölçü sağlayacaksın. Üçüncüsü de bu, mutlaka bir yasayla yapılacak" dedi.
Umumi Hıfzısıhha Kanununda, İller İdaresi Kanununda ya da Yükseköğretim Kurulu Kanununda "aşı olmayanı okula almama" gibi bir düzenlemenin yer almadığını ifade eden Batum, bu nedenle kararın hukuki olmadığını savundu. Batum, Umumi Hıfzısıhha Kanunu'ndaki "devletin salgın hastalık görüldüğü takdirde tedbir alabileceğine" ilişkin maddeyi ise "Orada tedbirler diyor, evet. Eee, biz bu tedbirleri genişlettik kıyas yoluyla… Ceza hukukunda da insan hakları hukukunda da kıyas olmaz. Açık düzenleme şarttır" şeklinde yorumladı.
Üniversitenin bu kararından vazgeçeceğini düşünen Batum, "Üniversite, 'Aşı olmazsanız ben sizi normal öğrencilerle aynı sınıflara sokamam, çünkü belirli tedbirler almam gerekir' diyebilir. Ancak, 'Siz okulu online takip edeceksiniz, sizi okulun kampüsüne sokmam' diyemez. Zira aşı zorunlu değildir. Bu karar, eğitim hakkını engellemektir. Göreceksiniz, Kadir Has Üniversitesi bu kararından vazgeçecektir" şeklinde sözlerini sürdürdü.
"Eğitime kabule şart koymak için erken"
Peki karara sağlıkçılar nasıl bakıyor?
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı'ndan Prof. Dr. Tuğrul Erbaydar aşı yaptırmayan öğrencileri kampüse almamanın sıkıntılar doğurabileceği görüşünde. Erbaydar, "Aşı tereddütleriyle ilgili çok yüksek endişe düzeyi söz konusuyken, bu konuda gerilimler varken, çok tartışılacak, pratik olarak da çok kolay olmayacak bir uygulama. Eğitime kabul konusunda bir şart düşünmek için şu an erken olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.
Ancak Prof. Dr. Erbaydar, öğrenci yurtları için aşılanma koşulunun getirilmesi gerektiğini savundu. Gerekçesi ise aynı odada uzun süre kalan öğrencilerin tedbirlere uymasının mümkün olmaması. Erbaydar, bu konuda bir düzenleme yapılacaksa yetkililerin hemen bugün adım atmasını, yurtta kalmak isteyen öğrencilerin Eylül ayına kadar aşılanması gerektiğini ifade etti.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı'ndan Prof. Dr. Tuğrul Erbaydar
Aşı olmayanlara ilk yaptırım
Türkiye'de aşı olmayanlara yönelik ilk yaptırım Mayıs ayında uygulanmıştı. İçişleri Bakanlığı, 16 Mayıs'ta yayımladığı genelgede iki doz aşısını tamamlamış 65 yaş üzeri kişilerin kendi yaş gruplarına uygulanan kısıtlamalara tabi olmadığını duyurmuştu. Yani 65 yaş üzeri olup aşısını yaptıran kişiler sokağa istedikleri zaman çıkabildi, yaptırmayanlar ise yalnızca dört saat dışarıda bulunabildi. 1 Haziran'da yayımlanan genelgede bu husus tekrarlandı. Ancak 27 Haziran’da yayımlanan son normalleşme genelgesinde bu madde yer almadı.
Öte yandan Haziran ayının ortalarında Türkiye Büyük Millet Meclisi yerleşkesine ziyaretçi olarak girebilmek için de iki doz aşı olma şartı getirildi.
Batu Bozkürk
© Deutsche Welle Türkçe