Öykü Aytulun
Aşkın ”L” Hali, Kaos Gey Lezbiyen Kültür Araştırma ve Dayanışma Derneği Kadın Grubu’nun 2006, 2007, 2008 yıllarında düzenlediği Kadın Kadına Öykü Yarışması’nda dereceye giren öykülerden oluşuyor. Kitap bu öykü yarışmasından doğduğuna göre yarışmadan bahsetmeli.
Kaos GL kadın buluşmalarının birinde yarışmanın fikri ortaya atılıyor: Kadınlara dair hikayeler, onların olumsuzlandığı, küçük görüldüğü ve mutlak sonun hep kötü olduğu hikayelerdi, bunu değiştirecek bir şeyler yapmalıydı. Başkaları bizim hikayelerimizi anlatıyordu, neden kendi hikayelerimizi bizler anlatmayalım ki? Eşcinsel kadınlar, etraftaki bu kadar nefrete, şiddete ve acıya karşı kendi hikayelerini kendileri yazmalılardı. Çünkü sanılanın aksine gerçek, inandırılmaya çalışılan değildi ve mutlu sonlar vardı. Ne yazılan mutlak sonlar kadınlarındı ne de bunları yazan kadınlardı.
Yakaladıkları bu çıkış noktasından 2006 yılında ” Mutlu Aşk Vardır ” ana temasıyla ilk yarışma düzenlendi. Ve karşılaşılan, içtenlikle yazılmış, kadınca, kadın öyküleriydi. Yarışma her yıl farklı temalarla devam etti. 2007 yılında ” İlk Adım, İlk Kadın, İlk Aşk ”, 2008 yılında ” Ten ve Tutku ” . Ve kitap bu üç bölümden oluşuyor. Üç ana tema başlığı altında o yıl dereceye giren öyküler yer alıyor.
Yıllar geçtikçe kadınların kendi öykülerini anlatmak için artan isteklerini fark etmek açısından önemli bir çalışma bu kitap. Aynı zamanda Türkiye açısından da bir ilk.
Erkeklerin, kadınların öykülerini yazdığı bir dünyada, kadınların kendi yazdıkları öyküler bunlar. Kadınları seven kadınlar konuşuyor ve aşklarına hak ettiği onuru kazandırmak için çabalıyorlar. Aşkın “L” Hali, kadın eşcinselliğinin görünürlüğü için de önemli bir adım. Zira bugün eşcinsellik dendiğinde kadın aşkı ciddiye alınmayan bir noktada. Aşkın “L” halinde birinci ağızdan anlatılan bu öyküler birçok kişinin kafasında gerçek bir kadın aşkı imgesi oluşması açısından önemli.
Peki neden eşcinsellik değil de “kadın eşcinselliği” üzerine bir kitap? Neden “L” hali? Toplumdaki kadın imgesinin konumuyla aşağı yukarı aynı nedenlerden bahsedilebilir. Kadının toplumdaki statüsü eşcinselliğiyle sadece daha kötüye gidiyor. Hal böyle olunca ipleri kendi ellerine almaları ve mücadele etmeleri gerekiyor. Hisleri için savaşmak ve acı çekmek zorunda kalıyorlar. Birine aşık oldukları zaman bu yeni bir eylem planı ve aşkları bir başkaldırı oluyor. Aşkın “L” Hali’ndeki öyküler işte bunu içtenlikle anlatabilen kalemlerden çıkmış.
Birçok kitabın ikinci baskısını yapamadığı günümüzde Aşkın ”L” Hali ikinci baskısıyla karşınızda ve bu her şeyden önce umut demek. Kendi kalemlerinden kadınları dinlemek için büyük bir fırsat. Artık başlar çevrilmemeli ve Aşkın ”L” Hali okunmalı.
Aşk, özgür ve kuralsız. Yanlış mı? Asla.
Bu yazı www.edebiyathaber.net adresinden alınmıştır
